Sadece Sevmek Yeter mi?
Misafir
Bu yazıda sevginin sınırlarını ve sorunların çözümü için yeterli olup olmadığını inceleyeceğim. Keyifli okumalar.
Hayat boyu onlarca farklı sorun bizler tarafından çözülmeyi bekler. Bazı problemler çok kısa vadelerde çözümlerine kavuşurlar. Bazıları ise yüzyıllar geçse bile tam anlamıyla aşılamaz. Uzun yıllar aşılamayan problemler genelde insanların birkaçını değil birçoğunu ilgilendiren sorunlardır. Fakat uzun yıllar aşılamayan bu sorunların içinde kişisel sorunlar da vardır. Belki bunların yıl periyodu daha azdır, belki daha az kişi tarafından bilinirler ama şüphesiz ki oldukça önemlidirler. Önemlidirler çünkü insanla ilgilidirler. Bunlardan hakkında en çok rivayet bulunanı, her dilde karşılık bulanı, her zihinde farklı bir anı canlandıranı sevgi kabul edilebilir.
Sevgi çok üst düzey bir duygudur. Herkes bir şeyleri sever fakat gerçekten sevmek marifet işidir. Elinde imkanı varken bocalayan kaybetmeye mahkumdur. Peki bocalayan kişi sevmiyor mudur? Sevmiyordur demek bence büyük bir yanlıştır. Zira seven hata yapmaz, yapamaz demek mükemmeliyetçiliğe zemin hazırlar. Oysaki sevgi her zaman kusursuz olan demek değildir. Birini kusurlarıyla kabul edip zihnimizdeki değil, gerçekteki halini sevebilmek bu işin marifet kısmıdır. Çünkü zor olan budur. Şikayet etmek, hayıflanmak, pes etmek kolaycıların işidir. Sevgi ise fedakarlık yapmak ve hatta yeri geldiğinde en zor denileni yapabilmektir. Yani seven insan çaba sarf etmelidir işin özünde. Ancak bu çabanın da bir sınırı olmalı. İnsan karşısındakini kendine tercih ediyorsa durup biraz doğru yolda mıyım diye düşünmeli.
Çabanın sınırı olmalı demişken sevginin sınırlarına da bakalım. Sevgimiz bize yolunda gitmeyen konulara tahammül gücü sağlar. Tabii bir noktaya kadar. O nokta sevginizin sınırıdır. Oradan sonra diğer duygular baskınlaşmaya başlar. Bunlar genelde olumsuz duygulardır. Kin, nefret hatta belki de kıskançlık. Kıskançlık belki kulağa beni seviyor ki kıskanıyor gibi gelebilir fakat eğer çok üst düzey bir boyuta erişmişse sevgiyi geçmiş olabilir. Sevginizin sınırları kişisel sınırlarınız ile çatışıyorsa bazı problemleriniz var demektir. Neticede her insan ilişkisinde bu sevginin sınırlarının sınanmadığını unutmamak ve o insanların kıymetini bilmek gerekir.
Peki severiz sevmesine de sadece sevmek yeter mi sorunları çözmeye? Aslında cevabı soru veriyor. Sevmek yeterli gelse sorunlar hiç boy göstermez. Sorunlar hiç oluşmayacağı için çözümlerini tartışmaya lüzum kalmaz. Lakin oluşurlar. En sevdiğimiz kişilerle bile hiç sorun yaşamamış olma ihtimalimiz oldukça düşüktür. Çünkü insan fabrikasyon ürünler gibi tek tip değildir. Her bir insan birbirinden bir yanıyla da olsa ayrılır. Onu eşsiz kılan yönlere sahiptir. Tamamen birbirini tamamlayan iki parça gibi olamayacağımız açıktır. Ve zaten sevmek de buna oranlı değildir. Kimi zaman kendimizden çok farklı birini çok severiz, kimi zaman ise çok benzediğimiz kişilerden hiç haz etmeyiz. Sürprizlidir yani bu sevme işi. Nerede kime denk geleceği belli olmaz. Fakat bu büyülü yönü maalesef sorun çözmekte ona katkı sunmaz. Sevdiğimiz zaman eğer zaman sevgimizin önüne farklı duyguları geçirmemişse sorunları çözmek isteriz. Çözerken de sevgimizin yanında bazı kavramlara yer vermeliyizdir. Anlayış, fedakarlık, hoşgörü, empati... Listeye nicesi eklenir, nicesinin üstüne uzun uzun konuşulur ama asıl olan niyettir bence. Niyetiniz haklı çıkmaktan ibaretse çözemezsiniz. Niyetiniz tek taraftan çaba görmekse çözemezsiniz. Niyetiniz saf sevgi üzerine kurulu değilse çözemezsiniz.
Yazıyı sonlandırırken görmekteyiz ki sevgi sorunları çözmeye tek başına yeterli değil fakat sevgiyi yapı taşı yapmadan sorun çözebilmek de mümkün değil. Sevmeyi, sevilmeyi tatmayı ve sevdiklerinizle olan sorunları çözmeye çalışmayı ihmal etmeyin. Sağlıcakla kalın.
FURKAN KAVUŞ
GÖL ANADOLU LİSESİ