Prof. Dr. Ömer küçük: 'Yangınların Yüzde 85'i İnsan Kaynaklı'

Kastamonu Üniversitesi, Ormancılık ve Tabiat Turizmi alanında YÖK tarafından ihtisas üniversitesi olarak belirlenmiş olmanın sorumluluğuyla, ülkemizde yaşanan orman yangınlarıyla ilgili bilimsel değerlendirmeler yaparak kamuoyunu bilgilendirmeye devam ediyor.

Kastamonu Üniversitesi, Ormancılık ve Tabiat Turizmi alanında YÖK tarafından ihtisas üniversitesi olarak belirlenmiş olmanın sorumluluğuyla, ülkemizde yaşanan orman yangınlarıyla ilgili bilimsel değerlendirmeler yaparak kamuoyunu bilgilendirmeye devam ediyor.

Bu kapsamda ulusal kanallarda bilgilendirmede bulunan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Küçük; yangınların yüzde 85'inin insan kaynaklı olduğunu vurgulayarak yıldırım kaynaklı yangınların oldukça nadir görüldüğünü belirtti. Bir yangının çıkması için en az 250-300 santigrat derece sıcaklık gerektiğini hatırlatarak, normal şartlarda orman yangınlarının kendiliğinden çıkmasının mümkün olmadığını söyledi.

Kastamonu Üniversitesi, Ormancılık ve Tabiat Turizmi alanında YÖK tarafından ihtisas üniversitesi olarak belirlenmiş olmanın sorumluluğuyla, ülkemizde yaşanan orman yangınlarıyla ilgili bilimsel değerlendirmeler yaparak kamuoyunu bilgilendirmeye devam ediyor.

Bu kapsamda Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Küçük, farklı televizyon kanallarında katıldığı programlarda orman yangınlarının çıkış nedenleri, alınması gereken önlemler ve Türkiye'nin yangınlarla mücadeledeki kapasitesi hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Türkiye'nin Eskişehir, Bursa, Karabük, Bilecik, Uşak, Antalya, Mersin ve Kahramanmaraş gibi illerinde meydana gelen orman yangınları sürerken Prof. Dr. Küçük; NTV, Habertürk, TVNET, 24 TV, Haber Global, A Haber, Bengü Türk ve Akit TV gibi televizyon kanallarında yaptığı canlı yayınlarda yangınların çıkış sebeplerini, vatandaşların alması gereken önlemleri, yangın organizasyon yapısını, yangın yönetimini, ekolojik etkileri ve Türkiye'nin yangınlara müdahaledeki güçlü altyapısını anlatarak kamuoyunu bilgilendirdi.

Prof. Dr. Küçük, yangınların büyük çoğunluğunun insan kaynaklı olduğunu vurgulayarak yıldırım kaynaklı yangınların oldukça nadir görüldüğünü belirtti. Bir yangının çıkması için en az 250-300 santigrat derece sıcaklık gerektiğini hatırlatarak, normal şartlarda orman yangınlarının kendiliğinden çıkmasının mümkün olmadığını söyledi. Ormanların korunmasının tüm toplumun ortak sorumluluğu olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Küçük, küresel iklim değişikliğiyle birlikte karbon yutak alanlarının öneminin arttığını, ormanların hem çevresel hem de toplumsal açıdan kritik bir değer taşıdığını ifade etti.

'İhmalin Bedeli Yıllarca Telafi Edilemiyor'

Yangınların önlenmesinin yalnızca Orman Genel Müdürlüğü'nün görevi olarak görülmemesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Küçük, bu konuda tüm toplumun ortak bir bilinç geliştirmesi gerektiğini söyledi. Yangına hassas dönemlerde ormanlara giriş yasağının önemine dikkat çekerek, en küçük bir ihmalin bile yıllarca telafisi mümkün olmayan zararlara yol açtığını vurguladı. Ormanın ekolojik faydalarının yok olduğunu, atmosfere salınan karbon miktarının arttığını ve kaybedilen alanların yeniden kazanılmasının uzun yıllar aldığını dile getirdi. Ayrıca yangın sonrası yapılacak ağaçlandırma çalışmalarında ekolojik olarak bölgenin asli ağaç türlerinin tercih edilmesi gerektiğini, kamuoyunda zaman zaman gündeme gelen tür değişikliğinin ormancılık bilimi ve tekniği ile bağdaşmadığını ifade etti.

Bu süreçte vatandaşların yasak dönemlerde orman alanlarını kullanmaktan kaçınması, anız yakmaması, ateşli pikniklerden uzak durması, yol kenarlarına sigara izmariti atmaması, orman alanlarında çöp bırakmaması ve orman bitişiğindeki yerleşim alanlarıyla tarım alanları arasında yanıcı maddelerden arındırılmış arakesitler oluşturması gerektiğini vurguladı.

Anız Yangınlarına Dikkat Çekti

Türkiye'de her yıl müdahale edilen yangınların yaklaşık yüzde 45'inin anız veya kırsal alan yangınları olduğunu belirten Prof. Dr. Küçük, bu konuda daha fazla farkındalık oluşturulması gerektiğini söyledi. Anızların yakılmak yerine sürülerek toprağa karıştırılmasının, ormana sirayet eden anız yangınlarını önleyebileceğini ifade etti. Özellikle kırsal alanlarda orman ve tarım arazilerinin iç içe geçtiğini, bu nedenle anız yangınlarının ormana sıçrama riskinin çok yüksek olduğunu hatırlattı.

Meteorolojik şartların yangın riskini artırdığına dikkat çeken Prof. Dr. Küçük, sıcaklığın 30 derecenin üzerine çıktığı ve rüzgr hızının saatte 30 kilometreyi geçtiği durumlarda orman alanlarının kullanılmaması gerektiğini ifade etti.

Rüzgr, Yangının Yayılmasında En Önemli Etken

Yangınlarda hayatını kaybedenlere rahmet dileyerek milletimize başsağlığı temennisinde bulunan Prof. Dr. Küçük, yangınların yayılmasında en önemli faktörün rüzgr olduğunu vurguladı. Son dönemde kurak bir periyot geçiren ülkemizin farklı bölgelerinde art arda yangınların çıktığını belirten Prof. Dr. Küçük, özellikle dağlık ve engebeli arazilerde rüzgr koridorlarının oluştuğunu ve bu durumun yangın kontrolünü zorlaştırdığını söyledi.

Dumanın renginin siyah olmasının yangının şiddetini gösterdiğini ifade eden Prof. Dr. Küçük, alevlerin yukarıya değil yatay şekilde ilerlemesinin rüzgr etkisini ortaya koyduğunu aktardı. Zaman zaman rüzgrın hızının 50-60 kilometreye kadar çıktığını, bu durumda yangının çok kısa sürede geniş alanlara yayılabildiğini belirtti. Küçük, bu koşullarda küçük nokta yangınlarının birleşerek büyük yangınlara dönüştüğünü, bu durumun kontrolü zorlaştırdığını ve yangının enerjisi düşmeden söndürmenin mümkün olmadığını ifade etti.

Türkiye Yangına Müdahalede Avrupa'da Lider Konumda

Türkiye'nin orman yangınlarının tespiti ve müdahalesinde ileri teknolojik altyapıya ve güçlü kurumsal kapasiteye sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Küçük, yangın gözetiminde insansız hava araçlarının kullanıldığını ve bu sistemin dünyada yalnızca iki ülkede aktif olarak uygulandığını söyledi. Türkiye'nin tarihinin en güçlü yangın söndürme filosuna sahip olduğunu ve yangınlara müdahale süresini 11-12 dakikaya kadar düşürdüğünü belirterek, bu alanda Avrupa'nın en hızlı ülkesi olduğunu vurguladı. Ancak ekstrem hava koşullarında dünyanın hiçbir ülkesinde yangınların tamamen engellenemediğini, bazı ülkelerde yangınların aylarca sürdüğünü; Türkiye'de ise en şiddetli yangınların dahi bir-iki haftada kontrol altına alındığını ifade etti.

Yeşil Vatan Ortak Sorumluluk

Prof. Dr. Ömer Küçük, ormanların yalnızca çevresel değil ekonomik ve toplumsal açıdan da büyük bir değer taşıdığını vurgulayarak, Yeşil Vatan'ın korunmasının sadece ilgili kurumların değil, tüm vatandaşların ortak sorumluluğu olduğunu belirtti. Yangınların önlenmesinde bireysel farkındalığın toplumsal bilinçle desteklenmesi gerektiğini hatırlattı.

Bakmadan Geçme