'Bu teklif maluldür'

MEMUR-SEN İL BAŞKANI İRFAN BAKIR Memur-Sen İl Başkanı İrfan Bakır, 3 milyon 200 bin memur ile 2 milyona yakın memur emeklisinin 2020 ve 2021 yıllarındaki mali ve sosyal haklarının belirleneceği 5'inci Dönem Toplu Sözleşmesi kapsamında hükümetin yaptığı zam teklifine ilişkin basın toplantısı düzenledi. Memur-Sen İl Başkanı İrfan Bakır: 'Biz, örgütlü gücümüzü yetersiz tekliflere tepki vermekten...

'Bu teklif maluldür'

MEMUR-SENİL BAŞKANI İRFAN BAKIR;


Memur-Sen İl Başkanı İrfan Bakır, 3 milyon 200 bin memur ile2 milyona yakın memur emeklisinin 2020 ve 2021 yıllarındaki mali ve sosyalhaklarının belirleneceği 5'inci Dönem Toplu Sözleşmesi kapsamında hükümetinyaptığı zam teklifine ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Memur-Sen İl Başkanı İrfan Bakır: 'Biz, örgütlü gücümüzüyetersiz tekliflere tepki vermekten kaçınmayız. Fakat biz örgütlü gücümüzü içindeğil hak ettiğimizi bize teslim edecek teklifleri takdir etmek için kullanmakistiyoruz. Yeni bir teklif ve yeni bir eşik bekliyoruz. Türkiye'ye inanıyor veTürkiye'nin gücüne itibar ediyoruz' dedi.

'TERENNÜMEDİLMEMESİ GEREKEN ORANLAR VE RAKAMLAR YER ALIYOR'

Memur-Sen İl Başkanı İrfan Bakır açıklamasında; 'Hepinizinyakından takip ettiği ve bildiği gibi 5'inci Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri,1 Ağustos günü gerçekleştirilen ilk oturumla başladı. 16 Ağustos'ta yani dünitibariyle de Kamu İşveren Heyeti, masaya ilk teklifini sundu. Kamu İşvereni,görüşmelerin 16 gününde, bizim tekliflerimizin kendisine iletilmesinden tam 22gün sonra masaya teklif sundu. Kamu İşverenin toplu sözleşme masasına sunduğuve kamuoyuna duyurduğu teklif; gecikmeyi unutturacak kadar vahim bir içeriğe veeksikliklere sahip. Kamu İşvereninin teklifi; 'teklif gecikti' siteminin vetepkisinin ötesinde 'teklif geçiştirildi', 'masa önemsizleştirildi' ve 'alınterimiz değersizleştirildi' tespitlerini ifade etmeyi ve buna dayalı tepkilerihayata geçirmeyi hem gerekli hem de haklı hale getirmiştir. Toplu sözleşmesürecine dair sitem ve tepki cümlelerinin sayısının ve dozunun yükselmesi; Kamuİşvereninin masaya geç teklif sunma gayretinin ve sunduğu teklifin garabetininsemeresi olarak görülmelidir. Kamu İşveren Heyeti'nin geç kalmış vegeçiştirmeye odaklanmış teklifinin içeriğinde; bize teklif edilmesi bir tarafamasanın çevresinde dahi terennüm edilmemesi gereken oranlar ve rakamlar yeralıyor. Hükümetin masaya sunduğu ilk teklif; 'Güçlü Türkiye imkansız', 'BüyükTürkiye anlamsız' ve 'Yeni Türkiye gereksiz' fikri sabitinde debelenenlerdışında hiç kimsenin aklına yatmaz, gönlünü rahatlatmaz. Hükümet; bu teklifin,yeni, büyük ve güçlü Türkiye hedeflerini ve gerçeklerini yok sayanlara can suyuvermek, kamu görevlilerini enflasyona ezdirmeme kararından da açıkça vazgeçmekolduğunu görmelidir, Daha da önemlisi Hükümet, kalkınmayı önemsediğine, adaletiöncelediğine dair ispatı ve icraatı, toplu sözleşme masasına sunduğu yeniteklifle hem teyit hem de tescil etmelidir' dedi.

'BUORANLAR; HÜKÜMETİN AÇIKLADIĞI EKONOMİK HEDEFLERLE UYUMLU DEĞİL'

Açıklamalarına devam eden Bakır; 'Memur-Sen Konfederasyonununve yetkili sendikalarımızın toplu sözleşme teklifleri; teşkilatımız, üyelerimizve kamu görevlilerimiz tarafından duruma uygun, çözüme matuf, içeriği makbul,maliyeti ve mahiyeti makul teklifler olarak kabul gördü. Bu kabule rağmen Kamuİşvereninin 24 Temmuz'da sanki kendisine hiç teklif sunulmamış, kamugörevlilerinin mali ve sosyal haklarına, demokratik ve sendikal haklarına,özlük hakları ve çalışma şartlarına dair tekliflerinden bihaber kalmış birprofil çizmesini ne kabul edilir ne de anlaşılır bir tutumdur. Hükümetin masayasunduğu 2020 ve 2021 yıllarında maaş ve ücretlere yansıtılacak artışlarailişkin teklifini hatırlayalım; 2020 için yüzde 3,5 + yüzde 3 ve 2021 için yüzde3 + yüzde 2,5… Bu oranlar; hükümetin açıkladığı ekonomik hedeflerle uyumludeğil. Bu oranlar, hükümet tarafından deklare edilen enflasyon tahminleri vebeklentilerine uygun değil. Hükümetin teklifi, faiz oranlarındaki düşmeyi,kurdaki aşağı yönlü hareketi, elektrik, doğalgaz ve diğer bazı temel ürünlerinfiyatlarındaki yukarıya yükselişi doğrulamıyor ve aksine yok sayıyor. 5'inciDönem Toplu Sözleşme masasına dün itibariyle sunulan Kamu İşvereni teklifi; 'kamugörevlilerine büyümeden pay vermeme haksızlığı' sona ermesi gerekirken aksine 'kamugörevlilerine bütçeden pay vermeme hastalığı' eklenme çabası olarak dagörülebilir. Siyasi irade, toplu pazarlık masasına, kamu görevlilerini refahakavuşturma değil cefayla buluşturma teklifi sunduğu görmeli, teklifineksiklerini ve hatalarını da bir an önce gidermelidir. Toplu pazarlık masasınaişveren tarafından sunulan ilk teklifin özeti bizim açımızdan şudur; 'buçuğuçok, hükmü yok' işveren teklifidir' ifadelerini kullandı.

'BU TEKLİF,FİKREN, İLMEN, AHLAKEN MALULDÜR'

Teklifin malul bir teklif olduğunu söyleyen Bakır; 'Emekkesimi için toplu pazarlık masasının anlamı; evdeki bulguru kaybetme kaygısıolmaksızın Dimyat'a pirince gitmektir. Kamu İşvereni, hem Dimyat'a pirincegitmemize engel olmak hem de evdeki bulgurun değerini azaltmak gayretindedir.Buna seyirci olmamız da kayıtsız kalmamız da beklenmesin. 5'inci Dönem TopluSözleşme sürecinde Kamu İşvereninden gelen ilk teklifin anlamı; 2020 için yıllıktoplamda yüzde 6.60, 2021 için yıllık toplamda yüzde 5.57 oranın da zamyapılması, iki yıllık toplamda ise yüzde 12,54 oranında maaş ve ücretlere artışyansıtılmasını teklif etmektir. Bu durumda kamu görevlilerine ve onlarınyetkili temsilcisi konumunda konfederasyona ve sendikalara şu denilmektedir; 2020'demaaş ve ücretlerinize enflasyon beklentisinden daha düşük oranda zamyapılmasını kabul edin. Şekere, elektriğe, doğalgaza tek seferde yüzde 15 zamyapıldı fakat maaş ve ücretlerinize dört seferde yüzde 12'nin biraz üzerindezam yapılmasını normal kabul edin. Yetmez, 'gecikme zammı aylık yüzde 2,5,yıllık yüzde 30 iken maaş zammınızın yıllık yüzde 6'lar ve iki yıllık toplamda yüzde12'ler seviyesinde olmasına aldırış etmeyin' deniyor. Merkez Bankası'nın 2020ve 2021 için enflasyon hedefi yüzde 5, aynı yıllara ait enflasyon tahminleriise yüzde 9,5 ve yüzde 5,9 iken aynı yıllara ait beklenti anketlerinin sonucuise sırasıyla yüzde 13,9 ve yüzde 11,5 olarak kayıt altına alınmış. Burakamların yanına da son on yıllık süreçte enflasyon hedef ve tahminleri ilegerçekleşen enflasyon arasında zaman zaman iki kata kadar farklılıklar oluştuğubilgisini de paylaşmak gerekiyor. Diğer taraftan 2019 yılında uygulanan yenidendeğerleme oranının yüzde 23'ün üzerinde olduğunu ve mevcuttaki tutumu devamederse 2020 yılında uygulanacak yeniden değerleme oranının da yüzde 27-yüzde 30bandında olacağı gerçekleri de gün gibi ortadır. Bir başka ifadeyle, kamutarafı bazı harçlara ve ücretlere gelecek yıl yaklaşık yüzde 27 oranında zamyapılacaktır. Ayrıca, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte hükümetinbütçe teklifinin Meclis tarafından kabul edilmemesi halinde 'bir önceki yılınbütçesinin ilgili yıldaki yeniden değerleme oranı kadar artırılması'uygulamasına geçilmiştir. Buna bağlı olarak, 2020 yılı bütçe teklifi Meclistarafından kabul edilmemesi halinde 2019 bütçesinin 2020 yılı için belirlenenyeniden değerleme oranı kadar artırılması söz konusu olacak. Böyle bir durumgerçekleşirse; 2020 yılında hükümetin bütçesine yaklaşık yüzde 27 civarında zamyapılırken kamu görevlilerinin maaşlarına ise yüzde 3,5 + yüzde 3 zam yapılmasıgibi bir garabet ortaya çıkacaktır. Bütün bu veriler üzerinden şunu söylemekgerekir ki; 'Memuru enflasyona ezdirmeyiz' vaadi hükümet tarafından öncelikleteklif bandında korunması gerekir. Bir başka anlatımla hükümetin ilk teklifinin2020 ve 2021 için sırasıyla Merkez Bankası'nın beklenti anketindeki yüzde 13,9ve yüzde 9,5 oranları dikkate alınarak şekillendirilmesi ve masaya getirilmesigerekirdi. Diğer taraftan, toplu pazarlık masası sadece maaş ve ücretzamlarıyla sınırlı bir pazarlık masası değil. Masada, haklar, sosyal hak veyardımlar, özlük hakları ve çalışma şartları da pazarlığın kapsamındadeğerlendiriliyor. Hükümetin masaya sunduğu ilk teklifte ek göstergeden, kademederece sınırlamasının kaldırılmasına, sözleşmeli personelin kadroyageçmesinden, kılık-kıyafet yasağının kaldırılmasına, gelir vergisimağduriyetinin son bulmasından dayanışma aidatı ve toplu sözleşme ikramiyesine,yerel yönetim seçimleri sonrası iş güvencesine ve sendikal haklara yöneliksaldırılardan keyfi ve eziyet edici geçici görevlendirmeye genel toplu sözleşmekapsamındaki birçok konu başlığı hiçbir şekilde dikkate alınmamış ve bunlarlailgili teklif içeriğine yer verilmemiştir. Benzer şekilde hizmet kollarındakiyetkili sendikalar tarafından sunulan teklif metinleri üzerinden birdeğerlendirme yapılarak hizmet kollarına yönelik bir teklif içeriği deoluşturulmamıştır. Bu bakımdan kamu işvereninin teklifi sonrasında ne makul nede makbul bir teklif var sadece malul bir teklif var dedik. Zira bu teklifiçerdiği oranlar boyuyla yetersizlikle ve adaletsizlikle maluldür. Bu teklif,yeni Türkiye'yi görme, büyük Türkiye'yi yansıtma, güçlü Türkiye'yi yaşatmanoktasında maluldür. Bu teklif, refahı tabana yayma, gelir dağılımında adaletisağlama açısından maluldür. Bu teklif, 'Türkiye'nin kamu görevlilerininbeklentilerini karşılayacak cüssesi, alın terinin hakkını teslim edecek bütçesiyok' cümlesine inanmamızı beklemek nedeniyle fikren, ilmen, ahlaken maluldür'diye konuştu.

'YENİTÜRKİYE'NİN GÜVENİNE YASLANAN BİR TEKLİF İSTİYORUZ'

Bakır son olarak; 'Bizler, kamu görevlilerinin standardınıyükseltecek, dertlerini küçültüp bitirecek teklif beklerken karşımıza çıkanteklif 'vaat ettiği standart düşük, ürettiği skandal büyük' niteliktedir. Biz,Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminin ilk toplu sözleşmesinin, imzaya çağıran biriçerikle yürütülmesini beklerken, nizaya ve sahaya çağıran bir tekliflekarşılaştık. Bu teklifin tamamlanmaya, ilavelerle zenginleştirilmeye ihtiyacıvar. İşveren ve emek kesimini birbirinden uzaklaştıracak bu teklifi bir kenarakoyup uzlaşmayı sağlayacak yeni bir teklif için yeterli zaman, bu teklifinmaliyetini karşılayacak bütçede imkan var olduğuna inanıyoruz. Biz, eskiTürkiye'nin vehimlerinden beslenen değil Yeni Türkiye'nin güvenine yaslanan birteklif istiyoruz. Türkiye'nin gücüne bizim kadar inanılırsa, Türkiye'ninbüyüklüğüne bizim kadar itibar edilirse, Türkiye'nin yeni paradigmal çerçevesibizim gibi anlaşılırsa; anlaşmamızda, adil paylaşmamızda, birlikte ve huzuriçerisinde yaşamamızda çok daha kolay karşılanacaktır. Biz, örgütlü gücümüzüyetersiz tekliflere tepki vermekten kaçınmayız. Fakat biz örgütlü gücümüzü içindeğil hak ettiğimizi bize teslim edecek teklifleri takdir etmek için kullanmakistiyoruz. Yeni bir teklif ve yeni bir eşik bekliyoruz. Türkiye'ye inanıyor veTürkiye'nin gücüne itibar ediyoruz. Memur-Sen Kastamonu İl temsilciliği olarakilimizdeki Memur-Sen teşkilatlarıyla birlikte toplu sözleşme sürecini yakındantakip etmeye, bizleri memnun edecek her konuda destek, üzecek ve gerecek herkonuda tepki vermeye hazır olduğumuzun bilinmesini istiyoruz. Diğer taraftanilimizdeki parti yöneticilerinin, belediye başkanlarının özellikle iktidarpartisine mensup milletvekillerinin toplu sözleşme noktasında sorumlulukalmalarını Hükümet kanadına yönelik baskı ve beklenti iradesi oluşturmaknoktasında bizlerle birlikte hareket etmeleri çağrısında bulunuyoruz. Emeğinhakkının verilmesi noktasındaki niyet ve gayretlerimizde bereket, irade veçalışmalarımızda örgütlü güçten neşet eden kudret temenni ediyoruz' dedi.

Bakmadan Geçme