AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir: 'AK Parti İle Ülkemizin Talihi Değişmeye Başladı'
AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir'in katılımıyla Halk Eğitim Merkezi'nde AK Parti İl Başkanlığı tarafından Yerel Yönetimler Temalı İl Danışma Meclisi Toplantısı düzenlendi.
AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir'in katılımıyla Halk Eğitim Merkezi'nde AK Parti İl Başkanlığı tarafından Yerel Yönetimler Temalı İl Danışma Meclisi Toplantısı düzenlendi.
Toplantıda açılış konuşmasını gerçekleştiren AK Parti İl Başkanı Ahmet Sevgilioğlu; uçak kazalarında şehit olanları anarak; 'Kastamonu sadece ülkemizin değil dünyanın saklı cenneti. Duasıyla gelenekleriyle kültürüyle, tarihi eserleriyle ve ülkemizdeki 50 milli parktan 3 tanesinin ilimizde olmasıyla ayrı bir zengin, ayrı bir değerli. Tabii bu kadar güzelliğin içerisinde her zaman söylüyoruz siyasi büyüklerimiz de geçmişten bugüne bu kadar güzel coğrafyada üç tane beş tane ilçe az olur demişler. Bizlere yirmi tane ilçe bahşetmişler. Onlardan da Allah razı olsun. 51 tane vilayet içerisinde en çok ilçesi olan bir iliz. Sayın Cumhurbaşkanımızın izniyle hep beraber yürümeye de devam edeceğimizi biliyorum. Bizim teşkilatımız seçimden seçime çalışan bir teşkilat değildir. Her gün milletin kalbine dokunan bir gönül hareketiyiz. Bizler ve her gün görüyorsunuz 20 tane ilçemizde her gün sokaklardayız. Her gün mahallelerdeyiz. Her gün kapı kapı dolaşıyoruz. Bu çalışmamızda tek başımıza olmuyor tabii. Gençlik kollarımızın enerjisi, kadın kollarımızın gayreti yönetim kurularımızın ilçe başkanlarımızın özverisi ve tabii ki belediye başkanlarımızın da gayretiyle en güzel hizmetleri yaptığımızı görüyoruz. Bu bağlamda farklı zamanlarda ilçelerimizde bulunuyoruz. Teşkilatlarımızla yan yana geliyoruz. Onların gayretlerini görüyorum. Ama yeter mi? Yetmez. Sayın Cumhurbaşkanımızın üç dört saatlik uykuyla uyuduğunu biliyoruz. Her an telefon kadar yakın işte. Bugün de şahit olup kıymetli başkanımıza sadece ülkemize değil dünyada coğrafyalar yeniden çizilirken masada aranan lider konumunda hep Cumhurbaşkanımız ve Türkiye Cumhuriyeti'ni görüyoruz. Bu bizlere gurur veriyor. Ve böyle bir teşkilatın da mensup olmaktan her zaman söylediğim gibi onur duyuyorum. Bundan sonraki süreçte sizler de bizler de bu gayretle torunlarımıza, çocuklarımıza bırakabileceğimiz en güzel mirasın bu olduğunu da bildirmek istiyorum. Kastamonu bildiğiniz gibi bin yıllık Türk yurdu olmuş. Bu süreçte devleti, milleti ne zaman dara düşse, ne zaman istese hem lojistik olarak hem de askeri olarak her zaman yanında olmuş. Cumhuriyet tarihinde de bu iltifata tabi olması gerekirken sürgün kasabası olmuşuz bir müddet. Sonra yatırımlar gelmiş ve nihayet 2002 yılında AK Parti hükümetleriyle yeni bir vizyon, yeni bir yatırım hamlelerine kavuşmuş. Bu bağlamda biz ilçelere gittiğimizde sosyal medyadan paylaştığımızda, yatırımları konuştuğumuzda halkımızın yatırımlara yeteri kadar anlatamadığımızı fark ettik. Gösteremediğimizi fark ettik. Vatandaşımız her şeyin en iyisine layık. Yapıldı, daha da yapılacak. Sağlık sektörü, sağlık biliyorsunuz hepimizin önemli. Şimdi bize bazı şikayetler geliyor. Vatandaş haklıdır. Başımızın tacıdır. Çözüm noktasında ne yapmak gerekiyorsa sonuna kadar da yapmamız gerekiyor. Şöyle söyleyeyim size 2002 yılında şehrimizin nüfusu aşağı yukarı 375 bin bandında bir nüfusa sahipmişiz. 2002'de 86 tane hekimimiz, uzman hekimimiz varmış. Bugün ise uzman hekimimiz 276, uzman hekim sayımız. Yani bu nüfusumuz aşağı yukarı aynı arada. Nüfus aynı kalırken hekim sayımız 3.2 kat artmış. 2002 yılında kaç tane ambulans varmış biliyor musunuz? İki tane. Bugün geldiğimiz noktada ambulans sayımız 65. 32,5 kat artmış. Bu sizlerin gayretleriyle olan, teşkilatlarımızın çalışmayla olan bir performans. Yoğun bakım ünitemiz en çok şikayet aldığımız yerlerden yoğun bakım ünitesi 'bulamıyoruz' diyorlar. Evet haklılar, bulamıyorlar. Daha iyisini yapmak için çalışacağız. 2002'de 12'ymiş. Bugün 102. 8,5 kat arttırmışız. Bunun yanında tabii hastanelere yapılan yatırımları, tesisat olarak yapılan yatırımları onlardan bahsetmiyordum. Onları her birimiz görüyor. Yeter mi yetmez daha iyisini yapacağız. Geçen günde vekillerimiz de belirttiler. Olukbaşı'nda güzel bir tesis daha yapılacak. Onların da müjdesini sizlere vereceğiz. 102 yıllık cumhuriyet tarihinde geçilemez denen Ilgaz tüneleri açıldı. Şehrimizin batısında ve doğusunda çevre yolları oluşturuldu. 2002 sonuna kadar toplam bölünmüş yol ağımız 47 kilometreymiş. Bugün sadece 2003- 2025 arasına da 298 kilometre bölünmüş yol yapılmış. Bunlar Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü iradesi, teşkilatlarımızın ve bakanlarımızın, hükümetimizin gayretleriyle olmuş çalışmalardır. Yeter mi? Yetmez. Daha fazlasını yapacağız. Eğitim tesislerimizi biliyorsunuz. Okullarımız neredeyse yüzde doksan oranında yenilendi' dedi.
'Bu Memleket Onlardan Hizmet Bekliyor'
AK Parti döneminde belediyenin yaptığı çalışmalara da değinen Sevgilioğlu; '10'un üzerinde konak, ecdat mirası olan konaklar kamulaştırılıp kültürümüze kazandırıldı ve bunları belediye hizmetlerine değil, sivil toplum kuruluşlarımızın hizmetlerine sunmak üzere verildi. Biraz daha vicdansızca eleştirilere muhatap kalmaktayız. Biliyorsunuz Merkez Belediyesi 31 Mart'ta CHP örgütüne verildi. Halkın iradesi tercih ettiriyor. Bize saygımız sonuna kadar sonsuz. Başından beri göreve geldiğimiz günden beri de bizlere il başkanlığımız, vekillerimiz olarak ne düşerse bizim üzerimize ne görev verilirse sonuna kadar yaparız dedik, taahhütte bulunduk. Elimizi uzattık. Fakat her seferinde elimizi itip olmadık söylemlerde, iftiralarda, hakaretlere varıncaya kadar söylemlerde bulundular. Hatta bu söylemleri, tacizleri o kadar uzattılar ki muhtarlarımıza kadar değdi. Biliyorsunuz tehditleri. Bizim Cumhurbaşkanımızdan gördüğümüz edepte bize darılmak yok, gücenmek yok. Biz millete hizmet için buradayız. Bunun için gayret ediyoruz. Yine de bize el uzatırlarsa, yardım isterlerse elimizden geldiği kadar da bu millet için de onlarla hizmet etmek için, milletimize hizmet etmek için de yol yürümeye varız. Şimdi bu eleştirilerimizi niye yapıyoruz? Hak etmediğimizi düşünüyorum. Belediye meclisinde o kürsülerden bizlere seslenip küçümseyici tavırlarla konuşanlara şunları söylemek istiyorum. Bu memleket onlardan hizmet bekliyor. Bu memleket onlara hizmet etmek için vatandaşlarımız oy verdi. Ve 2 sene sonunda da daha bir tane gözde görülür çivileri yok. Hepiniz görüyorsunuz, her defasında söyledim, yine söyleyeceğim. Karaçomak Deresi'nin üzerindeki kaldırımlar artık yürünemez halde. Bir anıtımız vardı, 6-7 ay önünde pano durdu, onaramadılar. Biz söylediğimiz zaman onarmaya başladılar. Vatandaş için ne yaptıklarını söyleseniz sütten öteye gidemiyorlar. Bakın, Silivri'deki belediye başkanları, eski belediye başkanları 12 bin Euro'luk uçaklarla bizim dönemimizde yapılan hava alanlarına indiler. Bizim dönemimizde yapılan çevre yollarından, otobanlardan geçerek, yine bizim dönemimizde yapılan pazarlarda, kapalı pazarlarda bir mitinglerini yaparak 'Erdoğan millete ne yaptı diye söylemlerde' bulundular. Bu bağlamda biz bunları iyi anlatmak zorundayız. Vatandaşımıza değmek zorundayız. Ve sonuna kadar da vatandaşımızın yanında olmak zorundayız. Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü iradesiyle hizmet devam ediyor. Hiçbir hizmetimiz durmadı. İlçe başkanlarımız ve teşkilatlarımızla birlikte hizmetler devam ediyor. Her taraf şantiye alanı. Biz bunları bu değerlendirmeyi yapmak noktasında birinci derecede sorumlu olan kardeşlerimiz, teşkilat mensuplarımız sizlersiniz' ifadelerini kullandı.
'Kastamonu'muzu Her Alanda Öncü İl Yapacağız'
AK Parti Milletvekili Serap Ekmekci, şehitleri anarak; 'Filistin başta olmak üzere, dünyanın her neresinde emperyalizmin mezalimine uğrayan, dünya hırsını kendilerine rehber edinenlerin boyunduruğu altında inleyen cümle mazlum milletlerin acısını kederini kalbimizde hissediyoruz, bebeklere dahi acımayan katilleri bir kez daha lanetliyoruz. AK Parti'mizin 'yerel yönetim' alanında bir dünya markası olduğunu, farklı ülkelerce örnek alındığını, yerelden başlayan millet ile birlikte yürümenin genel iktidarla perçinlendiğini şanlı mazimizin hemen her sayfasında görüyoruz. Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın 1994 yılında İstanbul'da Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile başlayan yürüyüşümüzde her taş üstüne koyduğumuz taş aslında bugünkü Türkiye Vizyonumuzun temel taşlarıydı. İstanbul'dan başlayarak ülkemizin dört bir tarafındaki belediyelerde gösterdiğimiz başarı ve millete hizmetkarlık düsturumuz sayesinde 2023, 2053, 2071 hedeflerimize yelken açtık. AK Parti ne tepeden indi, ne algı siyasetinin ocağı oldu, ne de başkaları gibi batılı efendilerinden medet umdu. Milletin kalbinde doğdu, milletin sinesinde büyüdü, milletin dili, gözü, vicdanı olarak, Anadolu hikmeti, ilim ve irfan ile yürüyüşünü sürdürüyor. AK Parti'miz yerel iktidar deneyiminde daim ak yürümeyi kendine şiar edinmişken; genel iktidara meyleden ana muhalefet partisinin yerel iktidar koltuklarında içine gömüldüğü yolsuzluk bataklıklarına şahit oluyoruz. Yerelde bunu yapanın Allah göstermesin genel iktidarı alması halinde ne fecaatlerin öznesi olacağını hesap etmek dahi iç karartıyor. AK Parti'mizin yerel yönetim alanında geçilemez olmasının elbette hem fikri hem de pratik altyapısı var. Örneğin 'KÖYDES' dahi başlı başına örnek bir yerel yönetim deneyimidir. 'Köylerin Alt Yapısının Desteklenmesi Projesi' 2005 yılında İçişleri Bakanlığı bünyesindeki Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü, Maliye Bakanlığı ve Devlet Planlama Teşkilatı koordinasyonu ile uygulamaya başlanıldı. Köylerin başta içme suyu ve yol olmak üzere alt yapı problemlerinin en hızlı şekilde üstesinden gelmeyi kendine hedef koyan KÖYDES; bir yandan da tam bir 'yerel demokrasi' örneğidir. Çünkü; kaynakların dağıtımı ve sahaya yansımasında görevli olan 'Köylere Hizmet Götürme Birlikleri' merkez ilçede vali yardımcısı, ilçelerde kaymakamların başkanlığında İl Genel Meclisi üyeleri ve muhtarlardan seçimle oluşan hüviyette. Yereli altyapı yatırımları ile güçlendirdiği gibi 'demokratik işleyiş' ile donatan AK Parti nerede, 'cumhuriyet' ve 'halk' kavramları ardına saklanarak envai dümen çeviren ana muhalefet partisi nerede? AK Parti'mizin 'yerel yönetim' dersini iyi çalıştığına bir diğer kanıt; 3 Kasım 2002 tarihinin akabinde imza attığı belediye kanunu, il özel idaresi kanunu, yenilediği büyükşehir belediyesi kanunu ve ilk kez hayata geçen mahalli idareler birliği kanunu ile gerçekleştirdiği devrimdir. Bu yeni yapılanma sayesinde yerelin ihtiyaç ve taleplerini önceleyen, kaynakların etkin ve verimli şekilde sunulmasını sağlayan, kent ve kırsal yaşama dair bütüncül, sistemli ve sürdürülür yerel yönetim politikası oluşmuş oldu. AK Parti'mizin yerel yönetim devriminden Kastamonu'muz da 20 ilçesi ve köyleri toplamında hakkını aldı, gelişen ve değişen şartların getirdiği ihtiyaç ve taleplerin karşılanması yolunda da hız kesmeden yürüyüşümüzü sürdürüyoruz. Elbette gerek küresel dalgalanmalar gerekse ülkemizin yaşadığı doğal afetler yer yer kısıt getirse de, milletimizi şundan emin: 'Yaparsa AK Parti yapar'. Yerel yönetim ek hanenin sorununa çözüm bulmaktan başlar, sokak, mahalle, ilçe, il düzeyinde bütünlüğe oluşur. AK Parti'nin yerel yönetim kültürü sürekli zinde kalmayı, daim gönüllere girmeyi, baki eserler üretmeyi gerekli kılar. Kayırmacılıktan, ötelemecilikten, iltimastan uzak durmayı şart koşar. Kayıran, öteleyen, iltimasçı ana muhalefet yerel yönetimlerinin hali ortada. Eser kuleleri AK Parti'de, para kuleleri ana muhalefet partisinde. Kastamonu'muzda AK Parti'mizin her yerel yönetim organı üzerine düşen; değişime açık yenilikçilik, gelişime açık zihin, medeniyetimizi kadim aklı ile Kastamonu Kimliği'ni ıskalamadan sokaklarımızı nakış nakış işlemek ve 20 ilçemiz ve köylerimiz bütününde kadim Kastamonu'yu baki kılmaktır. Milletvekillerimiz, il ve ilçe teşkilatlarımız, kadın ve gençlik kollarımız, belediye başkanlarımız, il genel ve belediye meclis üyelerimiz, cümle üyelerimiz ile yerel yönetim cüz'ünü tekrar tekrar hatmedeceğiz. Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğindeki Türkiye Yüzyılı'nda Kastamonu'muzu her alanda ivmesini artıran, eser çıtasını yükselten ve öncü il yapacağız. Her anımız, kadim mazimizin yeni bir halkası ve her anımız bu süreklilik içinde yeni başlangıçtır' şeklinde konuştu.
'Yaklaşık 2 Bin Kişilik Cezaevi Kastamonu'ya Kazandırılacak'
AK Parti Milletvekili Halil Uluay ise; 'Bizim Kastamonu, AK Parti, belediye başkanlarımızın tamamı neredeyse meclisteler bizimle beraber her bakandan gidip gerekli ilçeleriyle ilgili desteklerin tamamını almaya çalışıyorlar. Bugüne kadar da başarılı hizmetler aldık. Muhalefetin gündemi nedir yerel yönetimde? Muhalefetin en büyük hizmeti seçim sloganları vardı. Yuvamız Kastamonu diyorlardı. Kastamonu bir belediyesine yuvalandılar olarak biz bunu anladık. Belediyeyi mi partiye taşıyacaklar, partiyi mi belediyeye taşıyacaklar diye merak ederken gördük ki belediyeyi partiye taşımışlar. Aldığımız bilgilerle göre belediye bürokratlarının toplantılarını partilerinle yapıp, orada bu yuvamız kavramını hayata geçiriyorlar. Yine sokaklarda bütün Kastamonulular görüyor, yaya kaldırımları dahil 'Yuvamız Kastamonu' yazmışlar. Seçim sloganlarını Kastamonu'nun hizmet alanlarına dahi indirilmişler, o kadar işi özümsemişler ki, kamu alanlarına, kamunun kullanımına tahsis edilen yerlere seçim sloganlarını yazmışlar. Kastamonu tabiriyle sonradan görme, İnşallah Kastamonu bu zihniyetten en kısa zamanda kurtulacaktır. Birçok alanda şu anda çalışmalarımız var. Sayın Karın Bakanımızın da desteğiyle Tarım Lise'mizi Serap Hanım'la beraber hayata inşallah Tarım Bakanımız bir destekçi buldu, hayırsever buldu. İnşallah Tarım Lise'miz hayata geçecek. Cezaevi çalışmalarımız son aşamaya geldi. Yaklaşık 2 bin kişilik cezaevi Kastamonu'ya kazandırılacak. Şimdi bakıyoruz bu haberler çıktığı zaman CHP trolleri altına olur olmaz yorumlar yazıyorlar. Bu kim bu yorum yapanlar ya bazen merak edip baktığımız zaman ya İstanbul'dan çıkıyor ya fake hesap ya da CHP'nin değişik kademelerine göre olan insanların itibarsızlaştırma yönelik yorumlarıyla karşı karşıya kalıyoruz. Yalnız burada 2 bin kişilik cezaevinin olması demek her hafta en az beş yüz tane ziyaretçi demektir. Kastamonu'ya beş yüz tane ziyaretçinin her hafta dışarıdan gelmesi demektir. Bunu Kastamonu esnafı, Kastamonu'nun minibüsçüsü, taksicisi, otobüsçüsü, lokantacısı çok iyi anlamaktadır. Dolayısıyla bu tür hizmetlerin itibarsızlaştırma yerine keşke bir ucundan da kendileri tutsalar. Biz onlara Kastamonu'ya dair yapacağımız her hizmette biz bir ucundan tutarız dedik. Ama bugüne kadar ortak yapmamız gereken birçok projede maalesef değişik operasyonlara maruz kaldığımız için hayata geçiremedik. Bir Millet Bahçemiz var. Yapıldı. Buyurun işletin diyoruz. Yok efendim müteahhit şöyle yaptı. Yok efendim işte şurası eksik kalmış. Burası fazla kalmış. Oradaki millet bahçesindeki ağaçları bile sulamaktan aciz bir belediye almaktan kaçıyor. Şimdi kış geliyor. Kışın o kadar bilinçsiz bir karla mücadele yapıyorlar ki, geçen yıl bunu yaşadık. Arıtma tesisini tıkadılar. Geçen seneki kar mücadelesinin bilinçsizliği yüzünden. İnşallah bu sene aynı sıkıntıları yaşamayız. Bir de diyorlar ki işte gelip baksaydın, görseydin işte şöyleydi böyleydi. Benim bakıp görmeme gerek yok ki. Arıtma Tesisi'nin arkasında çiftçilik yapan köylerimizin tamamı bize dertleniyorlar şu anda' diye konuştu.
'Sevgi Yumruğunu Daha Da Büyüteceğiz'
AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir ise; 'Partimizin Kastamonu'muzdaki tüm ilçelerden gelen kıymetli temsilcileriyle de bir arada olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Memleketinize gelmek hakikaten nabzımızın atışını dahi değiştiren bir duygu. Özellikle bu memlekette doğmuş, bu memlekette Büyümüş bir kardeşiniz olarak İstanbul'da hayatının devamını yaşarken kalbinin bir tarafı hep Kastamonu'da olmuş bir kardeşiniz olarak başkanlığımızın öncülüğünde tüm teşkilat mensuplarımızla bir arada olmak çok büyük bir mutluyuz. Dün itibariyle ziyaretlerimizi gerçekleştirmeye başlamıştık inşallah 11 ilçemizi bu vesileyle ziyaret etmiş oluyoruz. Nasip olursa kalan ilçelerimizi de bir sonraki ziyaretimizi tamamlamak üzere buradan bu bilgiyi de vermiş olalım. Kastamonu'muzun tüm ilçelerinin farklı bir güzelliği farklı bir dokusu söz konusu, hep birlikte güzel Kastamonu'muzu tamamlayan bir özelliğe sahip. Tabii Kastamonu'muz tarihiyle, dokusuyla, evliyalarıyla, şehitleriyle ve ülkemize kattığı değerle hepimizin onur ve gurur duyduğu bu memleketin bir ferdi olmaktan onur duyduğumuz bir memleket. Çanakkale'deki şehitlerimizle özellikle Abdurrahman Paşa Lisesi'ndeki gençlerin gencecik lise çağındaki şehadete yürüyüşüyle yine kadınıyla, Şerife Bacısıyla, yine Halime Çavuş'uyla, kadınların Kastamonu'da dünyada ilk kadın mitingini gerçekleştiren bir ruhla, öncü olmasıyla da özellikle genci kadınıyla ayrı bir özelliğini ifade etmek gerekir. Böylesine bir memleketin ferdi olmak, elhamdülillah bizlere nasip oldu. Bunu da İstanbul'umuzda en iyi şekilde temsil etmeye gayret ediyoruz. Hayatın her alanında İstanbul'da esnafıyla, sanatkarıyla, sanayicisiyle, siyasetçisiyle Kastamonu'ndan örnek bir duruşu temsil etmektir. Dürüstlüğüyle, güvenilirliğiyle, verdiği sözün arkasında durmasıyla gerçekten tüm memleketlerin içerisinde her memleketlerin ifade ettiği bu anlamıyla, bu özellikleriyle önemli bir şeydir. İstanbul'un aynı zamanda ikinci büyük nüfusuna sahip olan şehiriz. Bu boyutuyla da Kastamonulu olmanın İstanbul siyasetindeki asıl avantajını da yaşıyoruz. İstanbul'un 39 ilçesinde mutlaka ziyarete gittiğimizde yolda yürüdüğümüzde bir Kastamonu hemşehrimizin ben de Kastamonuluyum sözüyle karşılaşıyoruz. Ve hangi partide olursa olsun İstanbul'daki tüm hemşehrilerimizin de hüsnü kabulünü elhamdülillah almış bulunmaktayız. Burada tüm hemşehrilerimizin partimize ve bizlere de sahip çıktığını görüyor olmak ayrı bir mutluluk. İnşallah bu sevgi yumruğunu daha da büyüteceğiz. İstanbul'umuzda hem Kastamonu'nu temsil eden bir başkanı olarak görev yapıyoruz hem Cumhurbaşkanımızı tüm İstanbul'un geleceği adına büyük bir mücadele vermeye gayretiyle çalışıyoruz ve İstanbul'umuzda ilmek ilmek dokuyarak İstanbul'umuzun tüm ilçelerinde bu hareketleri de elhamdülillah sağlamış durumdayız' dedi.
'Tabi AK Partimiz Türkiye'miz Adına Çok Önemli'
Açıklamalarına devam eden Özdemir; 'Tabi AK Partimiz Türkiye'miz adına çok önemli. Cumhurbaşkanımızın partimizi kurduğu 2001 yılından hemen sonraki yıl 2002 yılında AK Parti hükümetiyle ülkemizin tarihi değişmeye başladı. Tarihi ve talihi değişmeye başladı. Bizim çocukluğumuzda maalesef İstanbul'un hali işler acısıydı. Hava kirliliğinden çöp dağlarına varana kadar hizmetsizlik akarken hamdolsun Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde AK Parti iktidarını getiren hizmet anlayışı da o gün İstanbul'da kendisini göstermeye başlamış. Kastamonu havalimanımız, ben bilmiyorum ama bilenler var, düğün salonu olarak kullanılırken tekrar aslına döndü ve elhamdülillah bugün Kastamonu'ndan İstanbul'a gidebilecek, uçakla gidebilecek durumdayız. Açılmaz denilen tünellerin açıldığını etkilediğine şahit oldum. Bu ve benzeri birçok hizmeti AK Parti öncesi ve AK Parti sonrası diye ayırdığımızda 25 yıla daha ermedik inşallah hayırlısıyla ereceğiz. 75 yıldaki hizmetlerin kat ve katına elhamdülillah AK Parti'niz yerine getirmiş oldu. Bir taraftan fiziki imkanlarımızın artması, erişilebildiğimizin her yere olabilmesi ve ülkemizdeki gelişmişlik seviyesinin bir diğer taraftan da demokrasi alanında var olduğuna şahit olduk. Ülkemizdeki askeri vesayetin her zaman varlığını gösterdiği siyasetçinin kafasının üzerinde demokrasi kılıcı gibi her an inmeye hazır olduğunu biliyoruz hepimiz çok iyi biliyoruz. 60 darbesi, 71 muhtırası, 80 darbesi, 28 Şubat, 2000'li yıllarda yapılmayı istenen Darbe çalışmalarını 15 Temmuz'daki Darbe girişimini püskürten Cumhurbaşkanımızın iradesi ve vatandaşımızın varlığı oldu. Belirli zorlukları yaşıyoruz. Pandemi dönemi dünyanın üzerinden geçtik. Ülkemizin 11 bir şehrinin büyük bir yıkımıyla ülkemizin çok büyük kaynakları ardından deprem bölgesine akmak durumunda kaldı. Kaynakların büyük bir kısmı çünkü deprem bölgesine gitti. Ama bunların da üstesinden geliyoruz. Yani yaklaşık 3 milyona yakın vatandaşımızın yaşayacağı konutları vatandaşımıza inşallah teslim edeceğiz. Sonrasında inşallah ekonomik olarak da geçtiğimiz sene yüzde 80'lere varan enflasyonun şu anda yüzde 33'lere düştüğünü ve artış hızının ciddi anlamda yavaşladığını seneye de yüzde 20'li rakamlarla Allah'ın izniyle vatandaşımızın alım gücünün de çok daha iyi bir noktaya geleceğini birlikte şahit olacağız. Bu süreçte bizlere düşen AK Parti teşkilatlarına düşen zinde olmak çalışkanlığımızı, gayretimizi her daim sıkı tutmak, fazla kilolarımızı arttırmak ve bir orta geldiği zaman kafayı vurup topu gole yapabilmek adına her daim ortaya hazır olacak bir dinamiklikle inşallah çalışmalarımızı yapmak. Bu açıdan İstanbul Teşkilatları olarak bizler var birbirimizle çalışıyoruz. Kastamonu teşkilatları da, il başkanımızın kumandanlığında, bu salonda da zaten bu enerjiyle bu sinerjiyi elhamdülillah vermiş durumda. Bizler bir diğer açıdan da sadece ülkemiz sınırlar içerisinde bir sorumluluğa sahip değiliz' ifadelerini kullandı.
'Daha Fazla Gençlerimizle Olacağız'
Özdemir açıklamalarının devamında, 'Özellikle gençlerimizin bazen AK Partimizi anlamadığı gününde eleştirilerle karşı karşıyayız. Daha fazla gençlerimizle olacağız. Daha fazla gençlerimizle bir arada olacağız. Ama gençlerimize yeni hedefler de koymak zorundayız. Artık biz Ayasofya'nın zincirlerini kırdık. Artık İstanbul'da Taksim'in meydanına cami yapamazsınız diyorlardı. Orada ibadethane ihtiyacı vardı. Orada kilisenin var olduğu bir yerde camimizin yapılmasına maalesef bir takım odaklar karşı çıkıyordu. Bunu da elhamdülillah tam meydanın oraya inci gibi yerleştirebilme imkanına sahip olduk. Bir sürü, yine demokrasi açısından haberiyle ifade ettiğimiz gibi, özgürlükler açısından sıkıntılar var. İşte başörtülü kardeşlerimizin yaşadığı sıkıntılar. Ülkemiz içerisinde gelişmişlik boyutunu elhamdülillah çok iyi bir noktaya getirdik. Artık yeni hedefler koymamız lazım. Artık önümüze yeni hedefleri gençlerimize aşılamamız gerekiyor. Bu da nedir? Bu da şudur. Karabağ'da elhamdülillah ülkemizin geliştirdiği savunma sanayisi sayesinde Karabağ'ın yeniden aslına rücu edilmesinin imkanı k sağladık. Ve sonrasında Libya'da Hafter'in oradaki kardeşlerimize o zulmü yaşatmasının önüne geçtik. Sonrasında Suriye'yi hepiniz takip ediyorsunuz. Bakın Suriye'de 1 milyon kardeşimiz sırf mezhepçi anlayışı yüzünden katledildi. Ve Suriye'de o 1 milyon kardeşimiz özgürlüğüne, yine Cumhurbaşkanımızın, bölgedeki liderliğinin özgürlüğüne kavuşmuş oldu' dedi.
Özdemir son olarak; Srebrenitsa anma törenleri esnasında yaşadığı bir anekdotu anlatarak sözlerine son verdi.