Genç Tarihçiler Kulübü'nden 'Türkü Şöleni'
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan programda konuşma yapan Genç Tarihçiler Kulübü Başkanı Samet Önata, Türküler'in İslamiyet öncesi Türk Edebiyatı'nın sözlü döneminden itibaren süregelen bir yapıya sahip olması dolayısıyla yüzyılların birikimini kuşaktan kuşağa aktaran çok önemli araçlar olduğunu belirterek, türkülerin işledikleri konular itibariyle de toplumun duygu ve düşünce hazinesi olduğunu vurguladı. Özata konuşmasını şöyle...
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan programda konuşma yapan Genç Tarihçiler Kulübü Başkanı Samet Önata, Türküler’in İslamiyet öncesi Türk Edebiyatı’nın sözlü döneminden itibaren süregelen bir yapıya sahip olması dolayısıyla yüzyılların birikimini kuşaktan kuşağa aktaran çok önemli araçlar olduğunu belirterek, türkülerin işledikleri konular itibariyle de toplumun duygu ve düşünce hazinesi olduğunu vurguladı. Özata konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türküler, tarih denen uzun ince bir çizgide Türk insanının doğuşundan ölümüne kadar yaşamış olduğu sosyal, siyasal, vb. olayları içinde barındıran önemli kültürel miras ürünleridir. Karacaoğlan, Dadaloğlu, Dertli Emrah, Yunus Emre, Aşık Veysel ve daha niceleri türkülerle Anadolu insanının dili olmuştur.” “TÜRKÜLER ZAMANLA MİLLETİN KİMLİĞİ HALİNE GELİRLER” Kültür hazinemizin en önemli ve edebi unsurlarından biri olan türkülerimizin geçmişi aydınlatarak millete ait geleneği geleceğe aktardığını ifade eden Özata konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Türkülerde, kimi zaman bir annenin feryadı kimi zaman bir aşığın hüznü ya da sevinci kimi zaman bir bülbülün ötüşü kimi zaman da Çanakkale'ye Yemen'e giden askerlerin ayak sesleri çınlar. Türküler bizi biz yapan, bizi başkalarından ayıran en kıymetli değerlerimizdendir. Türkülerin her bir kelimesinde asıl özümüz saklıdır. İnsan hassasiyetinin derinliklerinden çıkarak bir kimliğe bürünen türküler zamanla milletin kimliği haline gelirler. Bu sebeple bir milleti tanımak, o millet hakkında bilgi sahibi olmak istiyorsak öncelikle, o milletin kültür değerlerine bakmamız gerekir. Bütün kültür değerlerini özellikle bu kültür unsurlarından biri olan türkülerini unutan bir millet özünü, geçmişini unutmuş, kimliğini yitirmiş, yabancılaşmaya, başkalaşmaya, mahkûm olmuş demektir. Bizler de Genç Tarihçiler Kulübü olarak özümüzü ve geçmişimizi unutmamak, kimliğimizi yitirmemek, yabancılaşmaya ve başkalaşmaya mahkum olmamak, kültürel mirasa sahip çıkmak gayesi ile 3 yıldır Türkü Şöleni Etkinliği düzenlemekteyiz ve bu gaye doğrultusunda bu etkinliğimizi uzun yıllar devam ettireceğiz.” Samet Önata’nın konuşmasının ardından Afşin Özdağ ve Murat Gezer’in seslendirdiği birbirinden güzel türkülerle dinleyiciler keyifli dakikalar geçirdiler. Program sanatçılara takdim edilen plaket töreni ile son buldu.