Zafer Partisi Milletvekili Adayı Büyükşen: 'Topyekün gelişmek lazım'

Zafer Partisi Kastamonu Milletvekili Adayı Özcan Büyükşen, Gündem Medya Haber'de 'Kastamonu'da Siyaset' programına konuk olarak gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Zafer Partisi Milletvekili Adayı Büyükşen: 'Topyekün gelişmek lazım'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Zafer Partisi Kastamonu Milletvekili Adayı Özcan Büyükşen, Gündem Medya Haber’de “Kastamonu’da Siyaset” programına konuk olarak gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Zafer Partisi Milletvekili Adayı Özcan Büyükşen, siyasete giriş sürecine değinerek; “Ülkeyi tehlike altında gördüm, iyiye gitmediğini gördüm. Siyasetten başka mücadele alanı yok. Onun için siyasete başladım. Ben bir Cumhuriyet kadınıyım, Türk Milliyetçisiyim. İYİ Parti Türk Milliyetçilerinin omuzlarında kurulmuş, bir parti. MHP’den ayrılan büyük bir çoğunlukla kuruldu. Fakat ilerleyen süreçte Türk Milliyetçileri tasfiye edildi. Biz Türk Milliyetçilerinin ayak izlerini takip ederek, İYİ Parti’ye katılmıştık. Bu bana rota değişikliğini gösterdi. İYİ Parti’nin milliyetçi tavırdan, merkeze yaklaşma isteğini gösterdi. Bu bakış açısı bana uygun olmadığından ayrıldım” diyerek bilgi verdi.

“ÜNİTER YAPIMIZIN MUHAFAZASI ÇOK ÖNEMLİ”

Parti olarak vaatlerine değinen Büyükşen; “Zafer Partisi ülkemizin içinde bulunduğu derin krizi aşabilmek için Türkiye’ye ve Türk Milleti adına radikal kararları tavizsiz bir şekilde alabilecek bir anlayışa sahip. Türkiye’yi; Atatürk çizgisinde, Türk Milliyetçiliğini benimseyen kadroların öncülüğünde içinde bulunduğu çöküşten çıkarabilecek bir parti, Zafer Partisi. TüRK Milleti; ‘Ya saraya biat edersin, ya da hain olursun’ diyen saray rejimi ile diğer yanda ‘Ya bizim yanımızda olursun, ya da saray işbirlikçisi olursun’ diyen arasında sıkıştırılmış durumda. Biz 3’üncü bir yol olmak istedik. Bizim için Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’in korunması, Anayasamızın ilk 4 maddesinin muhafazası, üniter yapımızın muhafazası çok önemli. Bunu korumak için kurulduk. Biz 1924 Anayasası’na bağlıyız. Her iki ittifakta 1921 Anayasası’nı, özgürlükçü ve geniş kapsamlı anayasa diyor. Biz Türk kimliğini, anayasanın üst kimliği haline getiren ve Cumhuriyetin esaslarını belirleyen 1924 Anayasası’na bağlı bir partiyiz. Benim de bu partide olmamım ana sebebi” şeklinde konuştu.

“GENEL BAŞKANIMIZIN KONUŞMALARI ÜLKE GÜVENLİĞİYLE ALAKALI KONULAR”

Genel Başkanları Ümit Özdağ’ın ciddi konulara değindiğini söyleyen Büyükşen; “Bahsettiği şeyler ülke güvenliğiyle alakalı konular. Bu konuları hafife alan, önemsemeyen ya da topluma önemsiz gibi göstermeye çalışan büyük bir kesim var. Genel Başkanımız 2009 yılında ‘Suriye iç savaşı umarım çıkmaz’ demişti. 2009 yılında Suriye sınırındaki mayınlar temizlendi ve 2011 yılında Suriye iç savaşı çıktı. O dönemde ‘Kırmızı çizgimiz 100 bin mülteci’ dediler. O gün 100 bin dedikleri sığınmacı sayısı bugün 13 milyona ulaştı. Bu kadar tehlike var iken, ‘Biz göndermeyeceğiz’ diyen bir Cumhurbaşkanı var iken, Sayın Genel Başkanımızın da çok sakin bir dille, sanki magazin konuşur gibi konuşması da beklenemez. Genel Başkanımızın konuşmalarının çok ciddi görülmesi gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

“HAYAL ETTİĞİMİZ, OLMASI GEREKEN CUMHURBAŞKANI SİNAN OĞAN”

Vatandaşlarla temaslarına değinerek sözlerine devam eden Büyükşen; “Partizanca davranan insanlar var, yönlendirmeye hareket eden insanlar var, bir de bizim gibi ülkesi için endişe eden insanlar var. Onların bizi anladıklarını görüyorum. Sahadan çok olumlu tepkiler alıyorum. Bu dönemde 1’sıra tek kadın milletvekili adayı olmam da, özellikle kadınlardan destek görüyor. Bir kadın milletvekili çıkması noktasında kadınlardan destek görüyorum. Kadınlarımızın gözlerinde ışık görüyorum. Şerife Bacı’nın, Halime Çavuş’un, Zekiye Hanım’ın memleketinden neden bir kadın milletvekilimiz yok? Kadınlar hayatın her alanında sorumluluk alırken, temsil noktasında kadınlara alan açılmıyor. Kadınlarımızdan kadın aday noktasında destek görüyoruz. Hayal ettiğimiz, olması gereken Cumhurbaşkanı Sinan Oğan. Cumhurbaşkanı Sinan Oğan gibi birisi olmalı. Çünkü; bilgili, donanımlı, uzlaşmacı, kapsayıcı, kavrayıcı, hoşgörülü, kucaklayıcı olduğu anlaşılıyor. Toplumda bunu görüyor. Sahada aldığımız tepkilerde çok olumlu” şeklinde konuştu.

“TOPYEKÜN GELİŞMEK LAZIM KASTAMONU’DA”

Özcan Büyükşen, Kastamonu özelinde de konuşarak; “Kastamonu’nun birçok sorunu var. Ekonomik krizin etkileri Kastamonu’da çok net görülüyor. İsraf hat safhada. Bu kadar israfla bir seçim çalışması yürütülmesini de çok doğru bulmuyorum. Bozkurt’ta bir pazar yeri yapılmış, alelade rüzgardan durmak mümkün değil. İnebolu’daki pazar yerlerinde kadınlar pazarın dışına atılmış durumda. Kastamonu’da gençlerimiz kalmak istemiyorlar, kalamıyorlar. Çünkü Kastamonu’da istihdam alanı yok. Topyekün gelişmek lazım Kastamonu’da. Sığınmacılar ayağımız pranga. Onları göndermeden hiçbir gelişme sağlayamayız. Bunun dışında 4 Deniz, 4 Bölge Projemiz var. Kastamonu’da orman sanayinin gelişmesi lazım. Türkiye’yi besleyecek ve ihracat yapabilecek ormanla alakalı sanayi kollarını Kastamonu’ya getirip, burada gelişmeyi sağlamayı planlıyoruz. Türkiye’yi besleyecek bir kimyasal gübre üretiminin Kastamonu’da olması planlanıyor. Partimiz bütün illeri kapsayacak projeler hazırlamış durumda” dedi.

“PARA ALAN TALİMAT ALIR”

İfadeye çağrılması ile ilgili de konuşan Büyükşen; “Ben bir arkadaşımızın paylaşımını paylaştığım için çağrıldığımı düşündüm. Fakat gittiğimde bir sosyal medya fenomenin genel başkanımıza hareket davası açmış, bende genel başkanımızın paylaşımını beğenmişim, beni bu yüzden ifadeye çağırdılar. İfademizi verdik. Başka beğenenlerde olmuş ama bu durumu yaşamamışlar. Seçim çalışmalarında kendi aracımı kullanıyorum. 3 ilçeye daha gitmedik. Araç kullanmakta yorucu oluyor. Onun dışında çok mutlu bir seçim dönemi geçiyoruz. Çok güzel bir çalışma süreci yaşıyoruz. Tabii bu yorgunluklar olacak. Biz devlet desteği almayan bir partiyiz. Kendi imkanlarımızla hareket ediyoruz. Daha fazlasının israf olduğunu düşünüyorum. Biz fonlanan bir parti değiliz. Para alan talimat alır.  Biz talimatla yol yürümüyoruz. Bizim ilkelerimiz var. Kendi gücümüz nispetiyle hareket ediyoruz. Vatandaşlarımızla bir araya geliyoruz. Ulaşabildiğimiz herkese ulaşmaya çalışıyoruz. Onları dinliyoruz. Kendimizi anlatıyoruz” diye konuştu.

“BEN BUNU ŞOV OLARAK NİTELENDİRDİM”

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin mitingi esnasında yaşanan pankart polemiğine değinen Büyükşen; “Biz Sinan Ateş’in vefatından birkaç ay sonra tüm teşkilatlarımızda bir pankart astık. Sinan Ateş’i katleden bulundu ama azmettiren bulunmadı. Azmettirenin bulunması için bu pankartı açtık. Onun dışında da o binada böyle bir pankart asılmadı. Devlet Bahçeli’nin geldiği gün asıldı. İşte o zaman insan sorguluyor, buradaki mesele Sinan Ateş’in hakkını aramak mı, yoksa o gün Bahçeli’ye karşı bir provokasyon yapmak mı? Eğer Sinan Ateş cinayetindeki azmettiricisini arıyorlarsa, daha önceden yapılabilirdi bu. Devlet Bahçeli geldiği gün yapıldı bu. Ben bunu şov olarak nitelendirdim. Bugünde arkasındayız. Doğru bir davranış değil. Samimiyeti sorgulatan bir davranış bu. Sonra MHP’li arkadaşlar bunu kapatmış, sonra onun üzerinden tekrar aynı pankartı asmışlar, en sonunda binanın tepesinden üç hilali asmışlar ama bu seferde bizim partimizin tabelasını kapatmışlar. Bu komşuluk hukukuna uymaz, siyasi etiğe de uymaz. Böyle bir davranış olmaması lazım” ifadelerini kullandı.

Özcan Büyükşen son olarak, insanların adayları doğru değerlendirerek, oy kullanmalarını istedi.
 

Bakmadan Geçme