Halime Korkmaz

Ramazan Yaklaşıyor...

Halime Korkmaz

11 ayın sultanı Ramazan-ı şerifin gölgesi üzerimize düştü. Şükürler olsun... Mübarek bir yolcuyu karşılamak için Müslümanlar hazır mı? Misafiri ağırlamak için gereken hazırlıklarını yapmaya başladılar mı, yoksa mübarek ayın diğer aylardan bir farkı olmayacak mı? Kıymetliye kıymet vermek gibi bir görevimiz olduğunu hatırlatarak başlamak istiyorum bugün.

Öncelikle şunu idrak etmeliyiz ki bu ay, Allah’ın “mübarek” dediği bereketli bir aydır gelen... Müslümanlar, öncelikle kendilerini bir gözden geçirmeli. Yani geçen ömrün kalan ömürle muhasebesini yapmakla başlamalı işe. Ramazan ayının geldiğine sevinen kişinin hayatını ahirete göre yani hesapla geçirmesi gerektiğine de inanması gerekir. Yaptıkları ve söylediklerinin ruz-i mahşerde kendisine sorulacağının farkına vardığında yani hayatını Allah’ın kurallarına göre yaşaması gerektiğini hesap etmesi gerekir. O zaman şunu diyebilmeliyiz ki, Ramazan ayı, kişinin hesaba çekilmeden önce kendisini hesaba çekmeye başlaması gerektiği bir hazırlık ister. Ön hazırlıktır bu. Hatta bu hesaba çekme işlemi, Ramazan’a yaklaştığımız şu günlerde yapılmalı. Geç kalmadan ve geciktirmeden... Yani kısaca yaşarken...

Her şey herkese nasıl yakışmıyorsa her şey de Ramazan ayına yakışmaz. O zaman mümin, bu aya yakışan tavır ve davranışlara imza atmak zorundadır. Mesela bu ayın en temel özelliği, Kur’an ayı olmasıdır. Bunu beşikteki bebekten eşikteki piri faniye kadar herkes bilir. Kur’an’dan habersiz bir ay geçirmek, Ramazan’a yakışmaz. Kur’an’ın emirlerine aykırı bir söz veya davranış bu aya yakışmaz. Hz. Muhammed (SAV) ilk nazil olmaya başlayan ayetler bu ayda nazil olmaya başlamıştı. “Oku” diyordu Cenab-ı Allah. Müslümanlar, okumaya ne kadar yabancı gibi davransa da... Rabbimizin emrini yerine getirmekten aciz kalırsak bu ayı idrak etmiş olmayız. Yani kainatı ve kainatın içerisindeki en şerefli mahlukatı okumazsak bu aya yakışan davranış sergilememiş oluruz. İnsanın önce Rabbini tanıması sonra kendini tanıması sonra dünyayı ve ahireti tanıması için okuması gerekmektedir. Kur’an’ı okuduğumuz bakış açısı da önemlidir. “Ben biliyorum” diye okuduğumuz her ayet, her kelime bize fayda sağlamayacak aksine zarar verecektir. Bundan dolayı kendimize yönelerek ve kendimizin hatasını, günahını, sevabını keşfederek Yüce Kitab’ı okumalıyız. Dolmuşta, kafeteryada, evde, okulda, kütüphanede anlayarak ve anlamaya çalışarak okuduğumuzda Ramazan bize bereketli gelecek ve bu davranış Ramazan ayına yakışacaktır. Hem sevdiklerinize hem sevmediklerinize mealli bir Kur’an-ı Kerim hediye edin eğer okuyacağına inanıyorsanız. Belki de okuyan ve okuyacak için henüz hidayet yolu kapanmamıştır. Bu sebeple Ramazan gelirken bu ayda neyi ne kadar okumak gerektiğini de fark etmek zorundayız.

Ramazan yaklaşırken niyet etmek gerekir. Bu ay, “bizden öncekilere farz kılındığı gibi bize de orucun farz kılındığı bir aydır. Oruç, imsaktan iftara kadar kendini tutmaktır yemeden-içmeden, kavgadan-gürültüden uzaklaşarak. Yani bu ay, sükunet ayıdır bilen için. Bu tercih edilecek bir durum değildir. Akıllı, ergenlik çağına ulaşmış her Müslüman’a farzdır oruç. “... Kim bu aya erişirse oruç tutsun...” (Bakara 2/185) buyrulan bir emir vardır. Oruç, İslam’ın beş temel esasından birini teşkil eden bir ibadettir. Yani oruç, basitleştirilemez çünkü Allah’ın buyruğu olan bir ibadettir. Müminler, kendilerine farz olan ibadetleri yapmakla mükelleftir, tercihlerine bırakılan bir şey değildir. Hal böyle olunca orucu yemek değil orucu tutmak gerekir. Ramazan yaklaşırken siz hangisine niyet ediyorsunuz? Dediğim gibi Ramazan, insanın niyetine ulaşması için bir hediyedir. Ramazan, ibadetleri yapmamak için bahaneler bulma ayı değildir. Dünyanın kuruluşundan itibaren her insana sakınması ve korunması daha da önemlisi Rabbine yakınlaşması için farz kılınmıştır. (Bakara 2/183) Oruç, kişiyi takvaya ulaştırmada bir vesiledir. Oruç, Müslümanları ahirette de ayrıcalıklı hale getiren ve onları reyyan cennetlerine ulaştıran bir vasıtadır. Oruç, Müslüman için eziyet değil rahmettir. Oruç, Müslümanlara sağlıktır, sıhhattir. Ramazan insana Allah’ın hediye ettiği en mübarek aydır.

Ramazana yaklaşırken, özellikle oruç tutan kadınların kafasını bizatihi karıştırdığı durumlardan biri oruca zarar verme endişesidir. Normal zamanda oruç tuttuğunuzda orucunuzu bozan her şey Ramazanda da bozar diye kodlama yapmak kafidir. Kişi, kendisini yoracak vesveselerden uzak durmaya da kendisini alıştırmalıdır. Geçen sene orucunuzu bozan şey bu sene de bozmaktadır. Siz niyetinizi bozmadıkça diğer ikramlar da Allah’tandır siz niyet etmeye bakın...

Ramazan yaklaşırken belki de en dikkat edilecek hazırlık, saygıdır ve saygıyı öğrenmedir. Önce Ramazan ayına sonra Ramazan ayına sonra ona saygı gösterenlere ve en son da kişinin kendisine saygı duyması gerekir. Ramazana hazırlanırken “ben” diyerek geçirilen bir ay diğer insanları yok saymaktır. Bu sebeple Ramazan ayı, Müslümanların ayıdır ve kendisine saygı duyan herkesin bu aya ve bu aya saygı gösterenlere de saygı duyması gerekir. Saygı duymadan bu ay idrak edilmiş olmaz. Oruçluya saygı duyan herkes aynı zamanda Rabbine de saygı göstermiş olur.

Ramazan ayına mahsus ibadetlere de hazırlık yapılmak gerekir. Sahurla başlayan süreç teravihle nihayete erdiği müddetçe Ramazan size gelmiş demektir. Ramazan, 11 ayın rutinlerinden sıyrılıp yeni bir zamana niyet etmektir. Ramazan geldiği halde hala ona ayrıcalık verilmediği müddetçe size gelmiş olur mu? Önemli olan Ramazanın gelmesi mi yoksa Ramazan’ın bize gelmiş olması mı? Biz, Ramazan bize gelsin diye beklemeli ve ona hoş geldin diyecek bir yüze sahip olmalıyız. Yani Ramazanı hoş karşılamak ve hoş uğurlamak Müslümanın en büyük hedefi olmalıdır.

Ramazan yaklaşırken herkes çevresindekileri de görmek zorundadır. Birbiriyle tanışmak için gönderilen dünyada günümüz insanın birbirinin en özeline kadar bilgi sahibi olduğu halde bir o kadar da bîhaber olması ne derece doğru? Bu manada birlik beraberlik ayı olan Ramazan’da ihtiyaç sahiplerine haklarını vermeye de hazırlanmak gerekir.

O zaman 11 ayın sultanı gelmeden önce ona uygun hazırlık yapılası bir aydır. Hazırlığın zamanı, Ramazan öncesidir. Buna niyet etmeyen mübarek aydan da gafil olacaktır sanıyorum. Meraklısı için duyurulur Ramazan yaklaşıyor…

Yazarın Diğer Yazıları