'Tıp Fakültesi'nin durumunun Türkiye'de örneği yok'

REKTÖR PROF. DR. SEYİT AYDIN; Son günlerde gündemde olan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin, Kastamonu Üniversitesi’ne devredilmesi konusunda Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın basın açıklaması yaptı. Hacettepe Tıp Fakültesi’nin son durumu hakkında bilgi veren Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın; “2007 yılında Kastamonu Üniversitesi’ne değil de Hacettepe Üniversitesi’ne bağlı olarak bir Kastamonu Tıp Fakültesi kuruldu. Bu kuruluşunda aslında doğru bir tercih değildi. O zaman Hacettepe Üniversitesi böyle bir teklifi nasıl yaptı bilmiyorum. 2011 yılında rektör olduktan sonra, bu Tıp Fakültesini, Kastamonu Üniversitesi bünyesine katalım dedik ama duvarlarla karşılaştık. Hacettepe Üniversitesi buraya gelecek denildi ama 2015 yılına kadar Hacettepe Üniversitesi Kastamonu Tıp Fakültesi hakkında bir çalışma yapamadı, yapması da beklenemezdi zaten, Türkiye’de örneği olmayan bir durum” dedi. “40 PERSONELDEN 1 PROFESÖR VE 3 ASİSTAN KALDI” 2015 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile Tıp Fakültesi’nin Kastamonu Üniversitesi’ne devredildiğini hatırlatan Rektör Aydın; “Fakültenin devriyle beraber akademik olarak 24 personel, toplamda 35-40 personel üniversitemizin bünyesine katıldı. Tabii çarpıntılı bir dönem oldu ve o akademik personelden şu anda elimizde 1 profesör ve 3 asistan kaldı. Gerisi FETÖ meselesinden dolayı ya gelmeden istifaya gitti ya da o aralarda mahkemelerle uğraşırken sistemden dışarı çıktı” diye konuştu. “İHALEDEN BİZ MESUL DEĞİLİZ” Akademik kadroyu sıfırdan kurma çabası içinde olduklarını belirten Rektör Aydın; “Akademik kadromuzu tamamlamak üzere akademisyen almaya başladık. Biliyorsunuz Kuzeykent’te Tıp Fakültesi Kampüsü olarak ayrılmış ve Hacettepe’ye verilmiş arazi ve inşaatlar var. Bu İnşaatlarda yapılan çalışmalarla alakalı Hacettepe’nin müteahhitlerle 3 tane mahkemesi var. Biz Hacettepe Üniversitesi’nden o inşaatları devir alırken, mahkemeleriyle devir almak istemiyoruz. Çünkü ihaleyi biz yapmamışız. İhaleden biz mesul değiliz. Zaten 2011 yılına kadar aktarılan, Hacettepe Kastamonu Tıp Fakültesi’ne, Kalkınma Bakanlığı’ndan aktarılan yatırım meblağları da 2012 ve 2013 yıllarında aktarılan yatırım meblağları da Hacettepe bünyesinde kullanıldı. İnşaatlar kısmında kullanılan ve mahkeme kısmında kullanılan da Hacettepe’ye aittir” şeklinde konuştu. Hacettepe’nin mahkemelerin mesuliyetini Kastamonu Üniversitesi’ne vermek istediğini söyleyen Aydın; “Bu manada aramızda ciddi bir anlaşmazlık var. Bu anlaşmazlığın şu ana kadar bir çaresi bulunamadı. YÖK’le de bunu istişare ettik, onlarda bizim mahkemeleriyle devir almamızın uygun olmadığını söylediler. Bu manada o inşatların sadece bir tanesi mahkemelik değil oda, Hemşireler Lojmanları diye geçen kısım, diğerleri mahkemelik. Kısacası, asıl işimize yarayan kısımları mahkemelik. Mahkemelerin neticesini bekleyip daha sonra alırsak zaman kaybı oluyor. Siyasi arkadaşlarımızdan durumu Başbakan’a iletmek istediklerini söyleyenler oldu. Sayın Başbakanımız, ‘Ya çözülsün ya da çözüm ne ise o gösterilsin’ demiş. Bunun neticesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı. “ÖDENEK PROBLEMİMİZ YOK” Yüksek Öğretim Kurumu ile yapılan istişarelerde bulunduklarını dile getiren Aydın; “Yeni açılan Devlet Hastanesi’nin Sağlık Bakanlığı bünyesinde, Eğitim Araştırma Hastanesi’ne çevrilmesi çalışmasını da başlattık. Bu manada hem Yüksek Öğretim Kurumumuza yazacağımız talep yazılarımızı hem de Sağlık Bakanlığına yazacağımız talep yazılarımızı yazdık, gönderdik. Şu anda bu çalışmamız devam ediyor. Kastamonu’nun nüfusu göz önünde alındığında, Sağlık Bakanlığı’yla Tıp Fakültesi beraber çalışmazsa hastanelerin işlemesi mümkün değil, dolaysıyla aplikasyon çalışması zaruridir. Neticesi yakın zamanda inşallah çıkar. Bu arada Yüksek Öğretim Kurulu’muz bize uygun bir bina varsa morfoloji binasını da beklemeden morfoloji laboratuvarlarını kurup hemen çalışırsak, bizim öğrenci almamıza da yardımcı edeceklerini söylediler. En güzeli tabi ki, o Tıp Kampüsünün bir an evvel problemsiz bir şekilde bize geçmesidir. Bizim ödenek problemimiz yok. Kalkınma Bakanlığı’mızdan her halükarda o desteği alacağımız sözü vardır. Biz o inşaatları resmi olarak devir alabilsek, anında tamamlamak üzere yola çıkarız” diyerek sözlerine son verdi.