Mektepliler Çanakkale Destanı'nı yaşattı

18 Mart Şehitleri Anma ve Çanakkale Zaferi kutlamaları Halk Eğitim Merkezi'nde düzenlenen görkemli programla devam etti. Halk Eğitim Merkezi'nde düzenlenen programa Vali Şehmus Günaydın, AK Parti Milletvekili Metin Çelik, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın, Jandarma Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Faruk Bal, Cumhuriyet Başsavcısı Bülent Kantarcı, Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Baro Başkanı Mehmet...

18 Mart Şehitleri Anma ve Çanakkale Zaferi kutlamaları Halk Eğitim Merkezi’nde düzenlenen görkemli programla devam etti. Halk Eğitim Merkezi’nde düzenlenen programa Vali Şehmus Günaydın, AK Parti Milletvekili Metin Çelik, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın, Jandarma Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Faruk Bal, Cumhuriyet Başsavcısı Bülent Kantarcı, Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Baro Başkanı Mehmet Çiftçi, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Tahir Zafer Karahasan, Türkiye Harp Malulü, Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri Derneği Şube Başkanı Berat Satıoğlu, Türkiye Muharip Gaziler Derneği Şubesi Başkanı Ali Cesuroğlu, şehit yakınları, gaziler ve çok sayıda davetli katıldı. Törende açılış konuşmasını yapan Türkiye Harp Malulü, Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri Derneği Şube Başkanı Berat Satıoğlu; “18 Mart Çanakkale'nin geçilmeyeceğinin, Türk Milletinin esir edilmeyeceğinin ve Türk Vatanının parçalanmayacağının tüm dünyaya haykırıldığı gündür. Bugün; Dünya’da, Türk adının duyulduğu andan itibaren bayrağımızı yeryüzünün her noktasında taşıyanların üç kıtayı Türk yurdu haline getirenlerin, Türklük uğruna bedenlerini toprağa koyanların, yurdumuzun semalarında, denizlerinde, Malazgirt’te, Kosova’da, Niğbolu’da, Yemen’de, Galiçya’da, Kafkasya’da, Sarıkamış’ta, Çanakkale’de, Kocatepe’de, Kore’de, Kıbrıs’ta, Hakkari’de, Van’da, Şırnak’ta, dağ başında bir köyde, şehadet şerbetini içenlerin günüdür. İşte bu sebepledir ki 18 Mart Yüce Meclisimiz tarafından 27 Haziran 2002 tarihinde 4768 sayılı yasa ile şehitler günü kabul edilmiştir. Çanakkale yoksulluk içinde can çekişen bir milletin güçlü devletlere karşı tek vücut halinde direnişinin gerçek bir destanıdır ki, bu destanın her satırında, yaşanan bir insanlık onuru vardır. Ve bu onur; düşmana sadece silahla savaş değil, verilen insanlık dersi örnekleriyle de baş eğdiren aziz Mehmetçiklerimize aittir” dedi. “O GÜN 250 BİN ŞEHİT EŞSİZ BİR VATAN TOPRAĞI BIRAKTI” Çanakkale Savaşı’nda yaşananlardan anekdotlar anlatarak sözlerine devam eden Satıoğlu; “Yaşanan çatışmada; vurduğu düşman askerini canı pahasına sırtına alıp, düşman siperine kadar götürme yücelik ve cesaretini gösteren Mehmetçiğimiz. Cephede askerler için çorap örmüş, kurşun imalatında dahi çalışmış, kağnı arabalarıyla cephane taşıyan, bu zor zamanlarda nasıl sıkılmış bir yumruk, bükülmez bir bilek, paslanmaz bir yürek olduğunun nişanesi ve en somut örneğidir kadın kahramanlarımız. Şerife Bacılarımız. O gün 250 bin şehit, gelecek nesillerin üstünde hür yaşayacağı, eşsiz bir vatan toprağı bıraktı. Hiç biri Çanakkale’ye koşarken geri dönmeyi düşünmedi. Çanakkale’de yaşananları bir belgeye sığdırmak şu ana kadar mümkün olmamıştır, olamayacakta. Fakat Mehmet Akif Ersoy’un ‘Çanakkale şehitlerine’ atfen yazmış olduğu o abidevi şiir bütün heybetiyle resmi gözler önüne sermekte ve o anları, o duyguları bugün bile yaşamamıza vesile olmaktadır” ifadelerini kullandı. “BİR DESTANDIR ÇANAKKALE” Çanakkale azmin, fedakarlığın, onurun zaferi olduğunu söyleyen Satıoğlu; “Bir destandır Çanakkale. Ya İstiklal! Ya Ölüm! diyen ve katiyen sömürge olmayı kabul etmeyen bir milletin evlatlarıyız biz. Ecdadımıza ne yapsak haklarını ödeyemeyiz. Onların bize bıraktıkları kanları ile suladıkları bu vatan topraklarını ve semalarımızda nazlı nazlı dalgalanan ay yıldızlı şanlı bayrağımızı kanımızın son damlasına kadar korumalıyız. Ülkemizin bağımsızlığı, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü uğruna canlarını hiçe sayarak ölüme koşan, yurdumuzun ve dünyanın dört bir köşesinde, şehitliklerde, elbiseleri dahi çıkarılmadan, kefensiz, mezar taşı olmayan, ama görevini yapmış olmanın huzuru içerisinde yatan, kahraman asker şehitlerimizi, ülkemizin esenliği, Milletimizin can ve mal güvenliği için canlarını feda eden yüreği pek şehit polislerimizi, hak ve menfaatlerimizi koruma uğruna görev yaparken çeşitli ülkelerde hain saldırılara maruz kalan Dış İşleri Bakanlığı mensubu şehitlerimizi, yurdumuzun en ücra köşelerinde insanımızı aydınlatma yolunda cefakar ve fedakarca görev yaparken şehit edilen öğretmenlerimizi ve bizlere bu toprakları vatan yapan, şehadet şerbeti içen tüm şehitlerimize ve bugün hayatta olmayan gazilerimize Allah’tan rahmetle diliyor, devletimizin ve cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun silah arkadaşlarını minnet ve şükran duygularımızla anıyoruz” diye konuştu. “ÇANAKKALE ZAFERİ MUAZZAM BİR OLAYDIR” Abdurrahmanpaşa Lisesi Müdürü Birol Yılmaz’da günün anlam ve önemine ilişkin bir konuşma yaparak; “Bugün ülkemizi iç ve dış düşmanlara karşı korurken, canlarını feda eden, aziz şehitlerimize şükranlarımızı sunmak için toplandık. Çanakkale Zaferi muazzam bir olaydır. Belki de Dünya tarihinin en önemli dönüm noktalarından biridir.  Çanakkale Zaferi yüzbinlerce kahramanın ilahi bir mücadele gücüyle Türk Milletini yüceltmek için ihtişamlı, mukaddes bir hatırasıdır. Topla tüfekle değil, imanla Çanakkale Destanı’nı altın harflerle yazdıran bir milletin başarısıdır” diyerek Çanakkale Zaferi hakkında bilgiler verdi. Konuşmaların ardından şiir dinletisi ve Mehmet Akif’in kasidesinin okunması ile devam etti. Abdurrahmanpaşa Lisesi öğrencileri tarafından sahnelenen ‘Mektepli’ isimli oyun büyük beğeni toplarken, program türkü dinletisi ile son buldu. Program sonunda katılımcılara Çanakkale’de savaşan Mehmetçiklerin menüsü olan buğday çorbası ikram edildi.

Bakmadan Geçme