Nefise Köylü

Şiddetin Her Türlüsüne Karşıyız!

Nefise Köylü

Tüm zamanların en zor olan duygusu nedir biliyor musunuz? Birilerine güvenmek.

İnsanlık öyle bir hal almış durumdaki nasıl güveneceksiniz kocaman bir bilinmezlik ve bizler bu bilinmezlik içinde kaybolup gidiyoruz. Geçmişi değil ama geleceği düşünüp kaygılanıyoruz.

İleride bizim yaşlarımıza gelen çocukların nasıl bir hayat yaşayacağını düşünüp kaygılanıyorum. 

Dünya yaşanacak bir yer olmaktan çıkmış gibi, sizler ne düşünüyorsunuz?

Az önce ilimiz Kastamonu’nun asla içinde yer almaması gerektiğine inandığım bir şiddet haberi ile sarsıldım.

“Kastamonu Diş Hekimi Doktor hastasını muayene ettiği esnada, poliklinik odasında hasta yakını tarafından darp edildi.”

Geçen hafta hiç iyi haberlerle başlamamıştı zaten aynı şekilde devam etti ve kötü haberlerle son buldu diyebilirim.

Geçtiğimiz hafta başında Balıkesir’de işlenen akıl almaz vahşet haberi ile hepimiz derinden sarsılmıştık.

NE OLMUŞTU?

Henüz 5 gün önce işe giren ve siparişi teslim etmek için motosikletle yola çıkan Balıkesir Üniversitesi Turizm Fakültesi Turizm Rehberliği Bölümü öğrencisi Ata Emre Akman'a, E.Ö. (17) adlı kişi, Karesi ilçesi Karaoğlan Mahallesi Emir Sokağı'nda henüz bilinmeyen bir nedenle bıçakla saldırılmıştı. Vücudunun çeşitli yerlerinden 10 bıçak darbesi alan Akman, olay yerinde hayatını kaybetmiş, kaçan E.Ö. polis ekiplerince yakalanmıştı.

Dediğim gibi çoğu günler olduğu gibi geçtiğimiz haftada korkunç şiddet haberleri ile başladı ve öyle devam ederek son buldu.

Yazıya güvenden bahsederek başladım. Çünkü inanılmaz bir güvensizlik hakim olmuş durumda daha demin dedim ya kimin nerede, ne yapacağı belli değil…

Artık kimse birbirine gülümsemiyor. Herkes birbirine potansiyel düşman olarak bakıyor. Öyle bir zamana denk geldik ki bugün biri bize saldırmaz inşallah diye günümüze başlıyoruz.

Haberlerde okuyoruz, bizzat kendimiz şahit oluyoruz, nasıl tedirgin olmayalım yada kaygıyla dolmayalım?

 Şiddetin her türlüsüne karşıyım, karşıyız!

Fizikken, ruhen yapılan tüm şiddetlere…

Ceren’i hatırlar mısınız? Ceren sadece evine gidiyordu ve tanımadığı bir adam tarafından Ordu’da bıçaklanarak öldürüldü.

Ya da saldırganlar tarafından darp edilen doktorları…

Doktorların darp edilme nedeni herhangi bir paşamızın doktoru beğenmemesi olabiliyor mesela… böyle bir şeyin kabul edilebilir bir yanı var mı?

 Sizler kimsiniz? Sizlere bu hakkı kim veriyor?

Bunlar gibi birçok şiddet örneği var…

Bir anne ve babanın bin bir zorlukla emek verip yetiştirip bir yerlere getirmiş evlatlarına kimse canı istedi diye zarar veremez!

Ayrıca her zaman söylediğimiz gibi Türkiye HUKUK DEVLETİ! YASLAR VAR! YASAKLAR VAR! CEZALAR VAR! Ama yeterince caydırıcı değiller mi? Bilemiyorum…

Şunu biliyorum;

İnsanların kalpleri körelmiş.

İnsanların duyguları yok olmuş.

İnsanların merhametleri gitmiş.

İnsanların empati duyguları yok olmuş!

Herkesin güvenli bir şekilde hayatına devam etmesini, yaşam haklarını korunması gerektiğinin bilincindeyim ve herkesi bilinçli olmaya davet ediyorum.

Birbirimizi sevmek zorunda değiliz ama birbirimize ve yaptığımız işlere saygı duymalıyız!

Önce saygı.

Birey olan birey olana saygı duymak zorundadır.

İnsanlar akşam evlerine güvenle ulaşmak istiyorlar, insanlar huzur içinde yaşamak istiyorlar, insanlar güven içinde görevlerini icra etmek istiyorlar.

Şiddet yanlısı insanlar!

Şiddetten hoşlanmayan insanlar sizin kum torbanız değil!

Yazarın Diğer Yazıları