15 Temmuz'un Toplumsal Boyutları Ele Alındı

Kastamonu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi tarafından Halk Eğitim Merkezi’nde “Darbe Teşebbüsünde Dini Meşruiyetin İstismarı, FETÖ Örneği" panel düzenlenerek 15 Temmuz Darbe girişiminin dini ve toplumsal açıdan sorunları ele alındı. 

Panelin açılış konuşmasını gerçekleştiren Doç. Dr. Mehmet Fatih Kalın; “Bugün burada ülkemizin yakın geçmişinde çok derin izler bırakan hepimizin yakından idrak ettiği önemli bir olayın yıl dönümünde bir aradayız. 15 Temmuz hain darbe girişimi sadece bir darbe girişimi değil aynı zamanda ülkemizin dini, milli, sosyolojik hafızasında derin izler bırakan elin bir olaydı. Bugün burada biz bu olayı hem dini hem milli hafızamızda iz bırakan yönlerini hem de toplumsal sonuçlarını değerlendirmek üzere toplandık. 15 Temmuz'da öne çıkan şey bir toplumun nasıl kenetlendiği iradesiyle milli birlik ve beraberlik ruhuyla bu darbe girişimine nasıl karşı koyduğuydu. Bu manada 15 Temmuz'dan çıkaracağımız elbette önemli dersler var. Özellikle dini söylemlerin nasıl istismar edildiği, dini nasıl araçsalaştırılabileceği ve buna karşı aziz milletimizin nasıl kenetlendiğine göre sonuçları değerlendirmek bu bizim bu panelde elde edeceğimiz esas kazançlar olacaktır. Panelimizde 3 önemli başlık altında bu değerlendirmeleri kıymetli hocalarımız bizlere sunacaklar. İlk olarak darbe teşebbüsünde dini meşruiyetin istismarı FETÖ örneği başlığı altında dinin nasıl araçsalaştırıldığını çok kıymetli Profesör Dr. Sayın Temel Yeşilyurt hocamızdan dinleyeceğiz. 2’nci olarak Milli Birlik ve Milli Hafızanın inşasında onu işlemimizin rolü üzerinden bu olayın ortak milli hafızamızda ortaya çıkardığı tepkileri Sayın Doç. Dr. Cengiz Şuadar hocamızdan dinleyeceğiz. Ve son olarak sivil direnişin sosyolojik okuması ve toplumsal etkileri çerçevesinde milletimizin gösterdiği karşı duruşun beraberlik örneğinin sosyolojik boyutunu Kıymetli Hocam, Profesör Dr. Ali Albayrak'tan dinleyeceğiz. Elbette panelimiz sadece bir anma değildir. Malumumuz olduğu üzere toplumların gelecekleri milli hafıza ile şekillenir. Bu panelden elde edeceğimiz katkıların milli hafızamıza yapacağı destek ve bizlerde uyandıracağı şuur bugünün bize sunacağı en kıymetli kazanç olacak diye düşünüyorum” dedi.

‘Darbe Modern Toplumların Gündeminde Olmamalıdır’

Darbenin dini kullanarak sinsice yapıldığını belirten Prof. Dr. Temel Yeşilyurt; “Elim bir günün milletimize, İnancını, birliğiyle, beraberliğine kasteden bir avuç çapulcunun gerçekleştirdiği teşebbüsün milletimizde oluşturduğu travma sonrasında bu bilinci canlı tutmak, bu bilinci hatırlı tutmak, toplumsal ve bireysel bilinç oluşturmak amacıyla devletimiz tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Beraberlik Günü olarak ilan edilmiştir. Bu panelin amacı da bu bilince, bu şuuren yine katkı sağlamaktır. Tabii ki FETÖ derin bir yapı. Yıllarca yapılanmış, yıllarca kendi örgütlenmesini tamamlamış, sürdürmüş, gizli, kripto, alçak bir yapı. Dolayısıyla onun bütün şenaatlerini bir panel kapsamında ifade edebilmek, onun bütün düşünce dünyasını arka planda ortaya atabilmek, mümkün değil. Ama bazı kesitlerle, bazı başlıklarla nasıl bir arka plana sahip olduklarını ön plana çıkarmak, bu konuda bir dikkat, bir şuur oluşturmak belki konuşmanın temel amacını oluşturacaktır. Elbette ki darbe aslında gündemimizden çıkması gereken bir kavramdır. Darbe modern toplumların gündeminde olmamalıdır derken 15 Temmuz'da böyle alçak bir teşebbüs yaşanmıştır. Şimdi sadece askerlik bir darbe değil tabii ki. Tabii ki silahlı kuvvetlerimizi tenzih ediyoruz. Bir avuç çapulcunun gerçekleştirdiği bir teşebbüstür bu. Şimdi sadece bir darbe teşebbüsü değil, FETÖ'nün vurduğu en büyük darbe dine indirilmiş darbedir. Yani toplumsal, bireysel, askeri pek çok açıdan değerlendirmesi, tartışılması gereken bir durum. Ama en büyük travmanın da maalesef din alanında olduğunu söylemeliyiz. Çünkü kendilerini maalesef ki dini bir yapı olarak ön plana çıkarmış, kendilerini dini bir cemaat olarak takdim etmişlerdir. Bu sözde cemaat bu dini yapı altında gerçek hedeflerini her zaman saklamış, örtülü, şifreli, sembolik bir dil kullanmış ve bilinçaltında her zaman devleti ele geçirme arzusunu taşımıştır. Bu nedenle de dini kavramlarının yozlaştırılmasına, içine boşaltılmasına, anlamsızlaştırılmasına kadar, gençlerimizle buluşmuş eksen kaymasına kadar pek çoğunlukla bu alçak teşebbüsü söz konusudur. Şimdi istismar kavramı zaten başlı başına meram ifade eden bir kavramdır. Çünkü bir şeyi istismar etmek demek, amacı dışında kullanmak demektir. Bir şeyi istismar etmek demek, barışa, birliğe, huzura, mutluluğa, dünya ve ahiret açısından mutluluğa vesile olması gereken dinin, inancın, dünyevi, beşeri, siyasi, ideolojik, örgütsel amaçlarını gerçekleştirmek için suiistimal bir meselesidir. Buna da istismar diyorlar. FETÖ'nün temsil ettiği kimlik, FETÖ'nün temsil ettiği cemaat, dini bir cemaat, dini bir grup değil. İstismar edilmiş bir din anlayışıdır. Dolayısıyla istismarî bir yapıdır” ifadelerine yer verdi.