KÜ'de ormancılığın geleceği konuşuluyor

Sürdürülebilir Bioekonomiye Geçişte Ormancılık ve Oduna Dayalı Sanayi Sektörünün Geleceği Toplantısı, Kastamonu Üniversitesi'nde devam ediyor.

KÜ'de ormancılığın geleceği konuşuluyor
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Tarım ve Orman Bakanlığının himayesinde Orman Genel Müdürlüğü, Birleşik Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu ile Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Ortak Komitesi işbirliğinde gerçekleştirilen Sürdürülebilir Bioekonomiye Geçişte Ormancılık ve Oduna Dayalı Sanayi Sektörünün Geleceği Toplantısı, Kastamonu Üniversitesi’nde devam ediyor.

Çalıştayın açılış toplantısında konuşan FAO Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu, “Ormanlar gezegenimiz ve özellikle bölgemiz için hayati önem taşıyan doğal varlıklardır. Ormanlar aynı zamanda gıda sistemleri üzerinde yıkıcı etkisi olan iklim değişikliği ve biyoçeşitlilik kaybıyla mücadelede önemli bir araçtır. Ormanlar geçim kaynakları sunarlar, ormanlar geleceğimiz için hayati öneme sahiptiler. Dünya Ormanlarının Durumu Raporuna göre ormansızlaşmanı durdurulması ve ormanların gençleştirilmesi küresel ısınmayı 1,5 derecenin altında tutmaya yönelik küresel çabalara fayda sağlayacaktır. Bu da büyük bir risk. Bu arada ağaçlandırma çalışmaları yoluyla bozulmuş arazilerin eski haline getirilmesi, 2020 ila 2050 yılları arasında atmosferden yılda 1,5 gigaton karbondioksite eş değerine kadar bunun uzaklaştırmasını sağlayacaktır. Küresel doğa kaynak tüketiminin 2060 yılına kadar 92 milyar tondan 190 milyar tona kadar çıkması düşünülmekte. Ormanların sürdürülebilir kullanımı, yeşil değer zincirlerinin aşağı inmesi, gelecekteki malzeme ihtiyacının karşılanmasına ve sürdürülebilir ekonominin desteklenmesine yardımcı olacaktır” şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE, ORMAN ÜRÜNLERİNİN ÖNEMLİ BİR ÜRETİCİSİ VE TÜKETİCİSİ ROLÜNDEDİR”

Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu Temsilcisi Florian Steine ise, Türkiye’nin ormanlar ve orman ürünleri açısından bölgede kilit öneme sahip olduğunu belirterek, "Türkiye, Avrupa’da çok çeşitli orman ürünlerinin önemli bir üreticisi ve tüketicisi rolündedir. Sektörün mevcut durumu ve gelecekteki gelişmelere yönelik ihtimal seçenekleri tartışmak için muhteşem bir fırsat sunuyor. Bu etkinlik anlamlı bir zamanda düzenleniyor. Bu çalıştayın sonuçlarının 2024-2028 yıllarını kapsayacak şekilde kalkınma planını şekillendireceğini düşünüyoruz. Türkiye geçtiğimiz yıllar içerisinde çok sayıda can kaybının olduğu ve geçim kaynaklarının yok olduğu çok sayıda ciddi doğal afetle karşı karşıya kaldı. Bizler acınızı kalbimizde hissettik. Bu olayların, doğal afetlerin meydana gelmesini tamamen önleyemeyiz. Ancak ağaç ve orman kaynaklarının uygun ve sürdürülebilir yönetimi, sel ve orman yangınlarının şiddetinin azaltılmasına yardımcı olabilir. Öte yandan ahşap, enerji ve karbon dengesine sahip, depreme dayanıklı binaların üretilmesine de elbette yardımcı olacaktır. Sürdürülebilir orman ürünleri üretmek için ağaçların ve ormanların kullanılması, orman mülkiyeti sahipleri için gelir oluşturacak ve onlara kaynakları daha iyi yönetmeye teşvik edecektir. Ancak önemli olan, yalnızca orman mülkiyeti sahiplerini değil, Türkiye’nin iddialı hedeflerine ulaşmasını sağlayacak olan ormana dayalı sektördeki tüm aktörlerin iş birliği ve ortak çabası olacaktır. Bu anlamda ormana dayalı sektörün bu kadar fazla sayı ve çeşitlilikte uzman ismi bir araya getirdiği için organizasyonculara teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Özel Haber

Bakmadan Geçme