• Haberler
  • Sağlık
  • Uzmanından Önemli Uyarı: 'Sinüzit Hayatı Tehdit Edebilir'

Uzmanından Önemli Uyarı: 'Sinüzit Hayatı Tehdit Edebilir'

Kastamonu Özel Anadolu Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Uzmanı Op. Dr. Mehmet Memiş, burun sağlığının solunum sistemindeki hayati rolüne dikkat çekti.

Kastamonu Özel Anadolu Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Uzmanı Op. Dr. Mehmet Memiş, burun sağlığının solunum sistemindeki hayati rolüne dikkat çekti. Sinüzit ve burun tıkanıklıkları hakkında açıklamalarda bulunan Dr. Mehmet Memiş, burun spreylerinin doğru ve bilinçli kullanımının sağlık açısından büyük önem taşıdığını vurguladı. 

Burun tıkanıklarının pek çok soruna neden olduğunu belirten Anadolu Hastanesi KBB Uzmanı Op. Dr. Mehmet Memiş; “Burun tıkanıklıkları pek çok sağlık sorununa sebep olabilir. Bizler aldığımız nefesin çoğunu burnunuzdan alırız. Böylece aldığımız nefesteki hava dışarıda kaç derece olursa olsun genzimize ulaştığında 36,5-37 dereceye sabitlenir. Toz ve mikroplardan temizlenir. Nemlendirilir ve bu şekilde akciğerlere ulaşır. Saydığım sebeplerden dolayı burundan nefes almak ve burnun açık olması çok önemlidir” dedi.

‘Burun Spreyleri Farklı Özellikler Ve Farklı Etkilere Sahiptir’

Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mehmet Memiş, burun spreylerinin doğru ve bilinçli kullanımının sağlık açısından büyük önem taşıdığını vurgulayarak; “Burun spreyleri farklı özellikler ve farklı etkilere sahiptir. Gribal enfeksiyonlarda kullandığımız burun damarlarını büzüştürerek hızlı burun açıcı spreyler (İliadin, otrivine vb.) ve alerji için kullanırlar ve kortizon içeren spreyler en sık kullandığımız spreylerdir. Burun damarlarını daraltarak etki eden spreylerin 5 günden fazla kullanılmasını önermiyoruz. Alerji için olan spreyleri ise doktor kontrolünde olmak şartı ile 3-6 aya kadar ihtiyaca göre uzatabiliyoruz. Burun temizleme solüsyonlarının ise hekimin önerisi ve kontrolünde ihtiyaç kadar kullanılması önemlidir” ifadelerine yer verdi.

‘Sinüzit Grip Ve Soğuk Algınlığında Farklı Bir Hastalık Değildir’

Op. Dr. Mehmet Memiş, toplumda sık görülen ve genellikle soğuk algınlığı ile karıştırılan sinüzit hakkında önemli bilgilere yer vererek; “Sinüzit; burun çevresinde yerleşik olan ve burun içerisine küçük kanal ile açılan paranazal sinüs dediğimiz hava boşluklarının iltihabıdır. Sinüzit burun ve çevresinin bakteri, virüs ve mantar enfeksiyonları ile iltihaplanması sonucu oluşur. Sinüzit grip ve soğuk algınlığında farklı bir hastalık değildir. Üst solunum yolu enfeksiyonlarının bir sonucudur. Tanısı muayene ve görüntüleme (röntgen, tomografi) yöntemleri ile konulur. Sinüzit başlangıç zamanına göre akut, subakut ve kronik Sinüzit olarak sınıflandırılır. 15 gün içinde başlamış olanlara akut Sinüzit 15 gün-1 ay süre içerisinde devam edenlere subakut Sinüzit, 1 aydan sonra kronik Sinüzit olarak sınıflandırılır” değerlendirmesinde bulundu.
Op. Dr. Mehmet Memiş, sinüzitin sadece baş ve yüz ağrısıyla sınırlı kalmayan bir hastalık olduğunu belirterek; “Sinüzitte yüz ağrısı, baş ağrısı dışında göz ağrısı, geniz akıntısı, ağız kokusu yapabilir. Yine ilerlemesi durumlarından göz enfeksiyonları yaparak körlük, beyin enfeksiyonları yaparak menenit ensefalit gibi hayatı tehdit edebilecek durumlara yol açabilir. Sinüzite yatkın olanlar burunda kemik eğriliği olanlar, bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler, üst çeneye kanal tedavisi ve implant yapılmış kişiler, allerjik riniti olanlar, trafik kazası, düşme gibi nedenlerle kafa travması geçirenler sayılabilir” ifadelerini kullandı.

‘Soğukta Üst Solunum Yolları Enfeksiyonlarında Artış Gözlenir’

KBB Uzmanı Op. Dr. Mehmet Memiş, sinüzite zemin hazırlayan etkenler arasında sigara kullanımı, alerjik rinit ve kış aylarında artan enfeksiyonlara dikkat çekerek; “Sigara kullanımı da sinüzite yatkınlığı arttırır. Burun ve sinüslerde yerleşik olan süpürge vazifesi gören silyalı hücreleri felç ederek burun ve sinüslerde sekresyonların birikimine neden olur.  Alerjik rinit de burun akıntılarını artırmak, burun etlerinin büyümesi ve polip oluşumu yaparak sinüslerin burun içine boşalmasını engellemek suretiyle sinüzite sebep olabilir.  Kış aylarında sinüzit vakalarının artmasının sebebi soğuk algınlığı ve gribal enfeksiyonların artmasıdır. Soğukta vücut direnci düşmesi ile beraber üst solunum yolları enfeksiyonlarında artış gözlenir. Yine kapalı ortamlarda okul iş yeri gibi ortamlarda hava yoluyla bulaşan enfeksiyonlarda artış görülmektedir” dedi.

‘C Vitamini İçeren Mevsim Meyveleri Tüketmek Önemlidir’

KBB Uzmanı Op. Dr. Mehmet Memiş, sinüzitten korunma yolları, tedavi yöntemleri ve modern cerrahi yaklaşımlar hakkında konuşarak; “Sinüzit enfeksiyonlarından korunmadan vücut direncini yükseltmek için C vitamini içeren mevsim meyveleri tüketmek önemlidir. Enfeksiyonlara yakalandıktan sonra ise tuzlu ve Karbonatlı burun yıkama solüsyonları ile burun temizliği yapmak enfeksiyon tedavisinde etkili olmaktadır. İlaç tedavisi ile gerilemeyen kronik sinüzit vakalarında öncelikle sorunu tespit etmek çok önemlidir. Burunda eğrilik ve nazal polip varlığı açısından dikkatli muayene edilmelidir. Muayene bulguları görüntüleme ile desteklendikten sonra ameliyat planlaması yapılabilir. Geçmişte sinüzit ameliyatları açık şekilde gerçekleştirilmekteydi. Yani ağız içerisinden ve kaş üzerinden girilerek sinüs kistleri boşaltılıyor, kitle ya da tümör var ise o bölgeden temizleniyordu. Günümüzde de bazı vakalarda açık ameliyatlar yapılsa da daha çok burun içerisinden girilerek yapılan endoskopik sinüs cerrahisi ameliyatlara yaygın olarak yapılmaktadır. Endoskopik sinüs cerrahisi fiberoptik kameralı sistemler ile burun içerisine girilerek yapılan burundaki ve sinüs boşluklarındaki sorunların giderilmesi ameliyatıdır. Dışarıdan bir kesim yapılmadan burnun doğal boşluklarından yapılan işlemlerdir” diye konuştu.

‘Her Ameliyat Gibi Riskleri Bulunmaktadır’

KBB Uzmanı Op. Dr. Mehmet Memiş, endoskopik sinüs cerrahisinin dikkatle planlanması gereken bir operasyon olduğunu belirterek; “Endoskopik sinüs cerrahisi ameliyatının da her ameliyat gibi riskleri bulunmaktadır. Doğru ellerde yapılmaz ise ve ameliyat öncesi değerlendirmeler doğru şekilde yapılmaz ise göz komplikasyonları ve yine beyin komplikasyonlarına açık bir ameliyattır. Rinoplasti estetik amaçlarla yapılan burun ameliyatıdır. Ancak biz kulak burun boğaz uzmanları burnun sadece estetik görüntüsü ile değil fonksiyonel yapısı ile de ilgilenmek durumundayız. Amacımız düzgün, doğal görünen ve nefes alan burunlar yapmaktır. Bundan dolayı estetik cerrahi işlemler sırasında septum dediğimiz burnun ara bölmesinde deviasyon olarak adlandırılan herhangi bir eğrilik var ise buna da müdahale ederek düzeltiriz. Ama işlem sırasında bunun içerisinde bir eğrilik yok ise bu kısma müdahale etmeyiz. Septum deviasyonları burnun hava akımını bozarak ve sinüslerin boşalmasını engelleyerek kronik sinüzitlere sebep olabilir. Düzgün septum ve düzgün burun anatomisi ile temiz tutulan, grip nezle ve soğuk algınlığı gibi enfeksiyonlarda konunun uzmanı kulak burun boğaz hekimlerine başvurarak tedavi alanlarda kronik sinüzit vakaları görülme olasılığı çok düşüktür” ifadelerine yer verdi.

 

Bakmadan Geçme