Tarihçi Yazar Sinan Meydan: 'Türk Devriminin De En Önemli Merkezlerinden Biridir'

Kastamonu Belediyesi tarafından, Cumhuriyetin Kurucusu, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Kastamonu'ya Gelişleri, Şapka ve Kıyafet İnkılabı'nın 100. Yılı dolayısıyla Cumhuriyet Meydanı'nda Tarihçi genç Yazar Sinan Meydan tarafından söyleşi gerçekleşti.

Kastamonu Belediyesi tarafından, Cumhuriyetin Kurucusu, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Kastamonu'ya Gelişleri, Şapka ve Kıyafet İnkılabı'nın 100. Yılı dolayısıyla Cumhuriyet Meydanı'nda Tarihçi genç Yazar Sinan Meydan tarafından söyleşi gerçekleşti.

Programda konuşan Tarihçi Yazar Sinan Meydan; 'Bugün çok özel bir tarih. Daha doğrusu dün bizim için çok özel bir tarihti. 26 Ağustos 1922 sabahının beşinde Afyon Kocatepe'de başlayan Büyük Zafer ve Büyük Taarruz'un 103. yıl dönümü kutlu olsun. Sayın Başkan, değerli meclis üyeleri ve kıymetli basın mensupları; Kastamonu'da olmak, bu özel günde sizlerle birlikte bulunmak benim için heyecan verici bir an. Çünkü Kastamonu yalnızca İstiklal Yolu'nun en önemli duraklarından biri değil, aynı zamanda Türk devriminin de en önemli merkezlerinden biridir. Atatürk, Türk devriminin en önemli adımlarından birini, kılık kıyafet devriminin ilk adımını burada atmıştır. Dolayısıyla bağımsızlık mücadelesinde büyük emek veren Kastamonu, çağdaşlaşmada, Türkiye'nin aydınlanmasında ve Cumhuriyet'in kuruluşunda da çok özel bir yere sahiptir' dedi.

'Kastamonu'nun Kurtuluş Savaşı'ndaki Ve Türk Devrimindeki Yerini De Ele Alacağız'

Kastamonu'nun Türk devrimindeki önemine değinen Sinan Meydan; 'Sevgili Kastamonulular, bugün bu söyleşide 'Büyük Taarruz'dan Cumhuriyet'e nasıl geldik?', 'Sevr'den Lozan'a nasıl ulaştık?', 'Bu toprakları nasıl yeniden vatan yaptık?' sorularına belgeler ve bilgilerle cevap arayacağız. Bunun yanı sıra Kastamonu'nun Kurtuluş Savaşı'ndaki ve Türk devrimindeki yerini de ele alacağız. Yani sunumumuz hem yerel hem de ulusal bir içerik taşıyacak. Her şey aslında İstiklal Harbi ile başladı. Biraz önce yapay zek ile hazırlanmış çok güzel bir belgesel izledik, emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Her şey 1918 yılında Birinci Dünya Savaşı'nın bitmesiyle başladı. Savaş bitti ama bizim çilemiz bitmedi. Türk milletinin çilesi asıl olarak 1918'de başladı. Zaten uzun zamandır savaşların içindeydik, ancak asıl büyük mücadeleye 1918 yılının sonunda girdik. Çünkü Osmanlı'nın elinde kalan son topraklar da işgal edildi. İngiltere, Fransa, İtalya, hatta Amerika Birleşik Devletleri ve onların taşeron olarak kullandıkları Yunanlar, maalesef Ermeniler ve yerli işbirlikçiler hep birlikte harekete geçtiler. Birinci Dünya Savaşı biter bitmez önce Güney Anadolu Fransızlar tarafından işgal edildi. Urfa, Antep ve Maraş daha sonra İngilizlere teslim edildi. Ardından Çukurova bölgesi Fransızlar ve İtalyanlar tarafından işgal edildi. 15 Mayıs 1919'da Yunan orduları İzmir'e çıkarak Ege'yi işgale başladı, ardından Trakya'yı işgal ettiler. Bu sırada Doğu Anadolu'nun bir bölümü Ermeniler tarafından, Karadeniz sahilleri ise Pontus çeteleri tarafından işgal edildi' ifadelerine yer verdi.

'Türkleri Anadolu'dan Söküp Atmaktı'

Tarihe değinerek Türk düşamanlığının olduğunu söyleyen Sinan Meydan; 'Hedef açıktı: Türkleri Anadolu'dan söküp atmaktı. Trakya'dan çıkarmak, İstanbul'dan uzaklaştırmak ve Anadolu'dan tamamen silmekti. Bunun için Anadolu işgal edildi, Yunan orduları İzmir'e çıkarıldı. Bunun için 433 maddelik Sevr Antlaşması hazırlandı. Londra ve Paris'te aylarca süren görüşmelerin ardından Osmanlı yönetimine imzalatıldı. Padişah Vahdettin ve Damat Ferit'in baskı altında görevlendirdiği temsilciler bu anlaşmaya imza attılar. Bu anlaşmayı yırtıp atmanın tek yolu savaştı, direnmekten başka çare yoktu. Peki, nasıl direndik? İşte arkamızda gördüğünüz gibi: Kadın, erkek, çoluk çocuk hep birlikte bu vatan için savaştık, bu toprak için can verdik. Ben şöyle diyorum: Bu vatan bize saraydan ya da sultandan miras kalmadı sevgili Kastamonulular. Bu vatanı biz kanımızla, canımızla vatan yaptık. Üstlerinde başlarında hiçbir şey olmayan, yaşlısı genci, kadını erkeği, çoluğu çocuğu ile bu mücadeleye omuz veren insanlar sayesinde bugün buradayız. Bu vatan için mücadele ettik ki Türk varlığı sonsuza kadar yaşasın' şeklinde konuştu.

Özel Haber

Bakmadan Geçme