İYİ Parti'den Kastamonu Çıkarması

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı İmren Nilay Tüfekçi ve beraberindeki heyetle birlikte Kastamonu'yu ziyareti kapsamında İl Başkanlığı binasında basın açıklaması düzenlendi.

İYİ Parti İl Başkanı Metin Yazkan; 'İl, ilçe teşkilatları ve genel merkezimiz yöneticileri, milletvekillerimizle beraber sahadayız. Hep beraber bugün Kastamonu'da esnafı ziyaret ettik, esnaf abilerimizi, ablalarımızı ziyaret ettik ve bugün de şu anda da ilçe başkanlarımızla beraber bir toplantı gerçekleştireceğiz. Malumunuz 4'üncü olağan kongrelerimiz artık başlıyor. Kongre sürecindeyiz. Amacımız bir geçiş süreci yaşadık. Bu süreçten sonra İYİ Parti'yi Kastamonu'da şahlandırmak olacaktır. Tabii bunu hepimiz yapacağız. Şimdiden kongre sürecimizin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Teşekkür ediyorum' dedi.

'Kastamonu Kalbimizde Çok Güzel Bir Yer Edindi'

Kastamonu hakkında konuşan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı İmren Nilay Tüfekçi; 'Lakin bugün Kastamonu'ya geldiğimde, gerçekten Samsun'da hissettiğimden daha yoğun bir duygu hissettim. Bunu samimiyetle söylüyorum. Çünkü Kastamonu tam bir medeniyet şehri, çok kadim ve tarihi bir şehir. Bunu da bize hem gittiğimiz STK'lar, odalar hem de kıymetli teşkilat üyelerimiz çok güzel ifade etti. Kısa zamanda Kastamonu kalbimizde çok güzel bir yer edindi. Ayrıca bir avantajımız daha var. Biz buraya aktif ve kalabalık bir heyet olarak geldik. Teşkilatın da bu kadar kalabalık, dinamik ve istekli olduğunu görünce bu bize gerçekten çok büyük bir motivasyon sağladı. Siz her zaman diyorsunuz ki, genel merkezden gelenler teşkilatı motive ediyor. Biz de teşkilatın bu kadar aktif olduğunu görünce çok mutlu oluyoruz. Malumunuz, birinci önceliğimiz ve vazifemiz, 'terörsüz Türkiye' ambalajıyla önümüze konulan süreci doğru şekilde ifade etmektir. İl Başkanımın da ifade ettiği gibi, 81 ilde eş zamanlı olarak genel merkez heyetlerimiz, milletvekillerimiz, divan üyelerimiz ve Genel Merkez yönetim kadrolarımız sahadadır. Bu dört günün sonunda, eminim ki çok büyük bir çarpan etkisiyle hem medyada hem de sahada büyük bir yankı bulacağız. Peki bizim bu sürece karşı tutumumuz nedir? Biz İYİ Parti olarak diyoruz ki; teröristle müzakere edilmez, teröristle pazarlık yapılmaz, teröristle mücadele edilir. Terörsüz Türkiye söylemiyle önümüze sunulan şey aslında nedir? İYİ Parti bakış açısından bu neye tekabül etmektedir?' ifadelerine yer verdi.

'Bizim O Komisyonda Görüşülecekleri Öngörmemiz Hiç Zor Değildi'

Neden komisyonda yer almadıklarını açıklayan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı İmren Nilay Tüfekçi; 'Biz öncelikle bu komisyona katılmama kararını şu nedenle aldık: Bir komisyonda verilen kararların meşruiyetini sağlayan husus, orada demokratik ortamın oluşması ve kullanılan evet-hayır oylarıdır. Bizim o komisyonda görüşülecekleri öngörmemiz hiç zor değildi. Bu nedenle, orada vereceğimiz hayır oylarının görüşülenlere meşruiyet kazandırmaması için komisyona katılmama kararı aldık. Sayın Genel Başkanımız da en başından itibaren net bir duruşla aynı iradeyi devam ettirdi. Bu konuda ana muhalefete de çağrımızı yaptık. Biz üzerimize düşen vazifeyi fazlasıyla yerine getirdiğimiz için çok mutlu ve gururluyuz. Sonrasında gördük ki, dediğimiz gibi çok öngörülebilir bir durumdu. Analiz etmesi zor değildi. Daha ilk komisyon toplantısından çıkan başlıklar, komisyona katılmama kararımızda ne kadar haklı olduğumuzu gösterdi. Nitekim 2013 yılında terörist başı, bebek katili Abdullah Öcalan'ın çizdiği yol haritasının bir uygulaması olduğunu komisyonda gördük. 2013'te ne diyordu kendileri? Komisyonlar kurulacak, demokratik zemin hazırlanacak, haklarımız aranacak ve özerklik yolunda adımlar atılacak. Geri çekilmeler yapılacak ancak bu geri çekilmeler yanlış adımlar olmayacak. Neden? Çünkü sınır ötesinde, Suriye'de yapılanmaları vardı. 2013'te söylediklerinde, 2025'e geldiğimizde görüyoruz ki hem Suriye'de hem Irak'ta o zamanki söylediklerinden daha güçlü bir yapılanma oluşmuş durumda. YPG, 100 binin üzerinde profesyonel ordusuyla Suriye'de konuşlanmış durumda' değerlendirmesinde bulundu.

'Ülkemizin Çok Fazla Sorunu Vardır'

Ülkenin pek fazla sorunu olduğunu söyleyen İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı İmren Nilay Tüfekçi; 'Dolayısıyla 'PKK sıfırlandı, PKK silah bıraktı' söylemi büyük bir yalandır. Beş yıl önce Cumhurbaşkanımız 'YPG eşittir PKK'dır' diyorsa ve bu gerçekse, bugün de aynı gerçeklik önümüzde durmaktadır. O zaman PKK silah bıraktı diyemeyiz. Bizim için tehdit ortadan kalktı diyemeyiz. Terörsüz Türkiye'yi istemeyen bir İYİ Parti elbette yoktur. Terörsüz Türkiye'yi kim istemez? Herkes ister. Ancak bizim aklımızla, vicdanımızla ve milli hassasiyetlerimizle alay edildiğini gördüğümüzde elbette haklı tepkimizi ortaya koyarız ve irademizi sergileriz. Bununla ilgili vatandaşlarımıza doğru dille ve doğru yolla ulaşmamız gerekir. Bu yüzden bu heyetler kuruldu ve şehir şehir ülkemizi geziyoruz. Peki ülkemizin yegne sorunu bu mudur? Elbette değildir. Ülkemizin çok fazla sorunu vardır ve bunların hepsi büyük başlıklardır. Adalet, ekonomi, eğitim, tarım, milli güvenlik bunların hepsi başlı başına önemli ve hızlı çözüm bekleyen sorunlardır. Ancak bunların hepsini çözebilmemiz için önce milli birliğimizi, beraberliğimizi ve esas ulus birliğimizi korumamız şarttır. Çünkü bu Cumhuriyet 1923'te kuruldu, bize emanet edildi ve biz bu görevi layıkıyla yerine getirmekle mükellef olduğumuzu hissediyoruz. Bununla ilgili sizden aldığımız destek de bizim için çok önemlidir. Katılımlarınız, bizleri dinlemeniz ve bizimle beraber yol yürümeniz için hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum' şeklinde konuştu.

'Biz Türk Milliyetçiliğini Esas Alan Bir Yapıyız'

Gündem yoğunluğundan söz eden, İYİ Parti Trabzon Milletvekili Yavuz Aydın; 'Güne Çankırı'yı ziyaret ederek başladık ve ardından Kastamonu'ya geldik. Önümüzde gerçekten güzel ve heyecan verici bir program vardı. Hem teşkilatımızın canlı ve heyecanlı olduğunu gördük hem de sahada yaptığımız çalışmalarla, temaslarımızla ve STK'larla kurduğumuz ilişkilerde, İYİ Parti'ye duyulan memnuniyetin arttığına şahit olduk. Bu anlamda Kastamonu'da hem STK'larla olan ilişkiler hem de sahadaki çalışmalar konusunda, başta il başkanımız olmak üzere tüm il yöneticilerimize ve ilçe başkanlarımıza huzurlarınızda teşekkür etmek istiyorum. Gerçekten güzel bir sinerji yakalanmış ve önemli temaslar kurulmuş. Bu temasların, İYİ Parti'nin Kastamonu'da ilerleyen süreçte daha iyi sonuçlar almasını sağlayacağına bizzat şahit oldum. Genel Başkan Yardımcımız süreçle ilgili bahsetti. Aslında ülkemizin ana konusu bu olmamalıydı. Ülkenin asıl sorunu bu değildir. Memleketin ve milletin en büyük sorunu şu anda ekonomidir. Emeklinin, esnafın, işçinin, köylünün, çiftçinin durumudur. Ancak ülkede gündem o kadar hızlı değişiyor ki biz bir ekip halinde çalışmamıza rağmen bazen gündemi takip etmekte zorlanıyoruz. Danışmanlarımız, politika takip eden arkadaşlarımız var; hem bizlerin hem partimizin ayrı ayrı ekipleri var. Buna rağmen gündem o kadar hızlı ilerliyor ki zaman zaman biz bile gündemi kaçırabiliyoruz. Halbuki ülkenin gerçek sorunlarını konuşmamız gerekirken bugün baktığımızda bunları konuşamıyoruz. Genel Başkan Yardımcımızın da ifade ettiği gibi, ne yazık ki önümüzediki farklı konular servis ediliyor. Biz mecliste ülkenin gerçek sorunlarını dile getirmek için hazırlıklarımızı yapıyor, çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ancak tam o esnada DEM Parti'nin Grup Başkanvekili bir konuşma yapıyor. Biz de, 'Hayır kardeşim, bu memleketin sorunu değil, buna cevap vermek zorundayız' diyoruz. Çünkü biz Türk milliyetçiliğini esas alan bir yapıyız. Buna cevap vermezsek Türk milleti adına sorumluluğumuzu yerine getirmemiş oluruz. Bu bakış açısıyla hareket ettiğimizde, milletin gerçek sorunlarını dile getirmekte zorlanıyoruz. Bunu çok canlı bir şekilde yaşadık' dedi.

'Ülkenin Gerçek Sorunlarının Dışına Çıkmak Zorunda Kaldık'

Açıklamalarına devam eden İYİ Parti Trabzon Milletvekili Yavuz Aydın; 'Bir örnek vermek isterim: Grup Başkanvekili, İmralı heyetinin biz ona ihanet heyeti diyoruz 9 maddelik bildirisini mecliste okuduğunda ben emekli ve esnafla ilgili bir çalışma yapıyordum. İki saat sonra konuşmam vardı ve odamda hazırlanıyordum. Ancak Bebek Katili Öcalan'ın 9 maddelik önerisi mecliste okununca, ülkenin gerçek sorunlarının dışına çıkmak zorunda kaldık. Milli hassasiyetlerimiz ve omurgamız bize duruşumuzu ortaya koymayı emrediyor. Böyle olunca da gündem, gerçek gündemden sapıyor. Ne yazık ki milletimizin çoğunluğunun bu durumdan memnun olduğunu düşünmüyorum. Ancak görüyoruz ki grubu olan siyasi partiler içerisinde bu konuda dik duran, tavır koyan, kararlı duran tek parti İYİ Parti'dir. Bu sürece hem Genel Başkanımız, hem Divan heyetimiz, hem de genel merkez yöneticilerimizle birlikte ciddi bir refleks gösteriyoruz. Genel Başkanımız bu konuyla ilgili bizleri toplantıya çağırdı. Divan üyeleri ve milletvekilleriyle toplantı yaptı. 'Ben görüşümü açıklamayacağım, en son açıklayacağım' dedi ve herkese tek tek söz verdi. Yüzde yüz oranında bu sürece karşı duruş sergilendi. Ardından Genel Başkanımız, 'Ben de aynı şekilde düşünüyorum' diyerek duyduğu memnuniyeti ifade etti. Gerçekten mecliste bu konuda tek kalmak istemezdik. Diğer muhalefet partilerinin de bu sürecin içinde olmamalarını önerdik, talep ettik. Fakat ne yazık ki muhalefet partileri de dhil olmak üzere kurulan bu ihanet komisyonuna üye vererek yer aldılar' ifadelerine yer verdi.

'Türk Devleti Bir Terörist Başıyla Muhatap Olamaz'

Devletin bir örgüt lideri ile muhatap olmasını eleştiren İYİ Parti Trabzon Milletvekili Yavuz Aydın; 'Genel Başkan Yardımcımızın da söylediği gibi, bu komisyon Öcalan'ın talimatıyla kurulmuştur. Siz o komisyonda yer aldığınız anda, ister evet deyin, ister hayır, ister çekimser kalın; ne olursa olsun o komisyonu meşrulaştırmış olursunuz. Biz sayımızın üç olduğunu, çoğunluğa etki edemeyeceğimizi bildiğimiz için bu komisyona üye vermedik. Komisyonun neler konuşacağını zaten biliyorduk. Zaten Genel Başkanımız ve İYİ Parti kadroları aylar önce bu süreci açıkça ortaya koymuştu. Bugün baktığımızda, bizim aylar önce söylediğimiz şeylerin komisyon içinde konuşulduğunu görüyoruz. Grup Başkanvekili birkaç gün önce, 'Bu komisyon Öcalan için kurulmuştur' dedi. Mecliste istediklerini elde edemeyeceklerini anlayınca, 'Komisyon kuralım, meclisi Öcalan'ın ayağına getirelim' dediler. Göreceksiniz, önümüzdeki günlerde bu komisyon Öcalan'la görüşecek, onu dinleyecek, muhatap alacak. Oysa Türk Devleti bir terörist başıyla muhatap olamaz. Memleket iyi gitmiyor. Terörist başı, elli bin kişinin katiliyle muhatap olmak demek ne demektir? İnsanın vicdanı sızlar. Şehit ailelerini, gazileri, dul ve yetimleri ziyaret ediyorum. Herkesin yüreği kan ağlıyor. Bu yüzden biz bu sürecin başında nasıl dik durduysak, sonuna kadar da dik duracağız. Bazen düşünüyorum; şayet İYİ Parti grubu olmasaydı mecliste, düşünebiliyor musunuz? Bu meclisin tamamı bu sürece hizmet etmiş olacaktı. Biz, bu onurun ve şerefin bilincindeyiz' şeklinde konuştu.