Zeytin, Sebze Mi Yoksa Meyve Midir?
Antik Yunan'dan Osmanlı'ya kadar pek çok medeniyette kutsal sayılan zeytin, hem gıda hem de kültürel anlamda önemli bir yiyecek olarak dikkat çekiyor.
Antik Yunan’dan Osmanlı’ya kadar pek çok medeniyette kutsal sayılan zeytin, hem gıda hem de kültürel anlamda önemli bir yiyecek olarak dikkat çekiyor.
Barışın simgesi (zeytin dalı) olan zeytinin; İncil, Tevrat ve Kur’an gibi kutsal kitaplarda da adı geçiyor. Özellikle Akdeniz iklimine sahip bölgelerde, binlerce yıldır yetiştirilen zeytin; beslenme, sağlık, ticaret ve sembolik anlamlar açısından önem taşıyor. Bilimsel adı Olea europaea olan ve Zeytingiller (Oleaceae) ailesine mensup olan zeytin, içeriğinde zengin yağ barındırıyor. Uzun ömürlü olan zeytin ağaçları bin yıl ve üzeri yaşayabiliyor.
Zeytinler yeşil ve siyah zeytin olarak 2 gruba ayrılıyor. Yeşil zeytinler olgunlaşmadan toplanırken Siyah zeytinler olgunlaştıktan sonra toplanıyor. Bazı ünlü zeytin çeşitleri Gemlik, domat, memecik ve uslu olarak biliniyor.
Zeytinler acı olması sebebiyle doğrudan tüketilemiyor. Bu yüzden tarlalardan sofralara uzanan süreçte zeytinler; suda bekletme, tuzlu salamura, zeytinyağında bekletme, kırma veya çizme yöntemleriyle işlendikten sonra kahvaltı masalarında tüketime hazır hale geliyor. Genellikle sebze olarak bilinen zeytin, botanik olarak çekirdekli meyve sınıfına ait bir tür olarak dikkat çekiyor. Bu sınıfta kayısı, şeftali kiraz gibi meyveler de bulunuyor.
Zeytin, aynı zamanda zeytinyağı üretiminde kullanılıyor. Kalp ve damar sağlığı için doymamış yağ asitleri bakımından zengin içeriğe sahip olan zeytin antioksidanlar içeriyor. Bağışıklık sistemini güçlendiren zeytin, iltihapları azaltıyor ve sindirim sistemine destek oluyor. Zeytin, kolesterolü dengelerken tansiyonu düzenleyebiliyor.
Zeytin, Fazla Tuzundan Nasıl Arındırılır ?
Kahvaltı sofralarının demirbaş yiyeceği zeytin sofralara şenlik katmaya devam ediyor. Türk kültüründe her sofrada yerini alan zeytinler damak zevkine göre tuzlu olabiliyor. Tarlalardan sofralara uzanan yolculukta, Zeytinlerin hasat sonrası sofralık hale gelmesi için tatlandırma ve tuzlama süreçlerinden geçmesi gerekiyor.
Aşırı tuzlu zeytinin tüketilmesi sağlık açısından istenmeyen durumlara yol açabiliyor. Bu gibi sorunların ortadan kaldırılması için bilinmesi gerekenleri sizler için derledik. Kahvaltı sofralarını şenlendiren ideal tuz oranına sahip zeytinler nasıl elde edilir? İşte detaylar…
Aşırı Tuzlu Zeytinin Tuzunu Alma Yöntemleri:
Zeytinin fazla tuzunu almak için birkaç pratik yöntem bulunmaktadır:
1. Suyla Bekletme ve Suyu Değiştirme: Bu en yaygın ve etkili yöntemdir.
1. Fazla tuzlu zeytinleri geniş bir kaba alın.
2. Üzerini geçecek kadar soğuk veya ılık su ekleyin.
3. Zeytinleri bu suda bekletin. Yaklaşık 1 saat sonra %20, 6 saat sonra %40, 24 saat sonra ise %60'a varan oranda tuzdan arınma sağlanabilir.
4. Suyun rengi koyulaşmaya başlayacak ve tadında acılaşma hissedilecektir. Bu, tuzun suya geçtiğinin göstergesidir.
5. Her ılık suda 3-4 dakika bekletmek de hızlıca tuzun atılmasına yardımcı olabilir, ancak kaynar su kullanmaktan kaçının, zeytinlerin yumuşamasına neden olabilir.
6. Zeytinlerin suyunu düzenli olarak (günde 1-2 kez) değiştirerek istenilen tuz oranına ulaşana kadar bu işlemi tekrarlayın. Bu işlem genellikle 1-2 gün sürebilir.
2. Sirkeli Su Kullanımı: Tuz alma sürecini hızlandırabilir.
1. Zeytinleri bir kaba koyun ve üzerini geçecek kadar su ekleyin.
2. Yarım su bardağı kadar elma sirkesi ilave edin.
3. Bu karışımda 1-2 hafta boyunca bekletin ve suyu aralıklı olarak değiştirin. Sirke, tuzun daha hızlı çözünmesine yardımcı olacaktır.
3. Çizik Atmak: Zeytinlerin tuzunu daha hızlı bırakmasını sağlar.
1. Zeytinleri suda bekletmeden önce üzerlerine keskin bir bıçakla birkaç çizik atın. Bu çizikler, suyun zeytinin içine daha kolay nüfuz etmesini ve tuzun daha hızlı dışarı çıkmasını sağlar.