• Haberler
  • Siyaset
  • Zafer Partisi Genel Başkan Vekili Şehirlioğlu: 'Türkiye'de Muhalefet Yapan Tek Partiyiz'

Zafer Partisi Genel Başkan Vekili Şehirlioğlu: 'Türkiye'de Muhalefet Yapan Tek Partiyiz'

Zafer Partisi İl Başkanlığı'nda Zafer Partisi Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Ali Şehirlioğlu'nun Kastamonu'yu ziyaretleri kapsamında basın açıklaması düzenlendi.

Zafer Partisi İl Başkanlığı’nda Zafer Partisi Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Ali Şehirlioğlu’nun Kastamonu’yu ziyaretleri kapsamında basın açıklaması düzenlendi.

Kastamonu’da yaşanan yangın felaketine değinen Zafer Partisi Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Ali Şehirlioğlu; “Parti teşkilatımızın faaliyetleri kapsamında Kastamonu İl Teşkilatımızı ziyaret amacıyla buradayız. Sözlerime başlamadan önce Kastamonu’yu derinden ilgilendiren yangın felaketi nedeniyle geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum. Bugün de İl Başkanımız Özcan Hanımefendi’nin programı çerçevesinde oraya giderek geçmiş olsun dileklerimizi ileteceğiz. Onlarla da bir araya geleceğiz. Zafer Partisi bugün Türkiye’nin muhalefetini yapan tek partidir. Yakın zamanda ‘Terörsüz Türkiye’ adı altında bir program ortaya atıldı. Ancak bu programda, on binlerce vatan evladımızı şehit eden bir terör örgütü adeta affediliyor veya o noktaya getiriliyor. 2023 seçimlerinden sonra Devlet Bahçeli bir mesajında, ‘Türkiye’de çok şeyler değişecek, ancak inşallah Türkiye değişmez’ ifadesini kullandı. Bugün onun nerelere geldiğini çok daha net görüyoruz. ‘Terörsüz Türkiye’ adıyla bir komisyon kuruldu ve bu komisyona Meclis Başkanı nezdinde başkanlık yapılıyor. Ancak terörsüz Türkiye ifadesi bir anda ‘barış ve kardeşlik’ adı altında farklı bir yöne çekildi. Türkiye’de PKK feshedildi. Ancak yakın zamana kadar ‘6 tane kaldı, 5 tane kaldı, ayakkabı numaralarını biliyoruz’ denilen bir ortamda, kendini feshettiğini duyuran bir terör örgütüyle ve onun siyasi uzantısıyla devletin anlaşmaya gitmesi dünyanın en büyük yanlışıdır. Bunu birinci açılım sürecinde yaşadık ve yaklaşık 800 şehit verdik. O dönem, ‘Bir daha böyle bir sürece karnımız tok’ demiştik. Ancak bugün yine aynı şeyler konuşulmaya başlandı. Avrupa’daki bir narkoterör örgütü olan PKK’nın silah bırakması aslında hiçbir anlam ifade etmiyor. 30–40 kaleşnikof yakalayarak barış süreci başlatılamaz. Bugün sosyal medyada görüldüğü gibi, yine silahlarla ortaya çıkıp kendilerine ait bayram kutlamaktadırlar. Bu bir aldatmacadır. Türk milletine bunun hangi pazarlıklar karşılığında yapıldığının açıklanması gerekir. Baştan beri karşı olduğumuz bu süreçte, PKK’nın Suriye’de YPG adıyla bir orduya dönüştüğü, Amerika desteğiyle ağır silahlarla donatıldığı net bir şekilde ortadadır. Büyük Orta Doğu Projesi’nin aslında bir Büyük İsrail Projesi olduğu ve bununla birlikte Irak’ın kuzeyini, Suriye’nin kuzeyini, İran’ın güneybatısını ve en sonunda Türkiye’nin güneydoğusunu içine alacak bir Kürdistan’ın kurulması adımlarının atıldığı açıktır. Zafer Partisi olarak baştan beri bu ‘Terörsüz Türkiye’ konusuna karşı olduğumuzu, Türkiye’de bir Kürt sorununun olmadığını, ancak bir terör sorunu bulunduğunu defalarca vurguladık. Bu nedenle biz bu komisyona ‘Öcalan Komisyonu’ adını verdik. Geçen her gün, gerek Suriye’den gerek Irak’tan PKK adına gelen ifadeler, bizim ne kadar haklı olduğumuzu ortaya koymaktadır” dedi.

‘Türkiye’de Bir Kürt Sorunu Yoktur’

Türkiye’de bir Kürt sorunu olmadığını söyleyen Zafer Partisi Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Ali Şehirlioğlu; “Ne oldu? Başta ‘82 Halep, 83 Şam’ sözleri vardı. Bugün ise ortada bir Suriye bataklığı olduğu açıkça görülmektedir. Öcalan Komisyonunu bir kenara bırakalım. Biraz önce söylediğim gibi, Türkiye’de bir Kürt sorunu yoktur. Bugün hangi Kürt vatandaşı istediği makama gelemedi? Cumhurbaşkanı olmuş, Meclis Başkanı olmuş, kuvvet komutanlıklarına gelmiş, devlet sektöründe ve kamuda en üst düzeylere yükselmişlerdir. Özel sektörde çoğu müteahhit firmanın sahibi Kürt vatandaşlarımızdır. Güneydoğu’ya yatırım yapalım derken bu paraların Akdeniz kıyılarındaki otellere aktarıldığı ortadadır. Dolayısıyla hiçbir Kürt vatandaşı, ‘Ben şunu olmak istiyorum ama olamadım’ dememiştir. Aynı sıkıntıları Yozgat’taki, Kilis’teki, İstanbul’daki vatandaş da yaşamaktadır. Bu nedenle ‘Kürt sorunu’ diyerek toplumu ayrıştırmanın bir anlamı yoktur. Biz yıllardır iç içe geçmişiz. Bir vatandaş olarak Kürt kardeşimden bahsediyorum. Peki, böyle bir bağ varken bizi nasıl ayrıştırabilirsiniz? Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri de göç politikasıdır. Plansız ve programsız göç politikası nedeniyle bugün 12–13 milyon sığınmacı vardır ve bunların çoğu kaçaktır. Bunların Türkiye’ye büyük yük olduğunu defalarca söyledik. Hâlâ da söylemeye devam ediyoruz. Zafer Partisi’nin sadece bu konuda politikası var zannedildi. Oysa İstanbul’da beklenen depremden tutun; ekonomi, tarım, eğitim ve sağlık politikalarına kadar birçok projemiz vardır. Ama biz yalnızca bu konuyla anıldık. Evet, bu Türkiye için önemli bir meseledir. Hâlâ da önemini korumaktadır. Biz Türk, Arap, Kürt kardeşliği değil; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin üniter yapısının ve ulus devletimizin korunması gerektiğini savunduk. Bu işin 1924 Anayasası’na göre sürmesi gerektiğini defalarca söyledik ve söylemeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

‘Aileler Parçalanıyor, Çocuklar Kontrol Edilemiyor’

Ekonomik sorunlar ve kumar bağımlılığı hakkında konuşan, Zafer Partisi Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Ali Şehirlioğlu; “Türkiye’nin en büyük sorunlarından bir diğeri de uyuşturucu ve sanal kumardır. Aileler parçalanıyor, çocuklar kontrol edilemiyor. Uyuşturucu ilkokul seviyesine kadar inmiş durumda. Bunun sebebi plansız göç ve sınır güvenliğinin sağlanamamasıdır. Mayınların kaldırılmasıyla birlikte sınırlar kontrolsüz hale geldi. Bugün İran sınırından sırt çantasıyla Türkiye’ye koşarak giren gençler, Amerikan ordusunun yetiştirdiği insanlar. Bu durum, Türkiye’yi baskı altına almak ve bölmek için yapılıyor. Buna kim karşı koyuyor? Sadece Zafer Partisi karşı koyuyor ve koymaya devam edecek. Türkiye’de tarım bitme noktasına gelmiştir. Üretici kan ağlamaktadır. Teknelere ÖTV koymazken traktör mazotuna ÖTV koyuyorsunuz. Köylü artık ekemiyor, süt ineğini besleyemediği için kesip et yapıyor. Tarımı yeniden ele almak ve köyden kente göçü tersine çevirmek zorundayız. Ekonomi çok kötü bir durumda. Emekliler ev, araba alamıyor, çocuklarını evlendiremiyor; tam tersine çocuklarının eline muhtaç hale geliyor. Asgari ücretli perişan durumda. Gençler eğlenemiyor, aileler ekonomik sıkıntılar nedeniyle dağılmaya başladı. Şiddetin artmasının en büyük sebeplerinden biri de bu ekonomik buhrandır. Eğitim çok kötü durumda. Gençler tarikatların kucağına bırakıldı. 4+4+4 sistemiyle eğitim niteliğini kaybetti. Her ile üniversite açmakla eğitim olmuyor. İçinde nitelikli öğretim üyesi olmadıktan sonra istediğiniz kadar mühendis, doktor, öğretmen yetiştirin; kalite olmadığı sürece eğitimimiz ülkeyi daha kötü yerlere götürecektir. Sağlıkta da sorun büyük. Sığınmacılar hastanelerde vatandaşımızın önünde ücretsiz muayene ve tedavi oluyor. Eczanelerden ücretsiz ilaç alıyorlar. Bu ilaçların bir kısmı kaçak yollarla Suriye’ye gidiyor. Bu sorunun önüne geçeceğiz. Türkiye güvenlik açısından da zafiyete uğramıştır. Uyuşturucu mafyaları ve diğer mafyalar Türkiye’yi hesaplaşma yeri haline getirdi. Küçük yaşta çocuklar tetikçi olarak kullanılıyor. Zafer Partisi bütün bu sorunlara ‘hayır’ dediği için ve Sayın Genel Başkanımız Prof. Dr. Ümit Özdağ, ‘Bizzat ben dolaşacağım, bunları millete aktaracağım’ dediği için beş ay Silivri’de tutuklandı. Buradaki en önemli mesele şudur: Siyaset, hukukun sopası olarak kullanılmaktadır. Ancak unutulmamalıdır ki adalet bir gün herkese lazım olacaktır” şeklinde konuştu.

Bakmadan Geçme