'Hiç Bilenlerle Bilmeyenler Bir Olur Mu?'
Kadriye Doğan
Zümer Suresi 9. ayet-i kerimede Allah-u Teala ne kadar güzel buyurmuş.
Bu ayeti bizler hep okumanın, ilmin, bilimin önemini anlatmak için zikrettik. Evet gerçekten de okumak, ilim öğrenmek, insanlara faydalı olan bilim alanlarında bilgi sahibi olmak bizim dinimizde övülen ve çok sevap kazandıran bir davranıştır.
Ancak bu ayet-i kerimede Allah-u Teala doğrudan sadece ilim öğrenmeye teşvik etmiyor, bilenlerle bilmeyenlerin bir olmayacağını buyuruyor. Elbette faydalı ilim sahipleri ile bilmeyenler bir olmaz. Burada ilim sahipleri daha üstündür. Ancak sabah-akşam sosyal medyada, televizyonlarda boy gösteren güya ünlü kişilerin ahlak dışı, edep dışı davranışlarını, değişiklik yapmak, acayiplikler yaparak insanların merakını uyandırıp kendi izleyici kitlelerini artırmak, bu yolla haksız ve çok uçuk rakamlarda para kazanmak için yaptıkları saçmalıkları bilenlerle, bunları bilmeyenler, hiç seyretmeyenler, merak etmeyenler elbette bir olmayacaktır. Burada da bilmeyenler üstündür.
Vaktini boş işlerle geçirmeyenler, bu ahlak dışı davranışlara bilerek veya bilmeyerek destek olmayanlar, izleyici kitlesini oluşturmayanlar elbette ki daha üstündür.
Bu kişiler bu iğrenç davranışlarla izleyici buluyorlarsa maalesef Peygamberimizin bir hadisinde buyurduğu kötülüğü görüp de ondan buğz etmeyen, iğrenerek yüz çevirmeyen imanın en alt mertebesinde bile olmayan bir toplum olmuşuz demektir ki bu da bizim için felakettir.
Kötü olan faydasız şeylerden yüz çevirmek, bilmemek, görmemek, onlara destek olmamak büyük bir erdemdir ve ahirette onlar da bilenlerle, görenlerle, destekleyenlerle asla beraber olmayacaklardır.
