Hak-İş'ten Kadına Şiddete Karşı Ortak Duruş

Hak-İş Konfederasyonu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla Hak-İş Hizmet-İş Sendikası Şube binasında basın açıklaması gerçekleştirdi.

Hak-İş Konfederasyonu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla Hak-İş Hizmet-İş Sendikası Şube binasında basın açıklaması gerçekleştirdi.

Basın açıklamasını gerçekleştiren, Hizmet-İş Sendikası Batı Karadeniz Şube Kadın Komitesi Başkanı Zühre Çemekoğlu; 'Kadına Yönelik Şiddete Karşı Sendikal Duruşumuz. Kadına yönelik şiddet, yalnızca bir suç değil; insanlık onuruna, yaşam hakkına ve toplumsal vicdana yönelen en ağır ihlaldir. Bugün burada, Hak-İş Hizmet-İş Sendikası olarak bir kez daha sesimizi yükseltiyor; hiçbir kadının acısının istatistiklere bir sayı olarak yazılmasına izin vermeyeceğimizi güçlü bir şekilde ifade ediyoruz. Kadınların iş hayatında, evde, sokakta, eğitimde ve sosyal yaşamın her alanında yaşadığı şiddet ve ayrımcılık, hem toplumsal barışı hem de çalışma hayatındaki adaleti tehdit etmektedir. Bizler biliyoruz ki kadına şiddet, toplumun geleceğine vurulmuş bir darbedir. Ve biliyoruz ki kadın güçlü olursa toplum güçlü olur. Sendikamız, çalışma hayatında kadınların haklarının korunması, güvenli bir iş ortamının oluşturulması, istihdamda eşitlik ve fırsat adaletinin sağlanması için yıllardır kararlılıkla mücadele etmektedir. Bu mücadele sadece kadınların değil, insanlığın ortak sorumluluğudur. Buradan bir kez daha açıkça ifade ediyoruz. Kadına yönelik şiddetin her türüne karşı sıfır tolerans ilkemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Şiddete karşı hukuki, sosyal ve psikolojik destek mekanizmalarının güçlendirilmesi için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Kadın çalışanların haklarını, onurunu ve güvenliğini tehdit eden her uygulamanın karşısında duracağız. Toplumsal cinsiyet eşitliği ve adaletin sağlanması için eğitim, farkındalık ve dayanışma faaliyetlerimizi artıracağız. Başta Genel Başkanımız Mahmut Arslan olmak üzere, sendikal mücadelemizin her kademesinde emeği geçen tüm yöneticilerimiz ve kadın komitelerimizle birlikte, kadınların güçlü, saygın ve güvende olduğu bir çalışma hayatı için kararlılıkla mücadele etmeye devam edeceğiz. Kadına yönelik şiddetin son bulduğu, kadınların haklarıyla, emeğiyle ve varlığıyla güçlendiği bir dünya için sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz. Biz buradayız. Biz susmayacağız. Biz mücadele edeceğiz' ifadelerine yer verdi.

'Araştırmalar, Şiddetin En Fazla Kadınları Hedef Aldığını Göstermektedir'

Kadına yönelik şiddete karşı duracaklarını belirten, Hak-İş İl Başkanı Mustafa Çağlı; 'Hak-İş Konfederasyonu olarak, 25 Kasım 'Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü' vesilesiyle 81 ilde meydanlardayız. Kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere dünyanın dört bir yanında zulme, işgale, ayrımcılığa ve her türden şiddete maruz bırakılan masumların sesi olmak için kadın-erkek hep birlikte buradayız. Nereden ve kimden gelirse gelsin şiddetin tüm biçimlerine karşı olduğumuzu yüksek bir sesle ilan ediyoruz. Günümüzde şiddet; fiziksel, cinsel, psikolojik, dijital, ekonomik ve ısrarlı takip gibi farklı boyutlarıyla hayatın her alanında karşımıza çıkmaktadır. Araştırmalar, şiddetin en fazla kadınları hedef aldığını açıkça göstermektedir. Kadın cinayetlerine, istismara, eşitsizliğe, ayrımcılığa, yoksulluğa ve güvencesizliğe karşı sesimizi yükseltiyoruz. Hak-İş 50 yıllık onurlu mücadelesinin birikimiyle bugün de kadına yönelik şiddetin karşısında dimdik durmaktadır. Yarım asırlık sendikal tecrübe, bu konuda sözümüzü daha güçlü, duruşumuzu daha kararlı kılmaktadır. Hak-İş Konfederasyon olarak dünyanın neresinde olursa olsun şiddetin ve zulmün karşısındayız. Kadına yönelik şiddetin en acımasız boyutunu ise kuşkusuz savaş ve çatışma ortamında görmekteyiz. Dünya genelinde, özellikle Filistin/Gazze, Doğu Türkistan, Sudan, Yemen, Lübnan ve Myanmar gibi bölgelerde; savaş, işgal ve sistematik baskı politikalarının en ağır bedelini kadınlar ve çocuklar ödemektedir. Bu tablo, kadına yönelik şiddetin artık sadece bireysel bir suç değil, küresel bir insanlık krizine dönüştüğünü göstermektedir. HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, Uluslararası kuruluşları; sivillerin korunması, kadınların güvenliği, yerinden edilenlerin korunması ve uluslararası hukukun eksiksiz uygulanması konusunda acil sorumluluk almaya çağırıyoruz' dedi.

'İşyerlerinde Sektör Bazlı Şiddet Ve Taciz Risk Analizi Yapılmalı'

Toplumsal dayanışmanın önemine değinen, Hak-İş İl Başkanı Mustafa Çağlı; 'Çalışma hayatının her alanında öncü bir konfederasyon olan Hak-İş, kadın çalışanların örgütlü gücünün adresidir. Toplumsal şiddetin çözümünü yalnızca kadınların omuzlarına bırakamayız. Kadın–erkek birlikte haykırıyoruz; şiddet son bulmalıdır. Sendikal örgütlenmenin güçlenmesiyle toplumun bu yarasının iyileşeceğine inanıyoruz. Şiddetsiz bir geleceğin mümkün olduğuna; toplumsal dayanışma, ortak bilinç ve kararlı bir mücadele ile kadınların, çocukların ve tüm insanların güven içinde yaşayabileceği adil bir dünyanın mutlaka inşa edileceğine yürekten inanıyoruz. Birlikte güçlü, birlikte kararlıyız. TÜİK Kadına Yönelik Şiddet Araştırması'na göre kadınların yaşamlarının herhangi bir döneminde yüzde 28,2'si psikolojik, yüzde 18,3'ü ekonomik, yüzde 12,8'i fiziksel şiddete maruz kalmıştır. Boşanan kadınlarda bu oranlar çok daha yüksektir. Son 12 ayda kadınların yüzde 11,6'sı psikolojik, yüzde 3,7'si dijital, yüzde 3,1'i ısrarlı takibe yüzde 2,6'sı fiziksel şiddete uğramıştır. Bu veriler, ülkemizdeki şiddetin yaygınlığını ve acil müdahale gerekliliğini açıkça ortaya koymaktadır. Bizler, Hak-İş'li kadın ve erkek emekçiler olarak, çalışma hayatında kadına yönelik şiddet ve tacizin önlenmesine yönelik önerilerimizi sıralamaktayız. Sendikal örgütlenme özgürlüğünü sınırlayan tüm engeller kaldırılmalıdır. ILO C190 onaylanmalı ve toplu iş sözleşmelerine uyarlanması sağlanmalıdır. İşyerlerinde 'Şiddete Sıfır Tolerans Politikasının' hayata geçirilmelidir. Kadın ve aile dostu işyerlerinin teşvik edilmelidir. Eşit değerde işe eşit ücret için etkin kamu etkin denetim yapılmalıdır. Kayıt dışılığın ve cinsiyete dayalı ücret açığının giderilmesi için sendikal örgütlenme güçlendirilmelidir. Bakım yükünün toplumsal bir mesele olarak ivedilikle ele alınmalıdır. Şiddet tehdidi altındaki çalışanlara tayin, fesih, esnek çalışma, izin ve yeniden işe alımda öncelik hakkı tanınmasını, yeni medya ve dijital platformlarda şiddeti özendiren, normalleştiren ve kadınları hedef alan içeriklere karşı etkin düzenlemeler yapılmalı; dijital mecralar denetlenerek çevrim içi şiddetle mücadele güçlendirilmelidir. Hukuki düzenlemeler, toplumsal ahlkı ve değerleri güçlendirecek şekilde güncellenmeli; şiddeti meşrulaştıran, teşvik eden veya cezasızlığı doğuran boşluklar ivedilikle giderilmelidir. Kadına yönelik şiddet suçlarında cezalar caydırıcı şekilde artırılmalıdır. Kadınların ve çocukların güvenle yaşayabileceği, aydınlatması, ulaşımı, kent planlaması ve sosyal donatılarıyla koruyucu-önleyici niteliği yüksek güvenli şehirler oluşturulmalıdır. Kadın ve aile dostu işyerleri teşvik edilmeli; çalışma alanlarının sosyal, fiziksel ve yönetsel açıdan güvenli hle getirilmesi için destek programları hayata geçirilmelidir. İşyerlerinde sektör bazlı şiddet ve taciz risk analizi yapılmalı; sektörel şiddet araştırmalarının sonuçlarına göre bağlayıcı önlemler geliştirilmelidir. Şiddete maruz kalan çalışanların hukuki, psikolojik ve sosyal destek mekanizmalarına hızlı erişimi sağlanmalı; işverenler bu süreçte etkin sorumluluk almalıdır. Hak-İş, etkin bir 'Şiddeti Önleme ve İzleme Komitesi' kurulmasını ve bu yapının sivil toplumla güçlü iş birliği yürütmesini talep etmektedir. Tüm emekçi kadınları, 'Emekçilerin Güvenli Limanı' HAK-İŞ çatısı altında dayanışmaya davet ediyoruz. Gelin Eşitsizliğe, adaletsizliğe, istismara ve şiddete karşı haklarımız için birlikte mücadele edelim. Yarım asırlık mücadelesiyle Hak-İş; birlik, mücadele ve dayanışmanın savunucusu olmayı sürdürmektedir. Hak-İş olarak, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü vesilesiyle, dünya genelinde zulme uğrayan ve şiddete maruz kalan kadınlara, çocuklara ve tüm canlılara yönelik her türlü şiddet ve ayrımcılıkla mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi kamuoyuna ilan ediyoruz. Şiddetin her türlüsünün son bulduğu bir çalışma hayatı ve dünya temennisiyle. Hak-iş olarak, şiddetin her türlüsüyle mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi kamuoyuna bir kez daha ilan ediyoruz. Kadın cinayetlerine kurban giden tüm kadınlara ve aralarında teşkilatımızın değerli kadın üyelerinin de bulunduğu tüm mağdurlara Allah'tan rahmet diliyor, ailelerine sabır ve metanet temenni ediyoruz. Yaşasın emeğin onuru, yaşasın kadın erkek dayanışması, yaşasın Hak-İş'in mücadelesi' şeklinde konuştu.

Özel Haber

Bakmadan Geçme