'Hesap versin'

EĞİTİM- BİR-SEN ŞUBE BAŞKANI ORHAN SANCAKTAROĞLU: Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın'ın, Prof. Dr. Şahmurat Arık'ı görevinden alması sonucu başlayan tartışma büyüyerek devam ediyor. Eğitim- Bir-Sen Şube Başkanı Orhan Sancaktaroğlu, beraberindeki heyet ile dün bir basın açıklaması düzenleyerek, tartışmaya yeni bir boyut getirdi. Ülkenin sıkıntılı bir süreçten geçtiğini ifade ederek sözlerine başlayan Eğitim-Bir-Sen Şube...

EĞİTİM- BİR-SEN ŞUBE BAŞKANI ORHAN SANCAKTAROĞLU: Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın’ın, Prof. Dr. Şahmurat Arık’ı görevinden alması sonucu başlayan tartışma büyüyerek devam ediyor. Eğitim- Bir-Sen Şube Başkanı Orhan Sancaktaroğlu, beraberindeki heyet ile dün bir basın açıklaması düzenleyerek, tartışmaya yeni bir boyut getirdi. Ülkenin sıkıntılı bir süreçten geçtiğini ifade ederek sözlerine başlayan Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Orhan Sancaktaroğlu; “15 Temmuz’u darbe girişimi diyerek küçültebiliriz ama bir işgal kalkışması demek bile mümkün. Çünkü Türkiye’de darbeler konusunda tecrübeli bir toplumuz. Hiçbir darbede böylesine ruhunu, beynini nereye sattığını bildiğimiz, Paralel İhanet Çetesi tarafından, savcılarımızın FETÖ olarak adlandırdığı bir yapı tarafından 15 Temmuz gecesi bir kalkışma meydana geldi. Çok şükür ki; basınımızın, sivil toplum örgütlerimizin, bütün milletimizin dik durmasıyla, Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın dik durması ile bu darbe girişimi atlatıldı. Ondan sonrada ruhunu ve beynini satmış olan bu yapının, FETÖ’nün elemanlarının bütün kriptoları da dahil olmak üzere temizlenmesi için devletimiz bir çalışma başlattı” dedi. “REKTÖR; ‘HAYIR PARALELCİ DEĞİL’ DİYOR” Kastamonu Üniversitesi’nde bin 140 personel olmasına rağmen, 17-25 Aralık olaylarından sonra hiçbir girişimde bulunulmadığını söyleyen Sancaktaroğlu; “Rektör ‘17-25 Aralık tarihinden de önce biz zaten bu tehlikeyi biliyorduk’ diyor. Fakat bugüne kadar bununla ilgili hiçbir çalışma ve girişim yapılmış değil. Bu FETÖ’nün elemanlarının kesinlikle temizlenmesi gerekiyor. Suça karışmış olanların hapse atılması gerekiyor. Bu bütün milletin istediği bir şey. 15 Temmuz gecesinden sonra Kastamonu Üniversitesi’nde bir olay meydana geldi. 240 şehit verdik. Eğer Kastamonu Üniversitesi’nin yaptığı gibi, birileri bu süreci, bu temizleme, tasfiye harekatını zehirleyeceklerse, sulandıracaklarsa, vicdanları yaralayacaklarsa, 240 şehidimize yazık olacaktır. Rektör yalan söylüyor. Bu darbe girişiminden sonra YÖK; ‘Türkiye’deki bütün dekanlar kendileri istifa etsin’ dedi. Bu Kastamonu’ya özgü bir şey değil, tüm üniversitelerdeki dekanlar kendileri istifa etti. Bunda anormal bir durum yok. Fakat Kastamonu Üniversitesi Rektörü diğer üniversitelerden farklı olarak bir şey yaptı. Bizim itiraz ettiğimiz noktada bu. Amacımız bir haksızlığın önüne geçmek ve Paralel İhanet Çetesi’nin temizlenmesini kolaylaştırmak. Fakat Kastamonu Üniversitesi Rektörü dekanların istifasından sonra, 2 tane okul müdürünü o dekanlar dışında görevden aldı. Bu süreçte o iki isim görevden alındığında bütün toplum ‘Bu insanlar paralel mi?’ diye soracak. Bizde Kastamonu’nun değişik sivil toplum örgütleri ile beraber bizde bunu Rektöre sorduk. Rektör; ‘Hayır değil’ dedi. Genel Başkanı’mız Ali Yalçın ile de telefon görüşmemesinde aynı şekilde ‘Hayır paralelci değil’ diyor. ‘O zaman siz bu insana yazık ediyorsunuz. Bu insanın paralel diye yaftalıyorsunuz’ dedik. Fakat rektör bu konuda kendisinin geri adım atmayacağını söyledi” ifadelerini kullandı. “REKTÖR YALAN SÖYLÜYOR” Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Orhan Sancaktaroğlu, rektörün yalan söylediğini ifade ederek; “Bir rektör böyle bir meselede yalan konuşamaz. Aynen yalan şu: ‘Biz o kadar dekanı aldık, bir tanesi itiraz ediyormuş?’ diyor. Nasıl yalan konuşur? Rektör yalan söylüyor. Eğer Prof. Dr. Şahmurat Arık’ın dekan olmadığını bilmiyorsa, zaten o koltukta oturmasın. Dekan olmadığını bildiği halde yalan konuşuyorsa, yine oturmasın. Bu memlekete, bu memleketin üniversitelerine, Kastamonu’muza yazık. Ajanslara; ‘Bütün dekanları aldık. Bir tanesi itiraz ediyor’ demek olayı çarpıtmaktır. 240 şehidin kanına yazıktır. Bu ülkeye ihanettir. Bu meselenin bu kadar kolay halledemeyeceğini anladığı için, diğer okul müdürlerini görevden almak için kararnameleri yazdırdı. Bunu da Genel Sekreter Yardımcısı Okan Keskin söylüyor. Sabaha kadar kararnameleri yazdırdı. Fakat Genel Başkanı’mız Ali Yalçın Kastamonu’ya gelmesi rektöre geri adım attırdı. Yazdırmış olduğu kararnameleri iptal ettirdi. Bunu da Okan Keskin’den teyit edebilirsiniz. Darbe girişiminden ayın 20’sinde tebliğ edilmiş 2 kişi var ama diğerleri kendileri istifa etti” şeklinde konuştu. “BİR PARALEL İMAM VAR ÜNİVERSİTEDE” Tebliğ edilen 2 kişiye paralelci damgası vurulmaya çalışıldığını ifade eden Sancaktaroğlu; “Bu Kastamonu’da paralelin temizlenmesinde önüne geçmek demektir. Süreci zehirlemek demektir. Ben Cuma günü kendisine ‘Hocam, siz 2011 yılında rektör olduğunuzda, idare göreve getirdiğiniz bir paralel imam var üniversitede. Bu konu ile ilgili ne yapmayı düşünüyorsunuz?’ dedim. ‘Cumhurbaşkanımızın arkasındayız’ diye Rektör Beyin 17-25 Aralık’tan sonra, ‘bu yapı tamamen temizlenmeli’ diye bas bas bağırırken, 2016 Temmuz ayına kadar bu paralel imam hakkında hiçbir adım atmamış olmasını nasıl açıklayacak. Kendisini paralelle mücadele ettiğini söyleyen Rektör Bey’den bahsediyoruz. 17-25 Aralık 2013’ten bu tarafa o şahısla ilgili bir adım bile atmamıştır. Bugün 25 Temmuz. Darbe Girişimi üzerinden 10 gün geçmiş. Kaç paralel olduğunu bildiği adamı attı. Çünkü zamanında bir beyanat vermişti. O beyanatta diyor ki; ‘Biz zaten 2011 yılından beri hiç kimseyi almadık. Biz zaten bu konuda hassasız. Bizde kimse yok’ diyor. Kastamonu Üniversitesi’ndeki sohbet halkasının imamını üniversiteye Genel Sekreter Yardımcısı ve daire başkanı yapan bir rektörde bahsediyoruz ve görevden almayan bir rektörden bahsediyoruz. Ne paralelle mücadelesi? Görevden hala almayan bir rektörden bahsediyoruz. Hala o kişinin Kastamonu Üniversitesi’nde idari görevi var. ‘O kişiyi atacak mısınız?’ diye sordum. Bir anda ismi söyleyince durdu ve ‘Büyük ihtimal’ dedi. Biz şaşkın bir şekilde rektöre baktığımızda: ‘Kesin atarız’ dedi. Bir tek isim söylüyorum çünkü Kastamonu’da 5 baş imam kim diye sorsanız akla gelecek isimlerden biri olduğu için. Rektörün amacı süreci zehirlemek. Paralelle mücadele ediyorum izlenimi verip, paralelleri saklamak. Benim söylediğim ismi 17-25 Aralık’tan sonra atmadıysa, hesabını Cumhurbaşkanı’na versin. 10 gündür o ismi atmadıysa, hesabını Cumhurbaşkanı’na versin” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.

Bakmadan Geçme