Nefise Köylü

Ginolu Kalesi ve Ginolu Koyu

Nefise Köylü

Biliyorum, koyu siyasi muhabbetlerden sizde bıktınız. Siyasilerin seçimi kazanma hırsı ile yaptıkları, yer yer çok tatsızlaşan propagandalarını da göresiniz yok.

Bende sizlerle aynı durumdayım. Sosyal medyayı her açışımda karşılaştığım seviyesiz siyasi propagandalardan çok sıkılmış durumdayım.

Neyse ki az kaldı. Kıymetli memleketimiz Kastamonu’da Gerçek Belediyecilik İçin doğru adayların seçileceği 31 Mart 2024 Seçim gününe çok az kaldı…

Hem kendimi, hem de siz değerli okurlarımı siyasetten gözü dönmüş gündemden uzaklaştırarak, gündeminizi biraz değiştirmek için memleketim Kastamonu’nun Cennet Köşelerinden biri olan Ginolu Kelesi ve Ginolu Koyuna götürmek istiyorum.

Kastamonu, resimli masal kitapları gibi bir şehir… Hani masal kitaplarında her resim sizi farklı bir hayale doğru sürükler ya, işte bu şehrin güzellikleri her seferinde faklı bir hayale sürüklüyor insanı.

Ben Kastamonu’da yaşarken yetişemiyorum güzelliklerini keşfetmeye ne yazık… Ama keşfettikçe hemen sizlerle paylaşmaya çalışıyorum.

Ginolu Kalesi ve Ginolu Koyu ile tanışmam yeni değil benim, ilk ziyaretim 2015 yılında olmuştu. Sonrasında yolum düştükçe, yolum düşmese de güzelliğini görmeyi özlediğim için gittiğim, misafirlerime mutlaka göstermek istediğim bir yer oldu Ginolu Kalesi ve Ginolu Koyu…

Karadeniz kıyısındaki ilçe merkezine 5 kilometre uzaklıkta bulunan Ginolu Kalesi'nde yerleşim milattan önce 5'inci yüzyılda başlıyor. Venedik ve Ceneviz kolonizasyonu sırasında önem kazanan, "Kinolis Kalesi" olarak da adlandırılan kalenin iki yanında Ginolu ve Karadeniz adıyla iki küçük liman yer alıyor.

Kalenin kuzey ve doğu kısmında Karadeniz'in maviliği, batı kısmında eşsiz güzellikteki Ginolu koyu, güney kısmında ise Ginolu Mahallesi bulunuyor.

Kalenin hemen arka kısmında yer alan 14 haneli bu mahallede yaşayan vatandaşlar, kale, koy ve Karadeniz manzarasının tadını çıkarıyor.

Kalenin keşfedilmemiş, eşsiz bir güzellikte olduğunu anlatanlar, "Kalede yaklaşık 15 yıl önce küçük bir restorasyon çalışması yapılmış ama daha sonra yarım kalmış. Buranın altındaki mağaralardan kaleye çıkış olduğunu biliyoruz. Ama buralar kapanmış. Eğer ilerleyen günlerde bir çalışma yapılırsa bunlar da gün yüzüne çıkacak” diyor.

KASTAMONU ÇATALZEYTİN İLÇESİNİN DOĞAL GÜZELLİĞİ,

GİNOLU KALESİ’NDE;

Osmanlı döneminde kalede bezir yağı üretiminin de yapıldığını belirtiyorlar.

Kalenin restorasyon çalışmaları 2023 yılı Ağustos ayında tamamlandı. Ginolu mahallesinde yaşayan mahalle sakinleri ile konuştuğumuzda, özellikle yaz aylarında günde en az 500-600 kişinin Ginolu Kalesini ve Ginolu Koyunu ziyaret ettiğini söylüyorlar.

Bu durum turizm için büyük bir potansiyel demek. Fakat Ginolu Kalesi ve Ginolu Koyu henüz yerli turist tarafından bile çok bilinir durumda değil…

Kültür turizmine kazandırılması için muhakkak daha fazla tanıtıma konu edilmesi gereken bir yer Ginolu Kalesi ve Ginolu Koyu.

Ender olarak görülebilecek yerlerden biri;

"Batık Kent", gün yüzüne çıkarılmayı bekliyor.

Kastamonu'nun Çatalzeytin ilçesindeki Ginolu Kalesi'nin 15 mil açığında, Karadeniz'in 103 metre derinliğinde olduğu belirlenen "batık kent", gün yüzüne çıkarılmayı bekliyor.

Tarihi M.Ö. 5. yüzyıla kadar uzanan Ginolu bölgesinin 15 mil açığında 2010 yılında yapılan Ön

Araştırmalarda, 103 metre derinlikte, 2 bin 100 metre uzunluğunda batık kent olduğunun tespit edildiği söyleniyor.

Geçtiğimiz yıllarda batık kentte yer alan mermer sütunların bir bölümü karaya vurmuş. Tamamen el işçiliğiyle yapıldığı gözlenen bu sütunu ilçe merkezindeki tarihi hamamın bahçesinde sergileniyor.

Batık Kentin gün yüzüne çıkarılması konusunda destek bekleniyor. Ön araştırmalarda denizin dibinde en sığ yeri 93 metre olmak kaydıyla, 2 bin 100 metre uzunluğunda ve 100 metre genişliğinde bir batık kent tespit edildiğinde;

-"Akdeniz, Karadeniz'e akmıştır"-

Araştırmacı Hayati Tahsin Yılmaz da denizden çıkan tarihi kalıntıların batık kentin göstergesi olduğunu söylemiş...

"Geçmişte, İstanbul ile Sinop arasında insanların yaşamış olabileceği düzlüklerin bulunduğunu biliyoruz" diyen Yılmaz, "Böyle bir düzlük Abana ile Ayancık arasında da var. Denizden çıkartılan sütunlar ve tarihi kalıntılar bölgede batık bir kent olduğunun göstergesi niteliğindedir. Bu konuda birçok örnekler var ancak net bilgiler batık kentin güz yüzüne çıkartılmasıyla birlikte elde edilecektir" şeklinde bilgi vermiş...

Peki ne kadar ilerleme sağlandı? Batık kentle ilgili bildiğimiz, hali hazırda yürütülen bir keşif çalışması yok. Ginolu Kalesinin restorasyon çalışmaları bile daha yeni, geçtiğimiz Ağustos ayında tamamlandı.

Bizim sıkıntımız bu işte! Cennet gibi bir memlekete sahibiz…

Dediğim gibi her yeri ayrı bir masal konusu. Ginolu Kalesi ve Ginolu Koyu, Ginolu Mahallesi, evlerin bahçesinde cennet hurmalarının yetiştiği, defne yapraklarının sarmaşık gibi dolandığı, zeytin ağaçlarının meyve verdiği, dalga seslerinin huzur şarkısı söylediği, kötü düşüncelerinizi uzaklaştıran doğal bir terapi alanı.

Akdeniz ve Ege de ufacık plajlar, geçmişi çok da eski olmayan tarihi yapılar çok daha fazla tanıtılıp, çok daha fazla rağbet görürken, İlimizde ki cennet güzelliklerin özellikle KÜLTÜR TURİZMİNDE yeterince tanıtılmaması nedeniyle arka planda kalıyor olması beni oldukça rahatsız ediyor.

Neyse çokta sitemle iç karartmak istemiyorum. Umuyorum Cennet Kastamonu ve Cennet Köşeleri her zaman hak ettiği değeri görecektir.

Ginolu Kalesi ve Ginolu Koyu öyle kuytu köşede, ulaşımı zor yerler değil. Çatalzeytin şehir merkezinde, ana yol üzerinde yer alıyor Ginolu Kalesi ve Ginolu koyu. Toplu taşıma ile Çatalzeytin İlçe merkezine ulaşıp, oradan kolayca Ginolu Mahallesine geçebilirsiniz. Kendi aracınızla ana yoldan hiç ayrılmadan yine Ginolu Kalesine ve Ginolu Koyuna ulaşabilirsiniz.

Ginolu Koyu, son derece bakir ve koruma altında, dolayısı ile bir konaklama tesisi yok ama çadır ve karavan ile konaklamak isterseniz buna engelde yok.

Halen yemeklerimde Ginolu Kalesinin çevresini saran defne ağaçlarından topladığım defneyapraklarını kullanıyorum. Hatırası bile ayrı bir güzel.

Başka bir Kastamonu güzelliğinde buluşmak üzere sağlıcakla kalın.

Yazarın Diğer Yazıları