Kadriye Doğan

Her şeyi bilmek zorunda mıyız?

Kadriye Doğan

Dün Yakup ve Yusuf Aleyhisselam’ın hayatını anlatırken bir konu dikkatimi çekti. 10 kardeşi Yusuf Aleyhisselam’ı kıskanıyorlar, onun üstünlüğünün ve kendilerinden önde olduğunun farkındalar. Ve ondan kurtulmaya karar veriyorlar. Çok diller dökerek, koruyacaklarına dair sözler vererek onu avlandıkları yere götürüp orada kuyuya atıyorlar, Kestikleri bir kuzunun kanına Yusuf'un gömleğini buluyorlar. Kanlı gömleği Yakup (A.S)’a verip Yusuf’u kurt parçaladı diyorlar. Burada Yakup (A.S)’ın gözyaşlarıyla Yusuf’un gömleğini alıp ne söylediği çok önemli.  Diyor ki ne yumuşak huylu bir kurtmuş ki oğlumu parçalamış ama gömleğine bir şey yapmamış. Yusuf suresi 18.ayeti kerime de Allahu Teala’nın bize haber verdiğine göre: Belli ki nefisleriniz sizi kötü bir iş yapmaya sürüklemiş, artık bana düşen güzelce sabretmektir. Anlattığınız şeyler karşısında kendisine sığınılacak olan ise ancak Allah'tır diyor. Oğullarına inanmamış bile olsa susuyor, Allah'a tevekkül ediyor. Derdini şikayetini ona arz ediyor. Umutla Yusuf'un bir gün döneceğini bekliyor.

Şimdi bir de Ömer Seyfettin'in Yüksek Ökçeler hikayesine kısaca göz atalım. Bir konağın hanımı var. Hatice hanım çok titiz, mükemmeliyetçi, ev düzenine, çalışanların ahlakına çok önem veren bir hanım. Biraz kısa boylu olduğu için devamlı yüksek topuklu ayakkabı giyiyor. Çok şanslı olduğunu düşünüyor. Çünkü bütün hizmetçileri, aşçısı, şoförü, hepsi de çok namuslu dürüst insanlar. Bugüne kadar onların bir falsosunu bile görmemiş. Derken bir gün baş dönmesi ve bel ağrısıyla doktora gidiyor. Doktor yüksek topuklu ayakkabılardan olduğunu ve yumuşak tabanlı ayakkabılar giymesi gerektiğini söylüyor. Hatice hanım ayakkabılarını değiştiriyor ağrılar geçiyor geçmesine ama hayatı zindana dönüyor. Çünkü ses çıkararak geldiğini belli eden ayakkabılar çıktığında; hizmetçilerin, aşçısının, şoförünün yaptığı hırsızlıklara, yalanlara, ahlaksızlıklara şahit olmaya başlıyor. Onları kovuyor, başkalarını işe alıyor ama ne mümkün aradığı gibi birisini bulmak. Uykusundan, huzurundan eser kalmıyor. Sonun da bir gün karar veriyor eski topuklu ayakkabılarını giyiyor ayağına. Ve ağrılarım huzurumun kaçmasından iyidir diyor. Siz ne dersiniz iyi mi yapıyor.

Yazarın Diğer Yazıları