Anahtar Parti'de Onur Göksu Güven Tazeledi

Anahtar Parti Kastamonu İl Başkanlığı, 1. Olağan İl Kongresini Kastamonu Belediyesi Nikâh ve Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi.

Anahtar Parti Kastamonu İl Başkanlığı, 1. Olağan İl Kongresini Kastamonu Belediyesi Nikâh ve Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

Tek liste halinde girilen seçimde mevcut Başkan Av. Onur Göksu seçilerek Anahtar Partisi Kastamonu İl Başkanı oldu.

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması, Anahtar Parti Kastamonu İl Başkanlığı çalışmaları ile ilgili video slayt gösterisi ile başlayan olağan il kongresinde Divan Başkanlığını, yardımcılıklarını da yaptı.

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan olağan il kongresinde Divan Başkanlığını Hasan Hüseyin Demiröz, Üyeliklerini Hasan Bilici, Şeref Kayıkçı, Nalan Oğuz ve Mehmet Altınöz yaptı.

Kongreye Anahtar Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve AR-GE Başkanı Prof. Dr. Özcan Güngör, Anahtar Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Tarım Politikaları Başkanı Hasan Hüseyin Demiröz, CHP İl Başkanı Dilek İlke Karabacak, Kastamonu Yeniden Refah Partisi İl Başkanı Akif Güzel, Atatürkçü Düşünce Derneği Kastamonu Şube Başkanı Serkan Karayılan, Türk-İş Kastamonu İl Temsilcisi ve Türkiye Yol-İş Sendikası Kastamonu 1 No'lu Şube Başkanı Mehmet Çelik başta olmak üzere davetliler ve partililer katıldı.

Av. Onur Göksu Başkanlığında Yönetim Kurulu Asil üyeliklerine, “Fikret Başpehlivan, Aydın Yıldırım, Aydın Sakallıoğlu, Serdar Anbarcı, Satı Ali Yaman, Hamdi Tuncel, Kadir Kurt, Mutlu Pencereci, Kemal Emrah Öcal, Şeref Kayıkcı, Selçuk Yılmaz, Berent Yaşar Göksu, Ali Er, Furkan Karaca, Seher Sever, Fatma Dalkıran, Nedret Hacıbeyli, Yavuz Pehlivanoğlu, Kubilay Kuşakçı, Muzafer Kuyucu, Melahat Ekicioğlu, M. Ali Ünal,  Cemal Diril, Burak Cesur, Murat Kadıoğlu, Selçuk Öner, Yılmaz Şahin, Furkan Oruç ve Erhan Duman.
Disiplin Kurulu Asil Üyeliklerine, Murat Sever, Hüseyin Kalafatoğlu, Lütfi Doğan, Murat Helvacı, Özkan Kaşıkcıoğlu, Seçil Göksu, Sezer Çiçek, Şükrü Bostan ve Tevfik Abdibaş. Üst kurul delegeliklerine de, “Onur Göksu, Berent Yaşar Gkösu, Ali Er, Ali Güneş, Nedret Hacıbeyli ve Şeref Kayıkcı seçildi.

Anahtar Parti Kastamonu İl Başkanlığı, 1. Olağan İl Kongresinde gündem maddeleri görüşülerek oy birliğiyle kabul edildi.

Kastamonu Anahtar Partisi Başkanı Av. Onur Göksu kongrede yaptığı açılış konuşmasında, “Şeyh Şabanı Veli’nin diyarı, Evliyalar şehri, Şerife Bacı’nın evi, yeşilin başkenti, güzel ve yalnız şehrimiz Kastamonu. Kastamonu; Ilgarini Mağarasının, Gideros koyunun ev sahibi, Türkiye’nin orman varlığı en fazla olan 2. Kenti, dünyanın en derin 2. Kanyonu olan valla kanyonunun ve  HornaKonyanın ev sahibi,  Ayrıca, Milli mücadele döneminin kahramanı, ülkemizin ilk ve tek istiklal madalyalı ilçesi  olan İnebolu ilçemizi de  hatırlatmak isterim. Bu vesliyele milli mücadele kahramanları Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygıyla yaad ediyorum. Vatanımız için, başta PKK belası ile mücadelede  can veren aziz şehitlerimizi rahmetle ve minnetle  anıyor, gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Bundan tam 1 yıl evvel Genel Başkanımız Sayın Yavuz Ağıralioğlu tarafından bu kadim şehir için görevlendirildiğimizde, büyük  gurur yaşadık. Kurucu ekip olarak kısa zamanda büyük bir özveriyle çalıştık, bir nevi  varlık mücadelesi verdik. Çevremizden, bizi, böyle bir siyasi ortamda bu işin yapılamayacağı, yeni bir teşkilatın kurulamayacağı,  genel başkanımıza ve partimize  müsaade edilmeyeceği yönünde eleştirenler oldu ancak biz; Sistemden korkan Allahtan korkmaz, Allahtan korkan sistemden korkmaz , İlkesi ile hareket edenleriz.  Bugün yalnızca bir kongre toplamıyoruz,  bu şehirde yeni bir siyasi yolculuğun ilk adımını atıyoruz.  Anahtar Parti il teşkilatı olarak yalnızca Kastamonu sınırlarına takılıp kalmayacak, Türkiye’nin en çok göç veren şehirlerinden biri olan kentimizden, İstanbul ve Ankara gibi büyükşehirlerimize göç eden hemşehrilerimizle de bir sinerji oluşturcaz, Kastamonu’nun temsiliyetini her alanda yükselteceğimizden hiç kimsenin şüphesi olmasın.Anahtar Parti olarak bizler, yerel sorunları, Ankara’dan bakarak değil, yerelden dinleyerek çözmeyi savunuyoruz. Tarımda, ormancılıkta, turizmde ve yerel ekonomide sürdürülebilir politikalar üretmeyi; kamu kaynaklarının şeffaf, denetlenebilir ve kamu yararına kullanılmasını temel ilke kabul ediyoruz. Anahtar Parti Kastamonu teşkilatımızın temel görevi, fikri duruşumuzu somut hizmetlerle buluşturmaktır. Bizim için siyaset; afişlerden, sloganlardan ve hamasi nutuklardan ibaret değildir. Taşköprü’nün bir evladı olarak sizlere sesleniyorum. Sarımsak Üreticimizin sorunlarını biliyoruz, Taşköprü Sarımsağını bir dünya markası yapmak için çalışacağız. Orman Köylüsünün, kooperatifler üzerinden kaptırılan kesim işlerinde, birim fiyatları %40 düşürmelerinden dolayı, yaşadığı mağduriyeti biliyoruz. Siyaset, köy yoluna ulaşamayan çiftçinin derdini dinlemek; gençlerin göç etmek zorunda kalmadığı bir şehir hayali kurmak; esnafın, emeklinin ve üreticinin sesini,  karar alma süreçlerine taşımaktır.  20 Aralık!  bu güzel ve yalnız şehir için bir milattır. Bugün yalnızca bir il kongresi gerçekleştirmiyoruz, aynı zamanda Anahtar Parti’nin Kastamonu’daki siyasi iradesini, ahlaki duruşunu, milletimizle birliğini ve hizmet anlayışını ilan ediyoruz. Bu kongre, şahısların değil ilkelerin, geçici hesapların değil kalıcı değerlerin öne çıktığı bir başlangıçtır. Bu kongreyle birlikte Kastamonu’da yeni bir siyasi dilin inşasına talibiz. Ayrıştıran değil birleştiren, ötekileştiren değil kapsayan, iyi laf sokan ve mazeret üreten değil sorumluluk alan bir siyaset anlayışını büyütmek istiyoruz.  Son olarak, Memleket aşığı, gençlerin abisi, ilkeli duruşuyla ülkemize ve milletimize katkı sunmak için var gücüyle çalışan, gecesini gündüzüne katan Genel Başkanımız Sayın Yavuz Ağıralioğlu’na yol göstericiliği, bizlere verdiği cesaret ve güven için huzurunuzda teşekkür ediyorum. Yolumuz uzun ve meşakkatli, dualarınıza ihtiyacım var, bilhassa ayaklarının altı öpülesi analarımıza sesleniyorum, duanızı eksik etmeyin. Sözlerimi tamamlarken, bu sürece emek veren tüm yol arkadaşlarıma teşekkür ediyor; Kongremizde bizleri yalnız bırakmadığınız için hepinize ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. Bu kutlu yolculukta Allah yardımcımız olsun diyorum. Sağ olun, Var olun. Kastamonu’nun hikayesini hep birlikte yazacağız” dedi.

‘Türk Milleti Olarak Tarihe Yeniden Döneceğiz’

Anahtar Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve AR-GE Başkanı Prof. Dr. Özcan Güngör de yaptığı konuşmasında; “Biz parti kurulmadan önce semboller üzerine düşündük. “Acaba sembolümüz ne olsun?” diye konuştuk. Peki, neden anahtar? Bunun birkaç sebebi var. Birincisi şudur: Siyonist İsrail, Kudüslüleri, Gazzelileri, Halil Mahallesi sakinlerini yerlerinden ederek evlerini işgal ettiğinde, zorla evlerinden çıkarılan insanlar yanlarına sadece anahtarlarını alarak, anahtarlarını boyunlarına takarak evlerini terk ettiler. Ahıska Türkleri, Sovyetler döneminde yurtlarından koparılarak dünyanın birçok bölgesine sürgün edildiklerinde yanlarına sembol olarak yalnızca anahtarlarını aldılar. Çin’in zulmü altında inleyen Uygur Türkleri de bulundukları yerleri terk ederken anahtarlarını boyunlarına taktılar. Burada anahtar; bir umudun, bir planın, bir hayalin ve bir gün geri dönüşün sembolüdür. Biz Türk milleti olarak Oğuz’un yatağı olan Kastamonu’dan sesleniyoruz. Türk milleti olarak tarihe yeniden döneceğiz. Türk milleti olarak akla ve bilime yeniden döneceğiz. Türk milleti olarak plan yapmaya yeniden döneceğiz. Türk milleti olarak samimiyete yeniden döneceğiz. Türk milleti olarak dünyadaki mevcut konumumuzdan memnun değiliz. Ancak o tarihe ve o talihe yeniden döneceğimizin umudu olarak anahtarı boynumuza taktık, göğsümüze taktık. Biz, en zeki gençlerimizin yüzde sekseninin Batı’ya ve Batılı üniversitelere gitmesinden razı değiliz. Daha da önemlisi, giderken bu ülkeden ümidini keserek, kahırlı bir şekilde gitmelerinden razı değiliz. Bu ülkenin parasını ödediği F-35 uçaklarını alamadığımız gibi, bir de hangar kirası adı altında 30 milyon dolar ödemeyi kabul etmiyoruz. Biz, Kastamonu gibi nüfusunun büyük kısmı yaşlı ve emeklilerden oluşan, gençlerini tutamayan, yaşlıları mutlu olmayan, kadınları sokakta şiddete maruz kalan bir şehirden razı değiliz. Sadece bundan da razı değiliz. Ülkemizde geçmişte Müslümanlara yapılan baskıların ardından, bugün muhafazakârların iktidar olduğu bir dönemde herkes için adil, kuşatıcı ve herkesin kendini güvende hissedeceği bir ülke inşa edilememesinden de razı değiliz. Muhafazakârların iktidar olduğu bir ülkede esnaf korkuyor, gazeteci korkuyor, öğrenci korkuyor. İnsanlar, asıl muhafaza etmeleri gereken nesillerini muhafaza edemiyor. Bugün 8 milyon insan uyuşturucu batağına düşmüş durumda. 240 milyar dolarlık sanal bahis ekonomisi var. Bu, bizim neslimizin evlatlarıdır. Boşanma oranları yüzde 700 artmıştır. Muhafazakâr bir iktidar döneminde sınırlarımızı muhafaza edememekten de razı değiliz. Ülkeye giren giriyor. Yetmiyor, 338 bin kişi vatandaş yapılıyor. İki kelime Türkçe bilmeyen insanlar vatandaş oluyor. Dünyanın hangi ülkesinde, o ülkenin dilini konuşamayan biri vatandaş yapılır? Biz, neyi muhafaza etmemiz gerektiğinin muhasebesini yaptık, kıymetli dostlarım. Sınırlarımızı muhafaza edeceğiz. Nesillerimizi kumardan, uyuşturucudan, fuhuştan, sanal bahisten ve bunların doğurduğu kötülüklerden muhafaza edeceğiz. Ülkenin dört bir yanında, sözde muhafazakâr insanların sorumluluğunda gerçekleşen ve sürekli suç üreten bu düzeni muhasebe ettik. Muhafaza etmeleri gerekenleri muhafaza edemediklerini gördük. Böyle muhafazakârlık olmaz. Bir muhasebe daha yaptık. “Ülkem için ölürüm” diyenlerin, iş hesap yapmaya gelince hesap yapamadıklarını gördük. Terör karşısında izlenen yolu gördüğümüzde, teröristle müzakereyi tercih eden bir anlayışı kabul etmedik. Böyle bir milliyetçilikten, böyle bir ülkücülükten razı değiliz. Biz milliyetçiyiz, biz vatanperveriz. Ancak bizim milliyetçiliğimiz; ülkenin sularını temiz akıtmak, ormanlarını korumak, tarımını ve hayvancılığını güçlendirmek, yerli ve milli üretimi desteklemek, sınırları yol geçen hanına çevirmemek ve teröristle müzakere değil mücadele etmektir. Terörist başının Kürtlerin önderi gibi gösterilmesinden razı değiliz. Bunun “devlet aklı” olarak pazarlanmasını da doğru bulmuyoruz. Böyle bir anlayış, yarın çok daha büyük belaların önünü açar. Bunun muhasebesini de yaptık. Bir muhasebe daha yaptık. Bu ülkede Atatürk adına, Cumhuriyet adına, demokrasi adına insanların değerleriyle kavga eden, şekliyle şemaliyle uğraşan anlayıştan uzağız. Ancak şunun da altını çiziyoruz: Mustafa Kemal Atatürk’e ve Cumhuriyet’e laf söyletmeyiz. Bu ülkenin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’tür. Onun yeri saygındır ve hürmete layıktır.Cumhuriyet’in Türk milletine ve her bir bireye sunduğu özgürlükleri zerre kadar geriye götürmeyiz. Bu konuda da geri adım atmayız. Aziz Kastamonulular, kıymetli hemşehrilerim; bizim ihtiyacımız olan şey, sizin dedeniz olan Şeyh Şaban-ı Veli’de bulduğumuz şeydir. O şey samimiyettir. İlimde samimiyet, davranışta samimiyet, insanlara muamelede ölçü ve samimiyet… Dini, başkalarına baskı kurmak için değil, kendisi için yaşayan bir anlayışı Şeyh Şaban-ı Veli’de görüyoruz. O, dindarlığını başkalarına göstermek için yaşamadı. İlmiyle insanlara yol gösterirken ilmin kibriyle hareket etmedi. İlmiyle davranışı arasında samimi bir denge kurdu. Bu dengeyi kurabilenler, milleti ve devleti imar edenlerdir. Bize “Anahtar Parti o mu, bu mu?” diye sorduklarında şunu söylüyoruz: Biz oculardan, buculardan değiliz. Biz akılla, bilimle, planla ve kuralların kral olduğu bir sistem kurmak istiyoruz. Milletin umudunun tükendiği yerde, “Daha umut var” diyen bir anlayışın peşindeyiz. Akıl, adalet ve ahlakla bu ülke kurtulur diyoruz. Aynı noktadayız. Çünkü biliyoruz ki akıl olmadan, bilim olmadan Hacı Bektaş Veli’nin dediği gibi, “İlimsiz gidilen yolun sonu karanlıktır” diye konuştu.

‘Anahtarı Taktık Yeniden Döneceğiz’

Partilerinin yeniden gönül bağı kurarak döndüğünü söyleyen, Anahtar Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve AR-GE Başkanı Prof. Dr. Özcan Güngör; “Siz bilimsel değerlere bakmazsanız deprem olur ve ardından başınıza işler gelir. Sonra da dersiniz ki, “Aslında TOKİ ya da AFAD gibi kurumlar bunu geçmişte söylemişti.” Peki, madem söylediler; siz daha önce gördüğünüz, bildiğiniz bu uyarıları neden dikkate almadınız? Aklınızı kullanmazsanız başınızı beladan kurtaramazsınız. Adaleti ortadan kaldırırsanız, insanların birbirine güven duymadığı bir toplumun güçlü ve kalkınmış bir toplum olma imkânı yoktur. Sadece kendisi için adalet isteyen anlayış Yahudi ahlakıdır. Evet, sadece kendisine adalet isteyen bir anlayıştır bu. Adalet ise herkes içindir, herkes için olmak zorundadır. “Sadece bana ve benim gibilerime adalet olsun” diyorsanız, Yahudiler tam da bunu yapar. Biz bunu kınıyoruz. Biz İslam dininin müntesipleriyiz. Biz, insanların meşrebine, mezhebine, etnisitesine bakmadan herkese adil olmak zorundayız. Türkiye, insanların birbirine güven duyduğu ülkeler arasında sondan üçüncü sıradadır. Adalet endekslerinde ise 87’nci sıradadır. Adaletiyle dünyaya nam salmış Türk milletine yakışan tablo bu mudur? Biz bu toplumu adaletle ayağa kaldıracağız. Birbirine güvenle, ahlakla ve samimiyetle, Allah’ın izniyle bu meşaleyi yakacağız. Bu meşalenin taşıyıcı kolonlarından biri hiç şüphesiz Oğuz Yurdu olan Kastamonu olacaktır. Hiç şüphesiz burası olacaktır. İktidara ortalama yüzde 65–70 destek verdiğiniz bir ortamda; şehrinizin alamadığı yatırımları, yapılamayan planlamaları, göçü ve gençliğin durumunu bir düşünün. Biz bunların hepsini rakamlarla ve istatistiklerle biliyoruz. Şehrinizin ne durumda olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla bu Oğuz Yurdu’nu ve diğer Oğuz yurtlarını yeniden imar edeceğiz, yeniden inşa edeceğiz. Ümidimiz var. Başa dönüyorum: Anahtarı taktık. Yeniden döneceğiz. Planla döneceğiz. Akılla döneceğiz. Gönülle döneceğiz. Ahlakla döneceğiz. Milletin dindarlığı bizi ilgilendirmez; olur ya da olmaz. Milletin meşrebi bizi ilgilendirmez. Milletin elbisesi bizi ilgilendirmez. Benim için en kıymetli insan, sorumluluklarını en iyi şekilde yerine getiren insandır. Millet olarak, insan olarak, vatandaş olarak üzerine aldığı vazifeyi kim en iyi şekilde yerine getiriyorsa, bizim için esas değerli olan odur. İnşallah böyle bir hatta siyaset yapıyoruz. Böyle bir hatta Onur Başkanımızla, başkanlarımızla yoldaşlık ve kardeşlik yapıyoruz. Ümit olarak, ahit olarak, hayal olarak hedefe dönüştürdüğümüz; etiyle kemiğiyle var ettiğimiz bu davamızı, irademizle, gayretimizle ve cesaretimizle, elbette sizin desteklerinizle ve dualarınızla inşallah yüce ve yüksek burçlara dikeceğiz. İnşallah milletimiz yeniden, bizler için ve herkes için, umudun kaynağı olacaktır. Bu vesileyle, bugün Kastamonu’da yapılan kongremizi, il başkanımızı, emeği geçen tüm arkadaşlarımızı ve bundan sonra görev alacak olan yol arkadaşlarımızı tebrik ediyorum. Hayırlı olmasını diliyorum. Kongre sonrasında Kastamonu’nun, Anahtar Parti tarafından daha dikkatle takip edileceği bir yıl olacağına inanıyorum” şeklinde konuştu.

Özel Haber

Bakmadan Geçme