Büyük Önder Atatürk Minnetle Anıldı

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ebediyete irtihalinin 87'nci yıl dönümünü anma programı Cumhuriyet Meydanı'nda çelenk sunma töreni ile başladı.

Cumhuriyet Meydanı'nda saat 08.58'de başlayan törende, Atatürk ve Şehit Şerife Bacı Anıtı'na Kastamonu Valiliği, Garnizon Komutanlığı ve Belediye Başkanlığı çelenk sunuldu. Saat 09.05'te ise kent genelinde çalan sirenler ve meşale yakımı eşliğinde iki dakikalık saygı duruşunda bulunuldu, ardından İstiklal Marşı okundu. Akabinde devam eden anma programı Halk Eğitim Merkezi'nde devam etti.

Programda açılış konuşmasını gerçekleştiren Mustafa Kaya Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Ayhan Avanoğlu; 'Bugün burada, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatının seksen yedinci yıl dönümü dolayısıyla toplanmış bulunuyoruz. İnsanlık tarihinde iz bırakmış birçok lider vardır. Ancak Türk milletinin tarihe armağan ettiği Mustafa Kemal Atatürk gibi, tarihe geçerek hayırla yd edilen lider sayısı oldukça azdır. Atatürk tarih sahnesine çıktığında, altı yüz yıllık koca çınar Osmanlı Devleti tarih sahnesinden çekilmek üzeredir. İzmir gitmiş, Bursa düşmüş, Afyon kaybedilmiş, İstanbul işgal edilmiş, vatanımız tecrit edilmiş, ordularımız tahrip edilmiş, hayat ve varlık haklarımız yok edilmek istenmiş, Türk milletinin hür iradesi baskı altına alınmış, düşman orduları 1071'den beri ilk defa Türk yurdunun harim-i ismetine sokulmuştur. İşte böyle bir dönemde Atatürk, hiç tereddüt etmeden milletinin başına O aydınlık, Türk milletini kendine getirmiştir. Milletimiz, Atatürk'ün liderliğinde muhteşem mazisini daha mükemmel bir istikbale bağlayacak köprünün temellerini kendi bedenleriyle toprak yapmış, vatanın kurtuluşu için taş olmuş, gözlerde yaş olmuş ama asla düşmana geçit vermemiştir. Atatürk, hayatının 25 yılını cephelerde vatan uğruna geçirmiş ve ülkenin kurtuluşuna olan inancını hiç yitirmemiş bir idealisttir. Atatürk, Türk milletiyle atan nabız, haykıran irade, meydan okuyan nefestir. Atatürk, gökleri dua, toprağı secde kokan bir vatana; bu vatan üzerinde dalgalanan ay yıldızlı bayrağa, bu vatan üzerinde yaşayan peygamber müjdeli bir millete sevdalı bir yürektir. Atatürk, Anafartalar'da, Arıburnu'nda, Conkbayırı'nda göğsünü düşman mermisine siper etmiş; Filistin'de, Trablusgarp'ta Mehmetçik'le omuz omuza süngü sallamış; Yunan'ı denize dökmüş, ünlü bir asker ve büyük bir komutandır. Atatürk, Osmanlı'nın son döneminde yetişmiş; devletin yıkılış nedenlerini açıkça görmüş, kurtuluş çarelerini ortaya koymuş, sonunda kurtuluşu milletiyle beraber gerçekleştirmiş bir vatan evladıdır. Atatürk, ipi kopmuş, kesik taneleri gibi dağılan Türk insanını Samsun'dan, Kastamonu'dan, Sinop'tan, Sivas'tan, Antep'ten, kısaca yurdun dört bir yanından toplayıp Ankara'da bir bayrak ve bir devlet çatısı altında birleştirmiş, Anadolu insanının birliğini ve beraberliğini sağlamış bir liderdir. Elbette bugün burada, bu daracık zamanda Atatürk'ü anlatmanın imknı yoktur. Ancak şurası bir gerçektir ki, hakkında binlerce kitap yazılan, sayısız araştırmalara ve makalelere konu olan Atatürk'ü ve onun muazzam kişiliğini bütün yönleriyle anlatmamız mümkün değildir. Atatürk'ü anlatmak zor ve uzmanlık isteyen bir iştir. Çünkü o, yeryüzüne bir insan olarak gelmiş bir cihan olarak gitmiştir' dedi.

'Cumhuriyeti Sizlere Emanet Ederek Göstermiştir'

Cumhuriyetin gençler için emanet olduğunu vurgulayan, Mustafa Kaya Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni Ayhan Avanoğlu; 'Sevgili gençler Büyük Önder Atatürk, gençliğe hep güvenmiş ve değer vermiştir. Gençliğe olan inanç ve güvenini ' Benim en büyük eserimdir', dediği, Cumhuriyeti sizlere emanet ederek göstermiştir. 'Ey yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizlersiniz'. sözleriyle de bu güvenini açıkça ifade etmiştir. Çünkü o biliyordu ki, vatanın korunması; bastığı yerleri toprak diyerek geçmeyen, bu topraklar altında kefensiz yatan şehit dedelerini unutmayan vefalı bir gençliğin eliyle olacaktır. Sevgili gençler, onun emanetini omuzlarına alanlar olarak geçmişin mirasını ve geleceğin emanetini taşıyoruz. Bizler, gelecek nesillere bu kutsal emaneti en güzel şekilde aktarmalıyız. Unutmayınız ki, omuzlarınızda geleceğin sorumluluğu vardır. Biz elekten geçmiş harmanız, siz henüz başaksınız. Biz Anadolu yaylalarında esen rüzgr, siz burçlarda dalgalanan bayraksınız. Biz küllenen bir akşamüstü, siz gökleri saran şafaksınız. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin olacaktır; teminatı sizlersiniz. Türkiye Cumhuriyeti sonsuza dek payidar olacaktır; teminatı yine sizlersiniz. Ülkemiz dün olduğu gibi bugün de evrensel projelerin hedefi olabilir. Çünkü biliyoruz ki, yurdumuzun şafaklarında hiçbir zaman bir sancağımız sönmeyecek. Milletimizin ay yıldızı daha da parlayacak, beş vakit okunan ezanlar dinmeyecek. Atatürk'ün hedefi beyinlerden, hatırası kalplerimizden silinmeyecektir. Ülkemiz hakkında kötü emelleri olanlar bilmiyorlar ki, 'Söz konusu vatan ise, gerisi teferruattır' diyen Mustafa Kemal'leri bağrından çıkaran bu millet, her şartta ülkesinin selameti için ne gerekiyorsa sonuna kadar yapacaktır. Çünkü Türk milleti için kahramanlık; ne yalnız bir yükseliş demektir. Nede yıldızlar gibi parlayıp sönmektir. Ölmez diye düşünmek boşunadır. Kahramanlık salıp bir daha dönmemektir. Sözlerime son verirken bir kez daha Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum' şeklinde konuştu.