Türk-İş Kastamonu İl Başkanı Mehmet Çelik: 'Kitlesel Olarak Sesimizi Yükselteceğiz'
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu'nun (TÜRK-İŞ) 20 Haziran 2025 tarihinde almış olduğu 81 ilde eylem kararları kapsamında İşçi, Memur, Taşeron, Tüm Emekçi Çalışma arkadaşları 'El Ele Kol Kola Kastamonu' sloganı ile Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya gelindi.
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (TÜRK-İŞ) 20 Haziran 2025 tarihinde almış olduğu 81 ilde eylem kararları kapsamında İşçi, Memur, Taşeron, Tüm Emekçi Çalışma arkadaşları “El Ele Kol Kola Kastamonu " sloganı ile Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelindi.
TÜRK-İŞ Kastamonu İl Başkanı Mehmet Çelik tarafından hazırlanan basın açıklamasında bulunuldu.
Cumhuriyet meydanındaki buluşmaya katılan İşçi, Memur, Taşeron, Tüm Emekçi Çalışma arkadaşları çeşitli sloganlar attı.
Katılan Sendikalar arasında Türkiye Yol-İş Sendikası Kastamonu 1 ve 2 nolu Şubesi, Tarım- İş Sendikası Toleyis Sendikası, DSİ Tes-İş Sendikası, Koop-İş Sendikası, Türkiye Sağlık-İş Sendikası, Şeker -İş Sendikası, Tarım -İş Sendikası yer aldı. Sendikaların Başkan, Yönetim ve Üyeleri ile vatandaşlar katıldı.
TÜRK-İŞ Kastamonu İl Başkanı Mehmet Çelik, Cumhuriyet Meydanı’nda yaptığı konuşmasında; “Biz kamuda çalışan işçiler olarak; 2025 yılı Toplu İş Sözleşme sürecinde karşılanmayan taleplerimiz, ücret artışımız ve haklarımız için verdiğimiz mücadeleden asla vazgeçmeyeceğimizi her fırsatta dile getirdik.Bu kararlı duruşumuzun bir parçası olarak eylem planımızı kamuoyuna basın aracılığıyla duyurduk. Geçtiğimiz hafta, 81 ilde iş yerlerimizin önünde bildirilerimizi okuduk. Uyardık, çağrıda bulunduk. Dedik ki: “Geçim derdi büyüdü, bu teklif toplu sözleşme değil, toplu oyalamadır! İşçiyi, emekçiyi açlığa mahkûm etmektir!” Ve bugün, eylem planımız doğrultusunda bir adım daha atıyoruz: Alanlardayız, meydanlardayız. Kitlesel olarak sesimizi yükselteceğiz. Fakat görüyoruz ki ne bizi duyan olmuş, ne de halkın gerçekleriyle yüzleşen” dedi.
‘Öyle Bir Teklifle İşçinin Emeği Adeta Yok Sayılmıştır’
İşçinin emeğinin yok sayıldığını söyleyen, TÜRK-İŞ Kastamonu İl Başkanı Mehmet Çelik ; “Hükümet geçtiğimiz hafta cuma günü yapılan toplantıda bizlere yine geçim şartlarına uygun olan, kabul edilebilecek bir teklif sunmamıştır. Hatta öyle bir teklifle işçinin emeği adeta yok sayılmıştır. Bize reva görülen ücret tüm ülkede işçi kitlemiz ve kamuoyu tarafından üzüntüyle karşılanmıştır. Neden mi üzüldük. Bir söz vardır bilirsiniz; Baltayı ağaca vurmuşlar. Balta ağaca ‘Neden üzüldün?’ diye sormuş. Ağaç demiş ki! ‘Senin bana yaptığına değil, sapın gövdemdendir ben ona üzüldüm.’ demiş. Bizi yönetenlere söylüyoruz; Bu ülke hepimizin ve biz ülkemize milletimize hizmet ediyoruz… Siz bunu unuttunuz bunu! Biz ona üzüldük.Buradan meydanlardan bir kez daha sesleniyoruz! Biz emekçiyiz! Biz işçiyiz! Biz köle değiliz! Biz çalışıyoruz, onlar oyalıyor. Biz üretiyoruz, onlar görmezden geliyor. Taleplerimiz duyulana kadar, Haklarımız teslim edilene kadar, Emek mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. İşte bu yüzden artık sokaktayız, meydanlardayız, alanlardayız! Geçinemiyoruz. Zordayız. Eylemse eylem, grevse grev! Meydanlarda mı yatacağız yatarız, aç mı kalacağız kalırız. Zaten çalışan biziz, zaten aç kalan biziz. İşçiyiz biz işçi. Hakkımızı alana kadar, direne direne kazanacağız” ifadelerine yer verdi.
‘Açıkladığınız Veriler Bu Yangını Ne Söndürebilir, Ne De Gizleyebilir’
TÜRK-İŞ Kastamonu İl Başkanı Mehmet Çelik, TÜİK verilerine değinerek; “TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarıyla halkın yaşadığı gerçekler arasında dağlar kadar fark var.TÜİK in verileri yaşadığımız geçim sıkıntısını yansıtmıyor. Mutfakta yangın var, ama TÜİK hâlâ “güzel havalardan” bahsediyor! Biz emekçiler pazarda, manavda, sokakta gerçek enflasyonu yaşıyoruz. Açıkladığınız veriler bu yangını ne söndürebilir, ne de gizleyebilir! Pazardan eli boş dönen emekçi TÜİK’in verilerine değil, cebindeki üç kuruşa bakarak yaşamaya çalışıyor. Gerçekleri görmek istiyorsanız TÜİK’in raporlarına değil, işçinin boş tenceresine bakın! Ülkemizde vergi yükü işçinin emekçinin sırtına bindirilmiş. Maaşlarımız daha cebimize girmeden yüzde 27 si eriyor. Az kazanandan çok vergi alan bir sistemde adaletten söz edilemez. Yanlış hesaplarınızın faturasını biz emekçilere ödetemezsiniz.Çıkıp bir sokağa bakın, çarşıya pazara bakın! Sadaka değil, hakkımızı istiyoruz!Kuru vaat değil, toplu sözleşme hakkı istiyoruz!Adil bir ücret, güvenli bir gelecek istiyoruz! Onurlu bir yaşam talebimizden geri adım atmayacağız! Emeğimizi yok sayanlar işçinin sesini duyana kadar susmayacağız! Sokaklardayız! Meydanlardayız! Alanlardayız! Yaşasın Emek ve Dayanışma Mücadelemiz! Yaşasın İşçinin Onurlu Direnişi! Yaşasın Türk-İş” diye konuştu.