Cumhurbaşkanı'ndan depremzede öğrencilere müjde

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, üniversiteye yeni girecek öğrencilere müjde vererek, deprem bölgesi illerdeki devlet üniversitelerine genel yerleştirme dışında yüzde 25 oranında ayrı bir kontenjan ayıracaklarını söyledi. 

Cumhurbaşkanı'ndan depremzede öğrencilere müjde
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, üniversiteye yeni girecek öğrencilere müjde vererek, deprem bölgesi illerdeki devlet üniversitelerine genel yerleştirme dışında yüzde 25 oranında ayrı bir kontenjan ayıracaklarını söyledi. 

Üniversiteye yeni girecek öğrencilere müjdeler veren Erdoğan, “Depremin ardından 8 Şubat'ta Adana'daydım. 11 ilimizin her birini defalarca ziyaret ettim. Hem dayanışma gösterdik hem de işlerin planlamasını sizlerle yaptık. İnşa ve ihya faaliyetlerini hızla yürütüyoruz. 837 bin çadır yanı sıra 100 bin konteyner kurulumunu tamamladık. Biz de icraat var. Onlar konuşur. Deprem bölgesinde 650 bin yeni konut yapacağız. Adana depremi az can kaybı ve hasarla atlatan şehrimiz. Adana'da gelecekte yaşanabilecek afetleri de dikkate alarak kentsel dönüşüm planlıyoruz. Muhalefet kentsel dönüşümden anlamaz. İnşallah her bir kardeşimin güvenle evlerinde oturduğu bir yer haline getireceğiz. Bunun için sizlerden sabır ve destek istiyoruz” dedi.

DEPREM BÖLGESİNDEKİ LİSE ÖĞRENCİLERİNE EK KONTENJAN MÜJDESİ

Deprem bölgesindeki lise öğrencilerine bir müjde veren Erdoğan, “Lise öğrencilerimize müjde vermek istiyorum. Deprem bölgesi illerimizdeki devlet üniversitelerimizde genel yerleştirme dışında yüzde 25 oranında ayrı bir kontenjan ayıracağız. Sıralama dışında puan önceliği ile ilave kontenjanlara yerleşebilecek. Özel üniversitelerin tamamında birer kişilik yer tesis edilecek. 21 bin 560 öğrencimizin faydalanacağı 2023-2024 döneminde yerleşecek” ifadelerini kullandı. 

“SIKINTILAR ÇEKTİK AMA HEPSİ ÇÖKERTİLDİ”

Ekonomiden yaşanan sıkıntılar konusunda dertleşmek istediğini belirten Erdoğan; “Ülkemizi büyütürken, geliştirirken, güçlendirirken en çok saldırıya uğradığımız alanlardan biri ekonomi. Biz küresel finans krizi ülkemizi teğet geçecek dediğimizde birileri felaket tellallığı yapıyordu. Ardından gezi olaylarıyla başlayan sürecin her aşamasında ekonomimiz de hedef alındı. Sokakları karıştırdılar. Terör örgütlerini ve darbecileri kullanarak istediklerini elde edemeyince bu sefer doğrudan aşımıza, ekmeğimize, boğazımızdaki lokmaya kan doğramaya kalktılar. Hatırlarsanız, dünyada eşi benzeri görülmemiş şekilde sosyal medyada Türkiye ekonomisini mahvetme naraları atıldı. Muhalefet tarafından yine aynı dönemde Türkiye'ye yatırım yapmayın çağrısı yapıldı. Türk ekonomisini kötülemek için batılı kanallara şikayet dahil her türlü ihaneti sergilediler. Biz milli güvenliğimize yönelik saldırılara cevabımızı nasıl kendi savunma sanayimizi kurarak, sınır ötesi harekatlarımızı yaparak cevap verdiysek ekonomimize yönelik tuzakları da kendi ekonomi politikalarımızı hayata geçirerek göğüsledik. Elbette sıkıntılar çektik ama hamdolsun hepsi çökertildi. Salgın gibi küresel bir felaket dönemini ülkemiz için fırsata dönüştürmeyi başardık. Kur hareketleri üzerinden yaşanan dalgalanmaları, milletimizin her kesiminin refahını, kendi kaynaklarımızdan elde ettiğimiz gelirlerle yükselterek dizginledik. Karadeniz gazı, bu gayretlerimizin en önemli sonuçlarından biridir. Şimdi buna Gabar'da bulduğumuz petrolü de ekledik. Güneş enerjisi başta olmak üzere yenilenebilir kaynaklarda Avrupa'da ilk sıraya çıktık. Savunma sanayi ürünlerimize harcadığımız kaynak ve vakit artık kazanç olarak geri dönmeye başladı” dedi. 

“100 MİLYAR DOLARI MİLLETİMİZİN EMRİNE VERECEĞİZ”

“Organize sanayi bölgelerimizdeki fabrikalarımız, endüstri bölgelerimiz, ülkemizin her köşesine yayılan üretim tesislerimiz harıl harıl çalışıyor” ifadelerini kullanan Erdoğan, “Bu şekilde ülkemiz hem dışa bağımlılıktan kurtuluyor hem de çok ciddi gelir kaynağı elde ediyoruz. Peki, bu şekilde elde ettiğimiz milyarlarca doları ne yapacağız? Biliyorsunuz hükümetlerimizin ilk dönemlerinde tüm gücümüzü ülkemizin altyapı eksiklerinin tamamlanmasına verdik. Okul, hastane, konut, baraj, yol, köprü, tünel yaptık velhasıl. Hamdolsun altyapımızı önemli ölçüde tamamladık. Artık elimizdeki kaynakları milletimizin refahını yükseltmek için daha fazla kullanma imkanına sahibiz. Halihazırdaki tabloya göre, önümüzdeki dönemde 100 milyar doları bulacak bir kaynağı bu şekilde milletimizin emrine vereceğiz. Bununla çalışana, emekliye, kadına, gence, engelliye, üreticiye, ülkemizdeki her kesime destek olabileceğiz. Yani Bay Bay Kemal gibi Londra'nın tefecilerinden 300 milyar dolar alacakmış. İnandınız mı? İnanıyor musunuz? Ya böyle bir yalancıya bu güzelim ülke teslim edilir mi? Fakat biz ne yapıyoruz? Doğalgaz ve petrol gelirlerimizin bir kısmıyla aile ve gençlik bankası kuracağız. Bizimki artık kaynağımız ortada. Bu banka vasıtasıyla ev hanımlarımızın emekliliğine, primlerinin üçte birini ödeyerek katkı sağlayacağız. Gençlerimizin eğitimden istihdama kendi işini kurmadan evliliğine kadar attıkları her adımda yanlarında yer alacağız. Evlenecek gençlerimize 150 bin lira, faizsiz, ilk 2 yılı ödemesiz 4 yıllık kredi vererek düğünlerindeki ilk hediyelerini biz takmış olacağız. Her hanede en az 1 çalışan olmasını sağlayacağız. Her bir hanemizin asgari bir gelir seviyesinin altında kalmamasını temin edeceğiz. Kadını ve genciyle aile yapımızı güçlendirecek daha pek çok adım atacağız. Bunun için 14 Mayıs'ta Türkiye yüzyılına sıkı sahip çıkmamız gerekiyor” dedi.

Bakmadan Geçme