Evlerimizdeki dostlarımız
Papağanların da türlerine göre ayrıldığını dile getiren Topçu, her tür papağanın konuşmayacağını ifade ederek papağan türleri ile ilgili açıklamalarını şöyle sürdürdü: 'Konuşan türleri var, az konuşan türleri var. Cinsine, ırkına göre değişik türde papağanlar var. En küçük tür papağanları Sevda papağanlarıdır. Cennet papağanları var, Sultan papağanları var. Mesela sultan papağanları 1-2 kelime konuşur. Jako papağanları...
Papağanların da türlerine göre ayrıldığını dile getiren Topçu, her tür papağanın konuşmayacağını ifade ederek papağan türleri ile ilgili açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Konuşan türleri var, az konuşan türleri var. Cinsine, ırkına göre değişik türde papağanlar var. En küçük tür papağanları Sevda papağanlarıdır. Cennet papağanları var, Sultan papağanları var. Mesela sultan papağanları 1-2 kelime konuşur. Jako papağanları var. Onlar en konuşkan türleridir.” “PAPAĞAN ALINIYORSA YAVRU OLARAK ALINMALI” Papağanların nasıl eğitilmesi konusunda da bilgiler veren Topçu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Papağan alınıyorsa yavru olarak alınmalı. Yavru olarak alınırsa eğitmek daha kolay olur. Sessiz bir odada öğretmek istediğimiz bir kelimeyi sürekli tekrar ederek öğretmek gerekiyor. Önce tek bir kelimeden başlanmalı ki hayvanın kafası karışmasın. Zaten taklit yeteneği olduğu için taklit ederler ve konuşmaya başlarlar.” “KANARYALARIN DİŞİLERİ ÖTMEZ” Kanaryaların kafeste duran bir kuş türü olduğunu belirten Topçu; “Kanaryalar bir yerde durur bunların erkekleri öter, dişileri ötmez. Malinua türleri var onlar çok hassastır, kafesin yerini değiştirin o hayvan etkilenir, birkaç gün ötmez bile. İspinoz, kanarya türleri kafes dışına çıkarılmaz. Ama muhabbet kuşu, papağanlar dışarıya çıkartılabilir” dedi. “PAPAĞANLAR HİSLİ HAYVANLARDIR” Kuşlara yem dışında başka yiyecekler de verilebileceğini söyleyen Topçu bu konuda şu bilgileri verdi: “Elma, marul, mama, rendelenmiş havuç, kırmızı tatlı biber, haşlanmış yumurta rendelenip havuçla beraber biraz da kuru mama katıp verilebilir. Kuşların özellikle de muhabbet kuşu ve papağanların insanın yanında olmasının iyidir. Papağanlar hisli hayvanlardır. Yabancı insanları tanır, o gün taktığınız farklı bir aksesuar varsa gözlük gibi onu bile bilir” dedi. “HER BALIK FANUSTA YAŞAMAZ” Balık türleri hakkında da bilgiler veren Topçu, balıkların bakımlarına göre yaşam sürelerinin değişebileceğini söyledi. Topçu; “Bir balık 5 yılda yaşar, 10 yılda yaşar, ama bunun için gerekli tesisatı kurmak gerekir. Periyodik bakımları var, onları yaptıktan sonra uzun süre yaşayabilirler” dedi. Akvaryum balıkları ile fanus balıklarının farklı olduğunu dile getiren Topçu, japon balıklarının fanusta yaşar diye verildiklerini ama japon balığının fanusta yaşayamayacağını akvaryum balığı olduğunu kaydetti. Her balığın fanusta yaşayamayacağını dile getiren Topçu, beta balıklarının fanus balığı olduğunu ifade etti. “BİR BALIĞA GÖZÜ BÜYÜKLÜĞÜNDE YEM YETER” Balıkları beslerken yapılan yanlışlıklardan da bahseden Topçu bu konuyla ilgili açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Beta balıkları az bir suda az bir yemle yaşayabilirler. Zaten genel olarak balıklara fazla yem verilmemelidir. Bazı insanlar acıkıyor diye fazla yem atıyorlar. Balık fazla yem yediği zaman hava kesecikleri zarar görüyor. Bir balıkgözü büyüklüğünde yemi kaptı mı doyar.” “SU KAPLUMBAĞALARINI ÇOCUKLAR TERCİH EDİYOR” Su kaplumbağalarını daha çok çocukların tercih ettiğini belirten Topçu, bir dönem su kaplumbağası satışının yasaklandığını şimdi ise yasal olanların satışını yaptıklarını söyledi. Topçu, “Kaplumbağa bakımı kolay, dayanıklı ve çocukların ilgisini daha çok çektiği için çocuklar daha çok ilgi gösteriyorlar. Kaplumbağa suyunu çabuk kirleten bir hayvandır. Su kaplumbağası suyunun içinde filtre kullanılabilir, devamlı suyunu değiştirmek gerekiyor. Beslemek için özel üretilmiş yemleri var. Ayrıca balık, et türü kıyma da yer” dedi. “HAMSTER BESLEYENLER DE VAR” Kastamonu’da bu tür hayvanları besleyenlerin sayısının oldukça iyi olduğunu kaydeden Serkan Topçu, bazı kişilerin hamster beslediklerini belirtti. Kuş, balık gibi hayvanları beslemeye bundan 2-3 sene önce daha fazla ilginin olduğunu söyleyen Topçu, “Besleyen çok ama iş potansiyeli olarak soruyorsanız bize fazla bir şey yansımıyor. Bunu da neye bağlıyoruz. İnsanların tabi alım gücü düşük şu sıralar. İnternette de satışlar oluyor. Besledikleri hayvanları takas eden insanlar var bunlar internetten birbirlerini buluyorlar .” şeklinde konuştu. “TATİL YEMLERİ, OTOMATİK YEMLEME MAKİNALARI VAR” Hayvan besleyenlerin tatile gittiklerinde artık balıklar için alternatifler olduğunu belirten Topçu bu konuda da bilgiler verdi: “Akvaryumda yaşayan balıklar için tablet şeklinde tatil yemleri var. Balıkların sayısına göre akvaryumun ebadına göre atıyorsunuz. 10 gün, 20 gün yetebiliyor. Ya da pille çalışan otomatik yemleme makinaları var. Onu ayarlıyorsunuz, istediğiniz sayıda ve zamanda yem attırabiliyorsunuz. Bunlar tercih ediliyor. Kuşlara gelince onlar çok aç kalamaz. Evde biri olmadığını hissederse sıkıntıya strese girer. O yüzden ya kuşu yanımızda götürmemiz gerekiyor, ya da bir tanıdığımıza, pet shoplara bırakılmalı.”
Bakmadan Geçme





