'Hedefimiz UNESCO yaratıcı şehirler listesi'

BELEDİYE BAŞKANI TAHSİN BABAŞ; Kastamonu Mutfağının zenginliğini tanıtmak adına kolları sıvayan Belediye Başkanı   Tahsin Babaş, 2018 Türk Dünyası Kültür Başkenti Kastamonu programı çerçevesinde Dereköy Yöresel Ürünler Firması’yla birlikte Kastamonu Gastronomi Atölyesi etkinliğini tarihi Kurşunlu Han’da gerçekleştirilmesini sağladı. Kastamonu Gastronomi Atölyesi adı altında gerçekleştirilen programda ülkemizin ünlü şefleri Hazer Amani ve Muhsin Ertürk ile Unlu Mamuller Danışmanı Mine Ataman yöresel mutfağımız ile dünya mutfağını buluşturarak lezzeti zirveye çıkarttı. Şeflerin enfes tariflerinin ardından düzenlenen panelde ise Vali Yaşar Karadeniz, Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Gastronomi yazarı gazeteci Nedim Atilla, Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü Somut Olmayan Kültürel Miras Şube Müdürü Dr. Şengül Gitmez, Hazer Amani, Muhsin Ertürk ve Mine Ataman ilimizin gastronomi turizmindeki yeriyle ve yöresel ürünlerle ilgili açıklamalarda bulundular. Yöresel mutfağımızın ünlü şeflerin eşsiz tarifleriyle buluştuğu programa Vali Yaşar Karadeniz, Belediye Başkanı Tahsin Babaş, AK Parti Milletvekili Metin Çelik, İhsangazi Belediye Başkanı Zühtü Danacı, sivil topum kuruluşu başkanları ve çok sayıda vatandaş katıldı. “KASTRONOMİ DİYECEĞİZ” Kastamonu’nun gastronomi konusunda iddialı olduğunu söyleyen Vali Yaşar Karadeniz; “Kastamonu Gastronomi konusunda iddialı bir il, iddialı bir kent. Hatta biz G’yi K’ yapacağız Kastronomi diyeceğiz bu Kastamonu’ya yakışacaktır diye düşünüyorum. Bugün burada güzel bir etkinlik yapılıyor. Kastamonu 2018 yılı Kültür Başkenti ilan edildi, tabiî ki Kültür Başkenti olmak sadece resmi olarak devam eden bir süreç değil. Kastamonu’nun kültürel tüm unsurları ile tanıtmak ve ortaya çıkarmak bu etkinliklerin temel amacı bunu yaparken de yine Kastamonu’nun hem ülkemizden hem de Türk Dünyasından diğer kültürlerle tanışması da bu sürecin önemli bir başka ayağı olacak. Gastronomi Kastamonu’nun kültürel ayaklarından önemli bir direği. Çok sayıda bitkisel anlamda yerel ürünü var. Kastamonu’ya özgü Siyez ve Sarımsak bunun başını çekiyor, birde bunların bir araya getirilip servise hazır hale getirildikten sonra, yine Kastamonu’ya özgü birbirinden güzel yemekleri var. Bugün burada farklı bir uygulamaya gidilmiş, hem Kastamonu’nun yerel ürünleri ile yine aşçıların marifetli ellerinden çıkan yemek tarifleri birleştirilmiş ve yeni bir konsept ortaya konulmuş buda etkinliğe ayrı bir değer katıyor. Etkinliğe katkı sunan herkese huzurlarınızda teşekkür ediyorum özellikle dışarıdan gelen ve bugünkü etkinliğe ayrı bir lezzet katan ustalarımıza ve değerli misafirlerimize teşekkür ediyorum” dedi. “HEDEF UNESCO YARATICI ŞEHİRLER ARASINDA YER ALMAK” Kastamonu’nun çok sayıda yöresel yemeği olduğunu ifade eden Belediye Başkanı Tahsin Babaş; “Bu güzel programı gerçekleştiriyor olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Kastamonu’muzun gastronomide çok önemli bir yeri var. İlimizin yaklaşım bin civarında yöresel yemek ve ürünü var. İlimiz 2018 yılı Türk Dünyası Kültür Başkenti seçildi bu bizim için çok büyük bir onur ve gururdur. İlimizin gastronomi alanındaki çeşitliliğini bugüne kadar yeterli derecede tanıtabildiğimiz söylenemez. Ancak bu yapılan çalışmalarla önümüzdeki günlerde gastronomi alanındaki zenginliğimizi duyurma fırsatı bulacağımızı düşünüyorum. 7-11 Mart tarihleri arasında Dünyanın en önemli fuarlarından olan Almanya İTB Berlin Turizm Fuarı’nda Kültür ve Turizm Bakanlığımızın destekleriyle Türk Dünyası Kültür Başkenti Kastamonu’muzun yöresel ürünleri tanıtılacaktır. Bu fuara ülkemizden ilk olarak Gaziantep gitmiş ikinci olarak ise Kastamonu gidiyor. Almanya’da hem ülkemizi hem de ilimizi en iyi şekilde temsil edeceğiz ve değerlerimizi tanıtacağız” ifadelerini kullandı. “TİRİT VE KASTAMONU SİMİDİ İÇİN COĞRAFİ İŞARET BAŞVURUMUZU GERÇEKLEŞTİRDİK” Ürünlere Coğrafi İşaret almak için gerçekleştirdikleri çalışmalara da değinen Başkan Babaş; “Bir diğer taraftan yöresel ürünlerimizin coğrafi işaretlemelerini yapmak adına Sayın Valimizin başkanlığında gerçekleştirdiğimiz toplantıda her kurumumuzun bir görevi oldu. Bu doğrultuda Kastamonu Belediyesi olarak tirit ve Kastamonu Simidi için coğrafi işaret başvurumuzu gerçekleştirdik. İnşallah bu ürünlerimizin de en kısa sürede coğrafi işareti gerçekleştireceğiz. Tabi diğer kurumlarımız da üzerlerine düşeni hızla yaparlar ise tüm ürünlerimiz tescillenmiş olacak. Bizim bu programları gerçekleştirmemiz ve bu adımları atmamızdaki temel amaç ilimizi UNESCO’nun yaratıcı şehirleri arasında yer almasını sağlamak adına bir alt yapı oluşturmaktır. Bundan ötürü bugün ilimize gelerek bizlere destek veren şeflerimize, değerli panelistlerimize, kıymetli misafirlerimize ve programa yoğun ilgi gösteren hemşerilerime şükranlarımı sunuyorum. Bu tür programları desteklemeye ve yapmaya devam edeceğimizin bilinmesini istiyorum” şeklinde konuştu. “TURİZM HARCAMALARININ ÜÇTE BİRİ GASTRONOMİ ALANINDA” Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü Somut Olmayan Kültürel Miras Şube Müdürü Dr. Şengül Gitmez ise;  “Kastamonu’yu 2018 Türk Dünyası Kültür Başkenti seçilmesinden ötürü kutluyorum. Biz uzun bir aradan sonra Ankara’da bir gastronomi turizm şurası gerçekleştirdik. Bu turizm şurasında ilk defa gastronomi komisyonu oluşturduk. Ülkemize gelen turistlerin harcamalarının üçte biri gastronomi alanında olduğunu tespit ettik. İnsanlar seyahat ederken görmek ve yemek üzerine seyahat ediyor. Bizler yerel mutfakları destekleyeceğiz. Bundan sonra gastronomiye ayrı bir önem verilecek. Kastamonu’dan beklediğimiz UNESCO envanterine yazdırabileceğimiz Siyez gibi tirit gibi yöresel ürünler üzerinde çalışma yapılmasıdır. Bu önümüzdeki süreçte taşınabilir. Bakanlığımız Türk Dünyası Kültür Başkenti olarak Kastamonu’da çok ciddi projeler hazırlandı. Bu projeleri geliştirirken gastronomide Haziran geniş çaplı bir Kastamonu mutfağını anlatan Gastronomi Turizm Çalıştayı’nı burada gerçekleştireceğiz” dedi. “KASTAMONU’NUN GASTRONOMİ TURİZMİ HAREKETLİLİĞİNE İHTİYACI VAR” Gastronomi Yazarı Gazeteci Nedim Atilla, Anadolu’nun çok zengin bir coğrafya olduğunu ifade ederek; “Bu zengin coğrafyanın içerisinde Kastamonu kıymeti pek bilinememiş bir yer olarak karşımızda duruyor. Kastamonu’nun bir gastronomi turizm hareketine ihtiyacı var. Buraya insanların yoğun olarak gelmesini sağlamak gerekiyor. Bu da yaratılacak imajlar ve imgelerle mümkün olur. Yaratıcı şehirler ağına Kastamonu’nun da mutlaka girmesi ve burada yer alması gerekmektedir. Kastamonu mutfağı bugün Hatay veya Gaziantep mutfağından aşağı değil. Kastamonu’ya ulaşım artık çok kolay. Ankara’ya 2 İstanbul’a 1 saat uzaklıkta bir şehirden bahsediyorum. Arkadaşlar dünyadaki 100 turistten sadece 7 si gastronomi turizmi için yola çıkıyor. Bunların genel turizm ekonomisindeki payı ise yüzde 22! Neden çünkü bu kişilerin cebinde para var ve harcıyorlar” diye konuştu. “MUTLAKA ÜRÜNLERİMİZİN HİKAYELERİNİ BİLMELİ VE ANLATMALIYIZ” Kastamonu’da çok ciddi bir kültürel birikim olduğunu ifade eden Atilla; “Kastamonu’nun sokaklarında gezen herkes gastronomi şehrinde olduğunu hissetmeli. İnsanların Kastamonu’ya geldiğinde en az üç gün kalabilecekleri malzeme burada mevcut. Burada ciddi bir kültürel birikim var. Arkadaşlar gastronomi turizminde mutlaka ürünlerimizin hikayelerini bilmeli ve anlatmalıyız. Bu hikayeler yöresel mutfakları önemli kılar. Aşçılar mutlaka ürettikleri ürünün hikayelerini bilmeli. Turizm aslında hikaye anlattırma sanatıdır. Onun için bu hikayeler önemlidir. Bugün Kastamonu pastırması benim nezdimde Dünyanın en lezzetli pastırması burada yapılıyor. Bunun kıymetini çok iyi bilmeliyiz. Yine 10 bin yıllık siyez buğdayı ve ununun dünyada eşi benzeri yok. Kastamonu’nun sayısız değerinin gastronomik harekete dönüşmesi gerekli. Şöyle ki Dünya’nın bugün en güzel pizzası bence Kastamonu’nun pastırmalı ekmeği… Bunların değerlerini bilelim ve en iyi şekilde nasıl tanıtabiliriz noktasında bir olalım beraber olalım” ifadelerini kullandı. “KASTAMONU MUTFAĞININ ELÇİSİYİZ” Kastamonu’nun çok özel bir coğrafyada yer aldığını ifade eden Ülkemizin ünlü şefleri Hazer Amani ve Muhsin Ertürk ile Unlu Mamuller Danışmanı Mine Ataman, Kastamonu’nun ender ürünlere sahip olduğunu ifade ederek özellikle Siyez Buğdayı, Taşköprü Sarımsağı, Pastırması ve elma ekşisi gibi ürünlerle yaptıkları yemeklerin lezzetlerinin bambaşka olduğunun altını çizdiler. Her ürünün bir hikayesi olmasındaki önemi dile getiren mutfağın üstatları Kastamonu’nun ürünlerinin tanıtımında kendilerinin bir elçi görevi göreceklerini de ilettiler. Program konuşmaların ardından gerçekleştirilen hediye töreni ve hatıra fotoğrafı çekimiyle son buldu. Kaynak: